6 Şubat…
Acıyı, korkuyu, isyanı, çaresizliği anımsatıyor.
Haykırışları duyduğumuz an “hiçbir şey yapamamanın” çaresizliğiyle “elimizi” uzatmaya çalıştık.
Öyle büyüktü ki yıkım!
Binalar yıkıldı, yürekler yıkıldı.
Enkazın altında kalan canların kurtuluşunu bekleyenler, yüreklerinin enkazından çıkmaya çalıştılar.
Dün gibi aklımızda yitirdiklerimiz…
Çok şey yitirdik.
Evimizi, barkımızı, anamızı, babamızı, evladımızı…
En çok yaşayan bilir.
Biz yaşayanın tercümanı oluyoruz.
Sözcüklere sığdırmaya çalışıyoruz hissedilenleri…
Anlatırken de hadsizlik eyliyoruz belki…
“Bir sözcüğe sığar mı içimdeki yangın” diyor belki ağlamaktan göz pınarları kuruyan bir ana…
“Bir sözcük anlatır mı” diye isyan ediyor belki yüreğindeki enkazı kaldıramayan bir baba…
Bugün herkes aynı anda ağladı!
Bugün herkes aynı anda sustu!
Bugün herkes aynı anda üşüdü!
Bugün herkes aynı anda bağırdı!
O cümleyi duyduğu an…
Bugün herkes aynı anda ürperdi!
“Sesimizi duyan var mı?”
Duyduk ama geç kaldık.
Suçluyuz!
Suçluyuz!
Suçluyuz!
Eskişehir haberleri, Eskişehir gazeteleri, Eskişehirspor haberleri, Eskişehir asayiş haberleri, Eskişehir siyaset, Eskişehir belediyeleri, Son dakika Eskişehir haberleri, Eskişehir son dakika, Eskişehirspor son dakika
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.