Sözlükte "yararlı, iyi ve güzel amel" anlamına gelen amel-i salih din dilinde; imanın gereği olarak ihlas ve iyi niyette yapılan Kur'an ve sünnete uygundan her türlü söz, fiil ve davranışlara denir.
Kur'an-ı Kerim'de yetmişiki yerde "amel-i salih", "iman" ile birlikte zikredilmiş iman edip salih amel işleyenlere mağfiret büyük mükafat vaat edilmiştir. (Bakara Suresi, ayet 25, sh:4)
İslam bilginleri, "amel-i salih"i farz, vacip, sünnet, müstehap kısımlarına ayırmışlardır. Namaz kılmak, zekat vermek gibi ibadet amel-i salih olduğu gibi, dürüstlük, doğru sözlülük ve meşru bir işte çoluk çocuğunun rızkını temin etmek için çalışmak da salih ameldir. Allah'ın rızasına uygun olan her amele salih amel iyi iş, hayırlı davranış diyebiliriz. Salih amel ile sevap elde edebilmek için insanın mutlaka imanının bulunması, şirkten, küfürden uzak olması gerekir. (Kehf suresi, ayet:110)
Kur'an-ı Kerim'de iman edip salih amel işleyenlerin, yaratıkların en hayırlıları olduğu bildirilmiştir. (Beyyine Suresi A:7, Sh:597)
Salin amelin zıddına, "amel-i gayri salih" denir. Allah'ın ve peygamberin emir ve yasaklarına uygun olmayan sahibinin günahına sebep olan, söz, fiil ve davranışlarına denir. Nisa Suresinin 123.Ayeti şu mealdedir;
"Kim kötü bir amel işlerse onunla cezalandırılır"
Kur'an-ı Kerim'de Cenab'ı Hak (c.c) amel-i salih işleyenlere bol mükafat, bol rızık ve cennet vaad ediyor; "Sizden kim Allah ve Rasülüne iman ile itaat eder, salih amel işlerse ona mükafatın iki katını veririz. Ayrıca biz ona (cennette) bol rızık hazırlamışızdır" (Ahzap suresi, Ayet:31, Sh:421)
Tasavvuf aleminin büyüklerinden ve Silsile-i Sadetin 23.bakası olan mürşid-i kamil ve ikinci bin hicri yılın müceddidi (yenileyicisi) İma-ı Rabbani (r.a) (H:971-1034) (Hm:1563-1625) asıl adı Ahmet Faruki Serhendi, Hindistan'ın Serhend şehrinde dünyaya gelmişler. Bu büyük mürşid-i Kamilin iki ciltlik arapça "Mektubat" isimli eseri vardır. Bunun bir iki adet türkçeye çevrilmişleri vardır. Birinci cild 304. Mektubu (Mevlana Abdül-hayy için yazılmıştır) Amel-i Salih konusunun anlatıyor. Buyuruyor ki; Allah'ü Teala (c.c) birçok ayeti kerimede a'mel-i saliha (salih ameller) işleyen mü'minlerin cennete gireceklerini bildiriyor. Bu ameli salihlerin neler olduğunu çok zamandan beri araştırıyordum. İyi işlerin hepsi mi yoksa birkaçı mı diyordum. Eğer iyi işlerin hepsi olsa bunları kimse yapamaz.
Birkaçı ise acaba hangi "salih amelleri (iyi amelleri) isteniliyor? Nihayet Allah-ü Teala lütfederek şöyle ilham etti (bildirdi)
Amel-i Saliha (salih ameller) İslamın, beş rüknü direğidir. İslamın bu beş temelini bir kimse hakkıyle kusursuz yaparsa Cehennemden kurtulması kuvvetle umulur. Çünkü bunlar, aslında salih işler olu, insanı günahlardan ve çirkin şeyleri yapmaktan korur. Nitekim Kur'anın Ankebut Suresi'nin kırkbeşinci ayetinde mealen, Sh:402)
"Kusursuz kılınan bir namaz, insanı pis, çirkin işleri işlemekten korur" buyuruldu. Bir insana, İslamın beş şartını yerine getirmek nasip olursa nimetlerin şükrünü yapmış olru. Şükrü yapınca Cehennem azabından kurtulmuş olur. Çünkü Nisa Suresinin 147. ayetinde mealen Sh:100.
"İman eder şükrederseniz, Allah size neye azap etsin" buyuruldu.
O halde, İslamın beş şartını yerine getirmeye canı gönülden çalışılmalıdır.
Bu beş şartın arasında bedenle yapılacakların en mühimi namazdır ki dinin direğidir. Eğer namaz usulune uygun kılınabildiyse İslamın esas ve büyük temeli kurulmuş olur. Cehennemden kurtaran sağlam ip yakalamış olur.Allah'ü Teala hepimize doğru dürüst namaz kılmayı nasip etsin.
Hz.Peygamberimiz (a.s) e Miraç gecesinde okumakla şereflendiği kelimeleri yani (Ettehiyyatü'yü) okumak emrolundu. O halde namaz kılan bir kimse namazı kendine miraç yapmalı. Kul, Allah'ın (c.c) yakınlığının nihayetini namazda aramalıdır. Bir kimse namazını böyle kılarsa Cehennemden kurtulmuşlardan olur.
Ya Rabbi bizleri peygamberlerin sonuncusu ve en üstünü hörmetine namaz kılan ve kurtulan mesud kullarından eyle (amin)
İmamı Rabbani'nin (k.s) 304. mektubu özetlenerek tamam oldu.
Hoşçakalınız.