Eskişehir'de mobilya sektörü yaz ayından umduğunu bulamadı

Eskişehir Marangozlar ve Mobilyacılar Odası Başkanı Mustafa Köroğlu, yaz dönemini mobilya sektörü açısından değerlendirdi. Yaz döneminden esnafın umduğunu bulamadığını aktaran Köroğlu, Düğün sezonun neredeyse yarısına gelinmesine rağmen esnafta ciddi bir hareketliliğinin yaşanamadığını kaydetti.
Köroğlu, “Mobilya sektörü, yaz aylarında yoğunluk yaşayıp bu dönemde kazandığıyla kış aylarını geçiren bir yapıya sahip. Ancak bu yazı bile zor geçiriyoruz. Kışı nasıl atlatacağımızı ise şu anda kestiremiyoruz. Gerçekten işler çok yavaş ilerliyor. Kredi kartı komisyonlarının yüksekliği ve taksitlendirme seçeneklerinin azaltılması bizi iyice zora soktu. Ayrıca hammadde fiyatlarının artışı da sektör üzerinde baskı yaratıyor. Geçtiğimiz yıla kıyasla bu yaz mobilya fiyatlarında ciddi bir artış yaşandı. Satış yok. Arkadaşlarımızla görüştüğümüzde onlar da istedikleri satış rakamlarına ulaşamadıklarını ifade ediyor. Sezonun yarısı geçmiş olmasına rağmen esnafın umduğu satış gerçekleşmedi. Gençler evlenmekten çekiniyor. Mobilya sektöründeki daralma, toplumun genel ekonomik zorluklarıyla da doğrudan ilişkili. Gençler evlenmekten çekinmeye başladı çünkü ev kurmak artık çok zor. Yaptığımız işlemler, maliyetler nedeniyle çok zorlaştı. Örneğin, yeni evlenecek bir çift komple bir ev düzenlemek istese, yatak odası ve yemek odası takımıyla birlikte bu işin maliyeti en az 100-150 bin liradan başlıyor. Kaliteye göre bu rakamlar daha da artıyor. En az 150 bin liralık bir harcamaya ihtiyaç var. Üst sınır ise kaliteye ve malzemeye göre değişiyor. Bizim 500’e yakın üyemiz var ama bunların hepsi mobilya imalatçısı değil. İçlerinde parkeciler, doğramacılar gibi yan kollar da var. İmalatçı sayımız ise yaklaşık 250 civarında. Eskişehir'deki sektör genel yapısıyla böyle şekillenmiş durumda” sözlerini kaydetti.
“Kalifiye Eleman Yok”
Mobilyanın insan hayatının vazgeçilmez bir parçası olduğunu, beşikte başladığını tabutta bittiğini dile getiren Köroğlu, sektörde kalifiye elemanının yetişmediğini ifade etti. Köroğlu, “Geçen yıl Milli Eğitim Bakanlığı ile çırak yetiştirme ve teşvik konularında görüşmeler yaptık. Devletin teşvikleri mevcut. Ancak hâlâ en büyük sıkıntımız kalifiye eleman eksikliği. Bu yüzden yaşlanan ustalar, arkalarından kimse gelmediği için işi bırakmaya başladı. Büyük ölçekli üreticiler de artan maliyetler nedeniyle zorlanıyor. Ustaların aylık geliri 35 ila 80 bin lira arasında. Meslek lisesinden mezun olan ya da çıraklıktan gelen biri için iş garantisi çok yüksek. Üniversite mezunları 22-23 yaşına kadar okuyup iş bulmaya çalışırken, sektörümüze giren bir genç doğrudan işe başlayabiliyor. Sektörümüzde ciddi bir açık var. Maddi olarak da sektör parlak bir noktaya gelmiş durumda. Şu anda yetişmiş bir ustanın aylık geliri 35 bin liradan başlıyor. İşinin kalitesine göre 70-80 bin liraya kadar yükseliyor. Eskiden verdiğimiz ücretler gençleri cezbetmiyordu ama artık çıraklar gelmeye başladı. Milli Eğitim ile iş birliği içinde bu alanda çözüm arıyoruz” diye konuştu.
“Kalitede Eskişehir İnegöl’den İyi”
Eskişehir’i mobilya sektörü açısından Eskişehir ile kıyaslayan Köroğlu, Eskişehir’de birlikte hareket etme kültürünün gelişmediğine vurgu yaptı. Köroğlu, “İnegöl mobilya sektöründen kazandığını yine bu sektöre harcadı. Kaliteyi bozmadan, tüm firmalar birlikte hareket etti. Eski belediye başkanı marangozlar odası başkanlığından geliyordu. Onun teşvikiyle sektörel dayanışma arttı. İnegöl esnafları birlikte hareket etti. Eskişehir’de ise birlikte hareket etme kültürü yeterince gelişmedi. Örneğin, bir mobilyacı olarak bir iş yapmak istiyorsunuz ama Tabakhane Mahallesi’ndeki kaldırımlar hâlâ aynı. Yıllardır değişmedi. Yunus Emre Caddesi'nde araba park edecek yer yok. Vatandaş arabasını park edemeyince İnegöl’e gidiyor, hem alışverişini yapıyor hem köfte yiyor, sonra dönüyor. Ama kalite açısından Eskişehir, İnegöl’den daha iyi. Daha küçük üretimler yapmamıza rağmen kalite üstünlüğümüz var. Sektörün canlanması için öncelikle kredi kartı komisyonlarının düşürülmesi gerekiyor. Bu komisyonlar bizi çok zorluyor. Ayrıca kredi kartına taksit imkanı tanınmalı. Taksit olduğunda vatandaş alım yapabiliyor. Ama senetli satışlar esnafı zorluyor. KDV oranları da yüksek. Vergi yükü büyük. Stopaj, muhtasar gibi ödemeler esnafın belini büküyor. Kira artışları da ciddi bir sorun. Sanayi bölgelerinde kiralar 25-35 bin liradan başlıyor, üst sınır ise yok. Bunların hepsi bir araya gelince, üretici dört bir yandan kuşatılmış durumda. Taksitli satış ve vergi indirimi gibi düzenlemelerle üretici biraz olsun nefes alabilir” diye konuştu.
Kaynak: Haber Merkezi