
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
AK Parti meclis grubuna Büyükşehir'de yer bulunmuş...
Seçimde Büyükşehir Belediyesini CHP kazandı.
Meclis çoğunluğunu da AK Parti.
Daha ilk meclis toplantısında her iki tarafın güç gösterisi ister istemez yaşandı.
Hatta.
Daha ilk meclis toplantısında yaşanan bu güç gösterisi de kamuoyunda "Bu meclisten kolay kolay anlaşma sağlanmayacak galiba" şeklinde yorumlara da neden oldu.
Seçim sonrası oluşan tabloda iki tarafın arasında yaşanan polemiklerden biri de, AK Parti Büyükşehir Belediye Meclis grubunun Belediye binası içinde toplantı yapabilecekleri bir oda talebiydi.
AK Partililer Belediye'den "Grubumuzun meclis toplantısı öncesi toplantıları yapması ve komisyon üyelerinin konuları görüşebileceği bir oda istiyoruz" talebini Belediye yönetimine iletmiş, karşılığında kendilerine Belediye yönetiminden "Mevcut belediye binasında size tahsis edebileceğimiz uygun bir oda yok" cevabı verilmişti.
Bunun üzerine AK Partili meclis üyeleri Belediye binasında inceleme yapmış ve ve yaptıkları bu inceleme sonrasında kendilerine tahsis edebilecek odaları Belediye yönetimine bildirmişti.
Belediye yönetimi ile Belediye meclisinin çoğunluğunu elinde bulunduran AK Parti grubu arasında Oda tahsisi konusunda yaşanan polemik sonunda tatlıya bağlanmış gibi görülüyor.
Zira...
Belediye yönetimi, AK Parti meclis grubunun toplantılar için istediği odayı bulmuş.
Daha doğrusu.
Büyükşehir Belediyesi binasının girişinde bulunan büyükçe bir boşluk alan, etrafı çevrilmek suretiyle AK Parti grup toplantı odası olarak düzenlenmeye başlanmış.
Sonuç itibarıyla...
Büyükşehir Belediye binası içinde AK Parti meclis grubu için toplantı odası yaratılmış ve dönemin ilk polemiği de böylelikle tatlıya bağlanmış görülüyor.
......
Yine en çok engel söylemi gündemde olacak gibi
Hemen herkes hatırlayacaktır iki dönem öncesini.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen özellikle o dönem çok kullanmıştı "Engelleniyoruz" kelimesini.
Meclis çoğunluğu AKP'de olduğu için, çoğu kararların istedikleri gibi geçmediğini ifade edip;
-"Resmen Engelleniyorum" demişti.
Tramvay hat uzatımı konusunda hazinenin alınacak krediye kefil olmaması da, Büyükerşen'in "Engelleniyoruz" kelimesini sıkça kullanmasına neden olmuştu.
Bir ara AKP'nin Milletvekilleri ve yöneticileri kullandılar aynı kelimeyi.
Özellikle Eskişehir'e gelecek olan üçüncü Üniversite konusunda Büyükerşen'in engellediğini söyleyip durdular.
-"Büyükerşen engellemeseydi Üçüncü Üniversite olacaktı" dediler.
Sonra...
Engelleniyoruz lafını Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı kullanmaya başladı.
Özellikle Aqua park yapımı ve Teksan'ın önünün düzenlenmesi konusunda Büyükşehir Belediyesinin büyük engeller çıkarttığını belirtip;
-"Büyükşehir tarafından engelleniyoruz" dedi.
Önceki gün, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, 25 Binlik imar planlarını iptal ettirdiği için Ticaret Odası'nı suçlayıp;
-"Konuyu mahkemeye götürerek, planların iptalini sağladılar. Şehrin önünü tıkayıp, bizi engellediler" dedi.
Bir ara Ticaret Odası Başkanı da, yapmak istedikleri Yaşlı Bakım ve yaşam merkezi için Büyükşehir'in engel çıkarttığını konuşma aralarında dile getiriyordu.
Anlayacağınız...
O dönem bir "Engellenmedir" gidiyordu.
İşin ilginç yanı...
"Engelleniyorum" diyenler, yeri geliyor "Engelliyor" diye suçlanıyordu.
