Ne desek ne yazsak bilemiyorum.
Bir tarafta kazanmak zorunda olan Eskişehirspor, bir tarafta takımına inanan ve tribünleri dolduran binlerce taraftar...
Diğer tarafta ise ligi çoktan bitiren ve rahat durumda olan rakip ilçe takımı Akhisar..
Daha 10 dakikada gelen 2 gol Es-Es adına 3 puanın müjdeleyici gibiydi.
Ancak ne olduysa 2. golden sonra Es-Es'li oyuncular farkı açmak yerine kendi yarı alanına yaslanıp rakibi karşısına almakla yaptı.
Etkili oyunculara sahip olan Akhisar önce golü buldu ardından da beraberliği yakaladı.
Hamle yapıp oyuncuları uyarması gereken Samet hoca ise kulübede sus pus kalınca olanlar oldu. Gereksiz Sezgin hamlesi ise maalesef etkili olmadı ve tepki aldı.
Yine de öne geçen Eskişehirspor 81. Dakikada ise kalesinde golü gördü. Bu gol çok tartışıldı ve hala da tartışılıyor.
Hakem oyunu erken başlattı suçlu..
Rakip centilmenlik yapmadı suçlu..
Ama asıl suçu kendi oyuncularımızda arasak daha iyi olur gibi geliyor..
Su içmenin zamanı mı?, neden 1 oyuncu hakemin önünde durmaz. Başlattırma oyunu.
Her zaman her yerde "İyi günde herkes yanında, zora düştün mü kimse yanında olmaz" Bu iş futbolda da böyle. Cihat hoca mı hatayı telafi edecek. O da kendini kurtarmanın ve 3 puanın peşine düşmüş.
**
12 dakikalık uzatmalarda kaçan goller ahlar vahlarda aklıma gelen tek şey "Bu yönetimin çok ah almasıydı"..
Kimse ne alaka demesin.
Sen çalışan adamına futbolcudan kesip primini vermezsen, esnafa borç takarsan, giden oyuncu yada çalışandan helalleşmek yerine "Ahh" alırsan top da seni sevmez 3 direk arasında döner durur.
Üzülen kim mi olur?..
Yine tribünleri dolduran taraftar olur.
Bu taraftar daha ne yapsın.
Neyse alıştık nasıl olsa umudumuz devam ediyor.
Çıkmadık candan umut kesilmez....