Kentte Hangi Sorun Daha Önemli?

Kentte yaşayan her bireyin saptadığı sorunlar olabilir. Her yurttaş, algıladığı sorunları kendi ölçeğine göre önceliklendirebilir. Ama kent, bir bütündür. Yurttaşların toplamıdır. Hatta bir kent, yurttaşların ve kuruluşların toplamından daha büyük, farklı sinerjik (bazı durumlarda asinerjik) bir yapıdır. Kent, bir bileşkedir. Kentte atılacak her ekonomik ve sosyal adım, kentin “sosyal ve ekonomik faktörlerin bileşkesi” olma özelliğini dikkate almak zorundadır.

Kentteki sorunları algılarken ve bunları bir öncelik ölçeğine oturturken, kentin karmaşık, yaşayan ve bir bütün olan özelliklerini dikkate almak zorundayız. Eğer kent bir bilimsel dal ise, çok bilimli ve çok disiplinli bir çalışma alanı olabilir. Bu nedenle kentin gelişimi planlanırken veya evrimi algılanmaya çalışılırken, kişisel yönelimlerden daha çok, bilimin ortak noktalarından hareket etmek gereklidir.  Eğer kentin geleceği konusunda iddialı bir kişi, “Kent için bu sorun, şu sorundan daha önemlidir” diyorsa, bunu nedenlerini ve dayanaklarını da açıklamak zorundadır. Kent ölçeğinde sorunlar ve çözümler konusundaki iddialar, bireysel tercihlerin ötesinde olmalı ve sağlam ayaklar üzerinde yükselmelidir.

Gerek kişisel olsun, gerekse kent temelinde ele alınsın; sorun dediğimizde ikili bir sınıflamadan söz ederiz. Bunlardan biri, ‘görünür’ sorunlardır. Görünür sorunlar, ilk bakışta gözümüze çarpan sorunlardır. Örneğin kentin her geçen gün artan gürültü seviyesi bu tür bir sorundur. Bu çerçevede mahalle aralarında pencereleri yerinden sökercesine yüksek sesle yapılan sokak düğünleri, saygısızca açılmış yüksek hacimli araba radyoları, fütursuzca basılan taşıt kornaları bu görünür sorunun unsurlarından birkaçıdır sadece. Kentsel sorun olarak kentsel merkezde artan çevre kirliliğini söyleyebiliriz. Gene bir başka örnek olarak kuralsızca ve saygısızca scooter, elektrikli bisiklet ve motosiklet kullanımı yeni sorunlardan biri olarak yükseliyor. Ne yazık ki; yasaklamalar bu tür görünür sorunları ortadan kaldırmak için yeterli değildir.

Görünür sorun, aslında ‘göründüğünden daha farklı’ nedenlerden kaynaklanır. Görünür sorunun temelinde ‘kaynak’ sorunlar vardır. Görünür sorunu çözmek için öncelikle kaynak sorunu (sorunları) çözmek gerekir. Derinlemesine araştırma yaptığımızda; kentsel gürültünün altında da çözülememiş bazı kentsel kaynak sorunlar olduğunu göreceğiz.

Diğer yandan bir kent ölçeğinde her sorun, değişik oranlarda birbiri ile ilintilidir. Dolayısıyla kentsel ölçekte bir sorunla ilgilenirken, onun ilişki düzeni hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. Bir sorunun çözümü, başka sorunları tetikleyebilir. Bu nedenle sorun olarak saptanan konu, çok boyutlu özelliği dikkate alarak araştırılmalıdır.

Bir sorundan veya o sorunun çözümünden etkilenen taraflara paydaşlar adı verilir. Paydaşlar arasında, sorun veya çözümden olumlu veya olumsuz etkilenenler olabilir. Kentsel konular hakkında iddia sahibi olan kişi veya kuruluş, paydaşların durumunu ayrıntılı olarak incelemek zorundadır. Ancak bu araştırmalar sonucunda kent ölçeğinde bir karar verilebilir. Özetle; herhangi bir kentsel problemin az ya da çok önemli olduğunu söylemek ve sorunlar arasında bir sıralama yapmak için elimizde sağlam dayanaklar olmalıdır.

Tüm ülkede olduğu gibi; kentimizde de siyaset, ‘eğitimli’ olmayı henüz akıl edemedi. Kentimizin sorun ve çözümlerine yaklaşırken, henüz mahalle mektebinden üniversiteye terfi edemedik. Elinde diploma olan siyasetçilerin pek çoğu da, ne yazık ki, iptidai mektep mezunu gibi davranmaya devam ediyorlar. Yerel siyasetimiz, işin ağırlığına uygun biçimde eğitim, bilim ve ar-ge ile donanmadıkça, havanda su dövmeye devam edeceğimiz anlaşılıyor. Bu arada gözden ve gönülden ırak kalarak, ilimizin sorunlarına kayıtsız kalmaya devam edenlerin hakkını, zamanı geldiğinde vermesi gerekenler muhtemelen vereceklerdir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürcan Banger Arşivi