O yıllarda bu durumu eleştirmek için "Dışarıdan gelen biri bunları duymuş olsa Bu şehirde herkes herkesi engelliyor" diye aklından kesin geçirir demiştik.
Gelinen noktada, yani 10 yıl sonra seçim sonucu yine aynı benzer ortamı yarattı.
Yani...
Belediyeyi CHP, meclis çoğunluğunu AK parti kazandı.
Ve ortaya çıkan bu tablo yine en çok engel söylemlerini beraberinde getirecek gibi.
.......
Şu işi en yoğun günde ve en yoğun saatte yapmak
zorundamısınız mübarekler?
Saat sabahın 10.00'u.
Ankara yolu kapalı.
Ankara yoluna çıkan yolların tümü kapalı.
Trafiği başka yerlere vermişler.
Belli ki olağanüstü bir şeyler ver ortada.
Kilometrelerce uzayan araç konvoyu içinde sinirli bir bekleyiş başlıyor.
Kimse ne olduğunu bilemediği için araçlarından inen herkes refüj üzerinde yorum yapıyor.
Kimi, "Çok büyük kaza var galiba"diyor, kimi ise "başbakan geçecekmiş galiba" diye düşüncesini dile getiriyor.
Yorum yapanlar içinde "Yok bir kadını kaçırmışlar. O yüzden polis trafiği durdurmuş. Kadını kaçıran aracı arıyorlarmış" diyor.
Saatler böyle geçiyor.
Gıdım gıdım ilerleyen trafik sonrası olayın ne olduğunu görüyor sürücüler.
Bir süre önce bir Tır'ın çarptığı ve çarpma sonucu zarar gören ve kaldırılan yaya üst geçit köprüsü yerine takılıyor.
Hem de en yoğun günün en yoğun saatlerinde.
Hem de en azından Eskişehir'de yaşayanların ve o bölgede işyerine gidip geleceklerin tedbir almaları düşünülmeden.
Ne diyelim?
Şu işi trafik yoğunluğunun daha az olduğu günde ve daha az olduğu saatlerde yapsanız günaha girersiniz değil mi?
.........
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
İlkokul 5. sınıfta resim dersinde öğretmen
-"çocuklar konu serbest, hayvan resimleri çizin bakayım" dedi.
10 dakika sonra küçük Ahmet el kaldırdı. Öğretmen yanına geldi. Resim kağıdının üzerinde bir sinek duruyordu. Çocuğun bu sinekten şikayetçi olduğunu zanneden Öğretmen eliyle sineği kovaladı ama hayvan hiç hareket etmedi. Biraz daha dikkatli bakınca da sineğin gerçek olmadığını fark etti. Bu bir sinek resmiydi. Öğretmen şaşkınlıkla sordu;
-Sen mi yaptın oğlum bu resmi?
-Evet öğretmenim.
-Peki bir de at resmi yap bakayım.
Küçük Ahmet öyle bir at resmi çizdi ki, at, sanki kağıttan fırlayıp çıkacak. O kadar canlı. Şaşıran öğretmen:
-Yavrum beni hemen babana götür. Sen müthiş bir yeteneksin. Burada harcanmaman gerekir. Derhal güzel sanatlara transfer olman lazım. Babanla konuşmalıyım, dedi.
Son dersten sonra Ahmet le beraber yola koyuldular. Dar bir patikadan bir gecekonduya geldiler. İçerde, yatakta, dizlerini karnına çekmiş, üzerinde yorganı bir adam yatıyordu. öğretmen konuşmaya başladı;
-Geçmiş olsun efendim.
-Teşekkürler.
-Ben oğlunuzun...
-Allah kahretsin oğlumu.
-Aman böyle söylemeyin, yaptığı resimler...
-Onun yaptığı resimler yerin dibine batsın.
-Ama beyefendi böyle yetenekli bir çocuğun...
-Yeteneğine başlatmayın şimdi.
-Peki ne oldu, niçin böyle kızgınsınız oğlunuza?
-Neden olacak, dün gece eve biraz çakırkeyif geldim. Bu eşşoğlu sobanın üzerine çıplak kadın resmi çizmiş. Resmen yaktı benii.....