2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

AK PARTİ TWİTTER'A DEĞİL, SOKAĞA BAKMALI!

 


 


Ak Parti, sokağın sesi olarak geldi iktidara…


Halkın beklentilerine karşılıkta hizmetler yapmaya başladılar.


Yolu bile olmayan ülkeye yol, sağlık ocağı zor zar bulunan kentlere hastaneler yaptılar.


Kamu binaları, stadyumlar, köprüler, kanallar, barajlar yenilendi, yenileri yapıldı.


Gözle görülür ekonomik bir refahta vatandaşın kapısını çalınca, ardı ardına seçimler kazanılmaya başlandı.


Ancak!


Zamen ilerledikçe, çocuklmar genç olup oy hakkı kazanmaya başladıkça işler değiş meye başladı.


Eszki günlerin sefil günlerini bilmeyen gençler, parti karşıtı olur hale geldi.


Milyonlarca yeni seçmene Ak Parti kendisini anlatamadı gitti.


Partinin etrafında kemikleşmiş milyonlarca oy toplansa da, artık bunların sayısının seçim kazanmaya yetmediği son seçimle ortaya çıktı.


Yani üç-dört yıl sonra yapılacak olan seçimde ise, kemikleşmiş oyların bu kez hiç yetmeyeceği de belli olmuş oldu.


+++


Bunun nedenini sadece yeni seçmenlerin çokluğuna ve o kitleyi partiyle buluşturamamaya bağlamak doğru değil.


Asıl ve başlıca nedenlere bakmak gerekli.


Bunun için teşkilatlara göz atmak yeter aslında.


Yani ilk dönemdeki Ak Parti teşkilatları ile son dönemdekiler arasında oluşan dağlar kadar farkın aslında Ak Parti’nin kronikleşen hastalığını röntgen filmi gibi ortaya koyuyor.


Yani, “Ak Parti sokaktan da, halktan da ve istenilen yönetim biçiminden de son derece kopmuş vaziyette”


+++


Kendisini ortaya çıkaran halkı ikinci plana atıp, daha çok vitrindeki gelişmelerle ilgilenmeye başlayan partinin geleceği nasıl olur bilinmez.


Ortağı MHP’nin son günlerdeki uyumsuz gibi görünen politikalarını ve tavırlarını da bir uyarı olarak görürsek;


“Ak Parti’yi seçim kazanma noktasına sıkıntılı bir gelecek bekliyor” yorumunu artık yapmaya başlayabiliriz.


Daha önce hiç söylemediğimiz, hiç beklemediğimiz bu gelişme ufukta görünmeye başladı.


Yani artık Ak Parti adına tehlike çanlarının daha güçlü çaldığını kolayca ifade edebiliriz.


+++


Parti yöneticileri ise, aşağıya eğrilen başarı çizgisinin sebebi olarak, günümüz çağına partinin ayak uydurumamasını gösteriyor.


Bunun için hayatın ve düşüncelerin şekillendiği sosyal mecrada daha güçlü olunması gerektiğini söylüyor.


Hatta bunun için partililer arasında birkaç gündür twiterde geri takip kampanyası başlatıldı.


Amaç şu; “Sözüm ona parti karşıtlarının daha güçlü olduğu twitterda durumu eşitlemek.


Böylece seçim şartlarını da eşit hale getirip, yeniden sandıkta ön plana çıkabilmek”


İyi de, bugüne kadar Ak Parti hiç bir zaman twitter ile seçim kazanmadı ki!


Sosyal medyanın en yoğun olarak kullanıldığı dönemlerde bile parti seçim kazanmayı bildi.


Yani sorunu yanlış yerde arıyor Ak Parti.


Sorun sosyal medya kullanıcılarında değil, sokağa sahip olamayan parti teşkilatlarında…


Sorun atamalarda, bürokraside, yöneticilerde, vekillerde…


Kısacası, halkın beklentilerini ve isteklerini artık hiç ama hiç okuyamayan partinin tüm organlarında…


 


****************


BİR FIKRA!


 


Dün bir telefon aldık.


Arayan kişi, selam bile vermeden başladı bir fıkra anlatmaya.


“Nasrettin Hoca, eşeğini hava alsın ve köyü yukarıdan izlesin diye evin çatısına çıkarmış.


Kendisini bir anda yukarıda bulan eşek, başlamış sıkıntıdan hareketlenmeye.


Aşağı inebilmek için de anırmaya başlamış hemen.


Kimseye sesini duyuramayınca bu kez hem anırmaya, hem tepinmeye başlamış.


Hoca, tam eve geldiğinde ise, tepinirken çatı çökmüş ve evin ortasına düşüvermiş hayvancağız.


Nasrettin Hoca gördüğü durumu anında özetlemiş;


“Demek ki, hak etmeyen birisini yukarı çıkarırsam, önce anırır.


Sonra tepinmeye başlar ve ardından da yere düşer.


Demek ki bir daha hak etmeyeni yukarı çıkarmamam lazım!”


+++


Bu fıkrayı anlatan kişi, fıkra biter bitmez de telefonu kapattı iyi mi!


Neden bu fıkrayı anlattı, neden anlatma gereği duydu ve neden yorum yapmadan telefonu kapattı anlamadık.


O yüzden biz de bu fıkranın yorumunu, tıpkı fıkrayı anlatanın yaptığı gibi okuyanlara bıraktık.


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi