Dışımızda Bir Dünya Var - 3

Bazı kuruluşlar, gelecekteki iş modellerini oluşturmak üzere kurumsal danışmanlık kuruluşları ile çalışıyorlar. Bu tür kuruluşlar olarak benzeri işlerde çalıştıkları için bir uzmanlık geliştirmiş oluyorlar. Bu deneyim ve uzmanlık birikimlerinden yararlanarak yeni iş modelinin kurulması çalışmasını yapıyorlar. Ama bir işletmeye balık tutmayı öğretmek yerine balık vermek şekline dönüşürse, çok da yararlı olmuyor. Yeni iş modeli, bir kurumsal danışman ile birlikte kurgulanabilir ama içselleşmesi ihtiyacı ve zorunluluğu gözden kaçırılmamalıdır.


 


Günümüzün İşletme Dünyası


Günümüzde işletmenin dış çevresinde var olan müşteriler, tedarikçiler, rakipler ve diğer etkileyici unsurlar dün olduğundan daha önemli… Müşterilerin ihtiyaç, istek ve beklentilerini dikkate alıp istenenleri yerine getirebilen işletmeler daha başarılı oluyorlar. Tedarikçilerle uzun vadeli “kazan-kazan ilişkisi” geliştirebilen firmaların pazarda kalıcı olduğunu görüyoruz. Yine rakiplerin iş modelleri ve davranışları hakkında bilgi sahibi olmadan rekabet üstünlüğünü kalıcılaştırmak mümkün olmuyor.


 


Bir noktayı önemsemek gerekiyor. Bu da işletmenin, kendi temel yetkinliklerinin farkında olmasıdır. Bu konu, işletmenin iş deneyim birikiminden nitelikli insan yapısına, sermaye gücünden elindeki altyapı olanaklarına kadar geniş bir yelpazeden oluşur. Bir işletmenin temel yetenekleri, o firmanın dış çevredeki müşterilerin hangi ihtiyaçlarını karşılayabileceği konusunda önemli bir veridir. Rekabette kalıcı olmak isteyen firma, öncelikle kendi temel yetenek ve yetkinliklerinin farkında olmalıdır. “Deneyim inovasyonu” olarak ifade edilen yaklaşım bu farkındalıktan başlıyor.


 


Bir işletmenin temel yeteneklerini bulup listelemek yeterli olmaz. Bu yetenek portföyünün, aynı zamanda rakiplerden daha ucuza mal edilmesi ve çeviklik açısından rakiplerden daha hızlı olması gerekir. çevik bir şirket, öncelikle hızlı işleyen bir dünya görüşüne sahip olan işletmedir. çevik bir şirket, hızlı düşünebilmeyi, hızlı planlamayı ve bütçelemeyi, dolayısıyla davranabilmeyi kendi içsel özelliklerinden birisi haline getirmelidir.


 


İş dünyasının şartları giderek ağırlaşıyor. Daha da olumsuz olan, geçmişte tembellik ve kolaycılıkla idare ettiğimiz ‘eski güzel günlerin’ geri dönmeyecek olmasıdır. İş dünyası daha zor olmaya devam edecek. İhtiyaçları, gerekleri ve değişimi doğru anlayıp faaliyette bulunabilen firmalar diğerlerine oranla daha kalıcı ve sürdürülebilir olacaklar.


 


Dünyayı Anlamak ve Açıklamak


Dünyayı modeller ile anlıyor, açıklıyor veya öngörüyoruz. Kimi zaman gerçekle modeli karıştırdığımız oluyor. Dünyanın, insanların modellere göre davranmadığında şaşkınlık geçiriyoruz. Hâlbuki modeller, gerçek dünyanın bizim basitleştirdiğimiz hallerinden başka şeyler değil.


 


Bir mimari proje veya bir yapının maketi, ilgili yapının modelidir. örneğin “Herkes parayı sever” dediğimizde insanlar hakkında gene bir model önermiş oluruz. Tüm bilim dalları ve disiplinler modellerden yararlanır. Modeller kâğıt üzerinden bilgisayar ortamına kadar çok değişik biçim ve içeriklerde geliştirilebilir. Bu tür çalışmaların amacı dünyayı açıklayabilmek ve gelecek konusunda bazı öngörülerde bulunabilmektir.


 


Karmaşık olan yaşamı kavramak için yaşamımızdaki sistemlerin temsili gösterimleri olan modelleri kullandığımızdan söz etmiştim. örneğin bir hidrolik santralin bilgisayar ortamında yazılım aracılığı ile bir modelini üretebiliriz. Bu bilgisayar programını depremsellik, yakıt yeterliliği, elektrik şebekesinin enerji ihtiyacı veya nitelikli insan ihtiyacının karşılanıp karşılanamadığı gibi bazı verilerle besleyerek henüz inşa etmeden santralin gerçek yaşam sorunları karşısında nasıl davranacağı üzerine bilgiler edinebiliriz.


 


Eğer yaptığımız bu model, gerçek sisteme yeterli yakınlıkta ve istenen duyarlılıkta ise, gerçekten çok yararlı bilgiler verebilecektir. örneğin bölgenin depremsellik özelliklerini dikkate almayan bir model, bu konuyla ilgili bir öngörüde bulunamaz. Dolayısıyla depremselliği bir faktör olarak modele katmadığımızda ciddi bir eksiklik yapmış oluruz.


 


(Devam edecek)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürcan Banger Arşivi