Futbol, Marka ve Medya

 


 


Bazı beklenmedik, olumsuz sonuçlardan sonra futbol takımların başarısına kurgulanmış spekülasyonlar hızla gündemimize oturmaya başladı. Sporun ruhuna aykırı olarak ‘sonuç - başarı odaklı’ bir sosyal ruha sahip olduğumuzdan; her şey galibiyetler, mağlubiyetler ve şampiyonluklara bakılarak algılanacak. Sonuçlara göre birileri göklere çıkarılırken, daha az başarılı olanların alın teri, çalışma ve özverisi dikkate alınmadan kıyasıya eleştirilecek, hatta karalanacak.


 


Başta futbol olmak üzere sporun sonuç – başarı odaklı olmasında, spor medyasının etkin ve özel bir yeri var. Medya, takımların taraftarlarını adeta başarıya endeksliyor. Herhangi bir başarıda malum takımı yere göğe sığdıramayan medya, olağan sayılabilecek bir başarısızlıkta ise yerden yere vuruyor.


 


Gerginlik üst düzeylere tırmandığında ise sütten çıkmış ak kaşık rolünü oynamayı tercih ediyor. Ama taraftar, medyanın rüzgârıyla sağdan sola, aşağıdan yukarıya, sevgiden nefrete, kızgınlıktan aşırı hoşgörüye savrulmaya devam ediyor. Bunda spor medyası konusunda kamu denetimsizliğinin ciddi etkisi var. Kamuoyu, spor medyasının denetimi konusunda yetersiz ve kayıtsız kalınca; yazan yazdığı (tahrik eden ettiği) ile kalıyor.


 


Her ligde her sezon bir tane şampiyonluk pozisyonu var. Dolayısıyla takımlardan ancak bir tanesinin şampiyon olması mümkün... Böyle bir durumda şampiyon olmayanlar dışında hepsini başarısız mı saymak gerekiyor? Eğer tek kriter, sonuç - başarı ise her sezon her ligde bir tek başarılı takım var demektir. Bu durumda diğer takımların harcadığı para, tükettiği emek ile o takımlara yönelmiş sevgi ve ilginin hiçbir önemi kalmıyor.


 


Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek gerek. Medyaya bu kadar söz çarptırdıktan sonra, genel anlamda bir takımın başarı modeline bakalım. özel olarak futboldan söz ettiğime göre; bir futbol takımının başarısını nasıl algıladığımdan söz edeyim. Benim açımdan bir takımın başarısı, bir sezondan bir sonrakine hangi üstünlükleri aktardığı ve yaşanan sezondan geleceğe aktaracağı hangi farklılıkları yarattığı ile ilgilidir.


 


Eğer bir sezonla diğeri arasındaki başlıca farklılıklar, teknik direktörün veya bazı oyuncuların değişmesi, ismi bilinen bazı yeni oyuncuların ‘satın alınması’ veya takımın sıralamadaki yeri olarak kalırsa; o takım, o sezon şampiyon olsa da başarılı sayılmaz. Bir takımı bir sezonda başarılı olarak kabul etmek için, takımın o zaman dilimi içinde neler ‘biriktirdiğini’ gözlemek gerekir.


 


Her futbol takımı, başarı – tanınırlık – görünürlük kriterine bakılmaksızın (ünlü veya silik veya lider ama kesinlikle) bir markadır. Ama bu markaların pek çoğundan, çok yakındakiler dışında pek kimsenin haberi olmaz. Bence bir futbol takımının bir sezonda elde edebileceği en önemli başarı, marka değerini yükseltmek olabilir.


 


Bir markanın temel unsurları güven, önemsenme, heyecan ve ilham verici olma ve bu markaya ait bazı temel - özel değerlerdir. Bu bağlamda bir futbol takımı, öncelikle kendi sevenlerine “Siz, bana güvenebilirsiniz” mesajı vermelidir. O takımın taraftarları bilmelidir ki; takımın oyuncuları, teknik kadrosu ve yönetimi o güveni korumak ve geliştirmek için topyekûn üstün performans gösterecektir. Başarısız olsalar bile; bunda kayıtsızlık, ilgisizlik, ciddiyetsizlik ve atalet rol oynamayacaktır.


 


Bir futbol takımı sezondaki sıralama başarısının ötesinde; sevenlerine heyecan ve ilham vermelidir. Dünyanın marka olarak ünlü (ama her zaman şampiyon olmayabilen) futbol takımlarına bakıldığında, sözünü ettiğim heyecan ve ilham verici unsurların mevcudiyeti görülecektir.


 


Son olarak; bir futbol takımın onu marka yapacak temel değerleri olmalıdır. öncelikle bir takım, yönetim – altyapısal gelişme – kaynak yaratma – bütçeleme – denetim – sportif yarışma – sosyal sorumluluk gibi alanlarda kaliteli, sorumlu, güven verici, yenilikçi ve önemseyici olmalıdır. Bunların üzerine kurulmamış sportif başarı, sezonluk olmaktan öteye gidemez.


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürcan Banger Arşivi