
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Adaylık meselesine Erdoğan el mi koyuyor?
İktidar Partisinin Aday belirleme yöntemi belli.
Önce kamuoyu araştırmaları, ardından mülakatlar ve sonrasında Milletvekillerinden alınan görüşler.
Tüm bunlar Genel Merkezde harmanlanıyor ve ardından da kendilerine göre en uygun aday ismi ortaya çıkıyor.
Ve bu çıkan isim, "Aday" olarak ilan ediliyor.
AKP'de aday belirleme yöntemi olarak sürekli bu söyleniyor söylenmesine de, Eskişehir'de iki dönemdir aday isminin belirlenmesi, yukarıda anlattıklarımızın aksine, bazılarının ağızlarından çıkan isim ile gerçekleşti.
Hatırlarsanız ilk dönemde AKP nin adayı olarak ilan edilen Faruk Karaçay, o dönem partinin önemli isimlerinden biri olan Murat Mercan'ın bastırması sonucunda çıkmıştı.
5 yıl sonraki seçimde ise Prof Dr Hasan Gönen'in Aday olarak ilan edilmesi, yine o dönemin kudretli Bakanı Kemal Unakıtan'ın bizzat kendi kararıyla olmuştu.
Şimdi önümüzde bir seçim var.
Bu seçim, Eskişehir'de iktidar partisi AKP için çok önemli.
Çünkü AKP iki dönemdir büyükşehir belediyesini Büyükerşen'in elinden alamıyor.
Alabilmesi için en önemli kriterlerin başında, göstereceği adayın ismi geliyor.
İşte bu isim nasıl belirlenecek?
AKP Büyükşehir adayının ismini, Genel merkez tarafından kamuoyu araştırmaları ve mülakatlar yöntemiyle mi belirleyecek?
Yoksa...
Geçmiş iki seçimde olduğu gibi, Eskişehir'den sorumlu gibi gözüken ve Genel merkezde de ağırlığı olan birileri tarafından mı?
BAŞBAKAN EL
KOYACAK DENİYOR
İktidar Partisi'nin Eskişehir'deki adayının hangi yöntemle belirleneceğini bilemiyoruz.
Ya, iki dönemdir olduğu gibi Eskişehir'de partiden sorumlu olan (Bu tarife bu dönem milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı uyuyor) biri tarafından belirlenecek.
Ya da...
Genel merkez, çeşitli kriterleri gözden geçirdikten sonra adayın kim olacağına karar verecek.
Ama tüm bunların dışında, önümüzde ki mahalli seçimlerde Eskişehir adayının belirlenmesi meselesine, Başbakan ve parti Genel başkanı Erdoğan'ın bizzat müdahil olacağı söyleniyor.
Anlatılanlara bakılırsa...
Gerek yaptırdığı anket sonuçları ve gerekse aldığı bilgiler çerçevesinde Eskişehir'i gözden çıkarttığı ifade edilen Erdoğan'ın;
-"Buldukları adaylarla seçimi alamıyorlar. O zaman adayı biz buradan belirleyelim ki, hiç olmazsa biz bulduk da olmadı" deriz" diye düşündüğü ifade ediliyor.
Tüm bunlardan sonra...
İktidar Partisi'nin Eskişehir'de göstereceği Büyükşehir belediye Başkan adayı içerden mi? Yoksa dışarıdan mı? Olacak bilemiyoruz ama...
Anlaşılan o ki, Eskişehir'de gösterilecek aday büyük ihtimalle Erdoğan'ın "Bu olacak" dediği isim olacak gibi...
......
Siyasetçi...
Osman Bölükbaşı Türk siyasi tarihinin yetiştirdiği en önemli siyasetçisidir.
Hitabet sanatında ki ustalığı, hazır cevaplığı ve esprili kişiliğiyle, en çok sevilen siyasetçiler arasında da yer almıştır.
Ömrü, iktidarlarla kavga ederek geçmiştir Osman Bölükbaşı'nın...
