Annenin feryadı

Eskişehir Adliyesi Ağır Ceza Mahkemesinde dün tam bir aile dramı yaşandı.
Geçtiğimiz 4 Ocak gecesi imam nikahlı yaşadığı eşi E.A. ve arkadaşları ile eğlenmek için gittikleri bar çıkışı elini kana bulayan 3 çocuk annesi S.Y.nin yargılanmasına Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
Mahkemede ifade verirken göz yaşlarına hakim olamayan talihsiz anne çok pişman olduğunu çocuklarının sağlığı için tahliye talebinde bulundu.
Boşandığı eşinden 7 yaşında bir kızının olduğu, imam nikahı yaşadığı E.A.'dan da on bir aylık ikiz bebeği bulunduğunu belirten S.Y. adlı kadın ikizlerden birisinin de kendisi gibi cezaevinde olduğunu söyledi.
Diğer çocukların komşularına teslim ettiğini belirten S.Y. ilk eşinden alan 7 yaşındaki kızının da böbrek rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğünü hatırlattı.
Başına gelen olayı gözyaşlarıyla anlatan S.Y. adlı genç kadın şunları söyledi. "E.A. ile dört yıldır beraber yaşıyoruz. Kendisinden ikiz bebeğim oldu. Maddi sıkıntılar ailevi geçimsizlik nedeniyle aramız bozulmuştu. Bu nedenle E.A.'yı terk ettim. Bayramda bize geldi. Bayram vesilesi ile barıştık. Dışarıya çıkalım dedi. Kız kardeşimi de yanımıza aldık. Arkadaşı olan taksi şoförü de bizimle geldi. Dört kişi barda geç saatlere kadar eğlendik. Bar çıkışında E.A.'ya beni evime bırakmasını istedim. Çocuklarım evdeydi. Bana "Seni bırakmayacağım. Bu gece benimle kalacaksın" dedi. Bu yüzden tartıştık. Eve bırak diye yalvardım. Daha sonra bir akaryakıt istasyonundan içki almaya gitti. Bunu fırsat bilerek kaçtım, benim kaçtığımı farkedip arkamdan yakaladı. Sürükleyerek arabaya bindirdi. Araçta beni tokatladı. Küfür etti. Kız kardeşim müdahalede bulundu. Alkol almaya devam ettik. İkinci defa kaçmaya kalktım. Yine yakaladı. Koltuk üzerinde bira açmak için kullandığı bıçak vardı. Beni ölümle tehtid etti. Çok korktum aracın kapılarını da kilitlemişti. Bıçağı koltuktan aldım, rast gele savuvrdum. Amacım kendimi korumaktı. Bir süre boğuştuk. Bıçak onun eline geçti. Bıçağı alamayınca kendisini ittirdim. Elindeki bıçakla araçtan aşağıya indi. 4-5 adım yürüdükten sonra yere yığıldı" dedi.
Yaşadığı olayı soğuk kanlılıkla anlatan S.Y. ifadesini şöyle sürdürdü; "Araçtan inip yanına koştum. Kanlar içerisideydi. Cep telefonumla 112 acil kurtarma merkezini arayıp, ambulans istedim. Ambulans gecikince, arabaya taşıdık. Devlet Hastanesine giderken araç arızalandı. İttirerek çalıştırmak istedik, ama başaramadık. Tekrar 112'yi aradım ve ambulans bulunduğumuz yere gelip E.a.'yı hastaneye götürdü. Herşey alkolün yüzüden oldu. Çok pişmanım. Çocuklarım perişan oldu. 7 aşındaki kızım tedavi görüyor. İkizlerden bir tanesi benimle birlikte cezaevinde kalıyor. Çocuklarımız sağlığı ve geleceği için tahliyemi istiyorum. E.A.'yı öldürme kastım yoktu" şeklinde konuştu.
Üzerine atılan suçlamaları kabul eden E.A.'da mahkemede veridği ifade de S.Y.'den şikayetçi olmadığını söyledi.
Her iki tarafı ve şahitleri dinleyen mahkeme heyeti duruşmaya bir süre ara verdi. Aradan sonra Ağır Ceza Mahkemesi heyeti S.Y.'nin tahliye kararını açıkladı. Tahliye kararını duyan üç çocuk annesi genç kadının duruşma sırasındaki göz yaşları sevinç göz yaşlarına dönüştü. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.