Siyaset yaparken söylediği sözler, siyasetin vazgeçilmez sözleri haline gelmiştir.
Mitinglerinde ki olağanüstü kalabalığa rağmen, bunların sandığa yansımayışı karşısında söylemiş olduğu "Bizde sap çok dane yok" sözü, hala anlatılır.
İsmet İnönü ile aynı uçakta yolculuk ederken, yine aynı uçakta bulunan oğlunun İnönü'den "Baba bana para ver Uçaktan aşağıya atacağım. Aşağıda bulan sevinsin" demesi üzerine çocuğa dönüp;
-"Sen şu babanı uçaktan aşağıya at da, herkes sevinsin. Ben sana istediğin kadar para veririm" esprisi hala kulaktan kulağa anlatılır.
İşte bu siyaset adamının siyaset ve siyasetçiyle ilgili söylemiş olduğu en önemli saptama kesinlikle şudur:
"Bir ahlak ve fazilet uğraşı olan Siyasette dürüstlük esastır.
Siyasette işinize geldiği gibi keyfi hareket edemezsiniz. Bunu meşru ve haklı gösteremezsiniz. Siyasetçinin hem nefsi temiz hem de siyasi çizgisi doğru olmalıdır. Zamana ve zemine, ortama ve şartlara göre yalpa yapmamalı, bunun için de gerekçe ve bahane arayışına girmemelidir."
Ne dersiniz?
Bu saptamaya uygun nitelikte siyaset ve siyasetçi günümüzde kaldı mı acaba?
....
Sosyal medya sıkıntıya sokmuş
MHP Genel Başkan yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel, sosyal medyayı da iyi kullanan bir isim.
Kendisinin nerede olduğunu ve ne amaçla bulunduğunu sosyal medya üzerinden rahatlıkla izlemek mümkün.
Son günlerde, Ruhsar Demirel imzasıyla sosyal medya üzerinden paylaşımlar yapılmış.
Üstelik bu paylaşımlar, Ruhsar Demirel'in haberi olmadan, onun adına başkaları tarafından yapılmış.
Zor durumda kalmış haliyle Ruhsar Demirel.
Yapılan paylaşımların kendi görüşü olmaması, işi daha da sıkıntılı hale sokmuş.
Bunun üzerine, olayı savcılığa taşımış.
Kendi adına, kendi izni olmadan başkaları tarafından yapılan paylaşımların faillerinin bulunması için şu sıralar savcılık araştırma yapıyormuş.
Kısacası...
Sosyal medya Ruhsar Demirel'i bir hayli sıkıntıya sokmuş.
.......
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Kadın yaşamında çok istemesine karşın, bir tane bile erkek arkadaşı olmamış.. Kimse ama kimse bakmamış yüzüne..Yıllarca para biriktirip, son çare olarak bir plastik cerraha gitmiş..
Doktoru:
- Hanımefendi!! İnanın yapacak bir şey yok..Tanrı resmen size haksızlık etmiş,
Kadının fenalaştığını görünce de teselli etme gereği duymuş:
- Bakın.. Yeniden yaşama inanın!! Dünyaya bir daha gelişinizde dayanılmaz bir afet olacaksınız ve bütün erkekler sizin için sıraya girecek..
Duyduğu bu son sözler; kadını umutsuzluğa sürüklerken, bir yandan da heyecanlandırır.
İntihar edip bir an önce mutluluğa kavuşmak ister. Çıkar köprünün üzerine ve bırakır kendini aşağı..Şans bu ya, hıyar, patlıcan, muz yüklü bir mavnanın üzerine düşer. Başını çarpıp bayılır..Gözleri kapalı, yarı baygın kendine gelirken etrafı yoklar, nerde olduğunu anlamak için.. Eline değenleri kavrar, birini bırakıp diğerini tutar. Birden yüzünde aydınlık bir gülümseme belirir. Sevinçle:
- Beyler lütfen..Teker teker lütfen