
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
AK parti yönetimlerinde operasyon hazırlığı mı?
Mahalli seçimlerin ardından, merkezdeki Belediyeleri kaybeden AK parti içinde bir bekleyiş başladı.
Bu bekleyiş "Mevcut yönetimler görevlerinden alınacak mı?" bekleyişiydi.
Zira...
Mahalli seçimlerde merkez belediyelerin kaybedilmesinde bir taraf adayları suçlarken, bir taraf da seçimde gerekli çalışmayı yapmayan yönetimleri suçluyordu.
Bu arada...
Yönetimlerin, seçimin hemen ertesi günü Ankara'ya gitmesi ve adayları şikayet etmesi, Milletvekili Salih Koca tarafından yapılan ve seçim yenilgisinde en fazla sorumluluğun adaylara ait olduğunu belirten açıklamalar ve seçim sonrasında Eskişehir'e gelen parti müfettişlerinin hazırladığı raporlar bu beklentiyi daha da arttırdı.
İşte bu bekleyiş süreci devam ederken, yönetimler içinde başka bir operasyon hazırlığı başlamış.
Söylenenlere bakılırsa, AK partinin il ve ilçe yönetimlerinde bulunan bazı isimlere "İstifa et" baskısı yapılıyormuş.
İstifa ettirilmek istenilen isimlerin cemaate yakın simler olması dikkat çekiciymiş.
Haber duyulur duyulmaz parti içinde değişik yorumlar da yapılmaya başlanmış.
Bazıları "Bu yerinde ve doğru bir hareket. Paralel yapıya mensup isimlerin AK parti yönetimlerinde işi yok" derken, bazıları da "Yönetimler seçim yenilgisinin sorumluluğunu üzerlerinden atmak için böyle bir yola başvurup,hedef saptırıyor" diyerek yorumlamışlar olup biteni...
.......
Acilen yapılması gereken...
Eskişehir'in kent merkezi, büyük bir yoğunluk içinde...
Bu yoğunluk, özellikle hafta sonları kent merkezini içinden çıkılmaz bir hale getiriyor.
Örneğin Atatürk Caddesi'nde Cumartesi günü aracınızla yarım saat geçiriyorsunuz.
Zira, tıkanan trafik gideceğiniz yere gitmenize izin vermiyor.
Kent merkezinde ki bu yoğunluğu azaltmanın tek bir yolu var.
Yoğunluk yaratan merkezleri ortadan kaldırmak.
Şöyle ki...
Neredeyse bütün resmi kurum binaları, "Merkez" dediğimiz bir bölgede toplanmış.
Bazı kurumlar, şehrin başka bir yerine gitse de, boşalttığı binalara başka kurumlar gelip yerleşmiş.
Yani pek bir şey fark etmemiş.
Örneğin...
Şehrin merkezinde Dershaneler bölgesi olarak adlandırılan bölge.
Günün her saati büyük bir yoğunluk sergiliyor.
Mevcut altyapıyı bu unsurlara göre genişletemeyeceğine göre, yoğunluk veren bu unsurları kent merkezinden kaldırıp, başka yerlere taşımak en mantıklı çözüm gibi görünüyor.
Bu yapılmazsa...
Yani...
kent merkezinde bulunan resmi Kurumlar ve Dershaneler hatta okullar...
Bu bölgeden alınıp, başka yere götürülmezse...
Ve bunun ileriye dönük çalışması şimdiden yapılmazsa...
Eskişehir kent merkezi yakında içinden çıkılamaz bir hale gelecek.
.......
En az 3-4 ay binmem arkadaş!
İstanbul-Eskişehir arasındaki Hızlı Tren seferlerinin başlamasını hararetle bekleyenler var.
Zira...
Eskişehir ile İstanbul arasında tek ulaşım karayolu ile sağlanabiliyor.
Yaklaşık 2 yıldır ne Demiryolu ile ne de havayolu ile ulaşım var Eskişehir'den İstanbul'a...
Sağ olsunlar uçak seferlerini kaldırdılar.
Hızlı Tren çalışmaları nedeniyle Demiryolu ulaşımı da durdurulunca, İstanbul'a gidiş geliş sadece karayoluna kaldı.
Bu yüzden...
Hızlı Tren seferlerinin başlaması, Eskişehir'de adeta dört gözle bekleniyor.
Bekleniyor beklenmesine de, bekleyenlerin büyük bir bölümü, İstanbul seferlerinin başlamasıyla birlikte şehirdeki ticari hayatın canlanması ümidini taşıyanlardan oluşuyor.
NEDENSE ÖNYARGILI
BİR GÜVENSİZLİK VAR
İstanbul-Eskişehir arasında Hızlı Tren seferlerinin başlaması beklenirken, trenin faaliyete geçme tarihi de uzadıkça uzuyor.
Yetkililerin bitiş için verdiği sürenin defalarca dolmasına rağmen bir türlü başlamayan Hızlı Tren seferleri, başlayacak seferlere karşı bir güvensizlik de oluşturmuş vaziyette.
Bu güvensizlikte elbette, geçmişte yaşanan Hızlı Tren kazalarının da büyük etkisi olsa gerek.
Kiminle konuşsak, kime sorsak hemen herkes aynı şeyi söyleyip "İstanbul karşılıklı seferlerinin başlaması Eskişehir açısından büyük bir nimet ama, ben seferler başladıktan itibaren en az 3-4 ay binmeyi düşünmüyorum" diyor.
Bunu söylerken, hem geçmişte ki kaza ile sonuçlanan uygulamaları hatırlatıyor, hem de İstanbul hattı inşaatında zaman zaman karşılaşılan ve bu yüzden bir türlü tamamlanamayan çökme ve benzeri kazalar nedeniyle korkular dile getiriliyor.
Sonuç olarak...
Eskişehir-Ankara arasında problemsiz devam eden Hızlı Tren seferleri mevcut.
Bu seferler Eskişehirlilerin yaşamlarını da son derece kolaylaştırmış vaziyette.
Hiçbir yolcu Yüksek hızlı Treden ile Ankara'ya giderken ya da Ankara'dan Eskişehir'e dönüşte herhangi bir endişe yaşamıyor.
Ama aynı şeyi yakında başlayacağı duyurulan İstanbul-Eskişehir arası için söylemek mümkün değil.
İnsanlar Ankara seferlerine duyduğu güveni, İstanbul seferleri için duymuyor.
Daha şimdiden ürküyor, endişeleniyor hatta korkuyor.
Bu durumda yapılacak olan tek şey, başlayacak olan İstanbul-Eskişehir arası Hızlı Tren seferlerinin tamamen güvenli olduğu konusunda insanlar ikna edilmesi olmalıdır.
Aksi takdirde...
Yakında başlayacak olan İstanbul-Eskişehir arası Hızlı Tren seferlerine insanlar en az birkaç ay kuşkulu yaklaşacaklar, hatta uzunca bir süre binmeyeceklerdir.
.......
BİRAZ DA
GÜLMEK LAZIM
Hiç bitmeyen fıkra olurmu demeyin.
Bakın nasıl oluyormuş...
Patron Sekretere:
Bir haftalığına iş için yurtdışına çıkacağız. Ona göre hazırlan.Sekreter kocasını arar :
Patronla bir haftalığına yurtdışına çıkacağız. Sen başının çaresine bakarsın.
Kocası sevgilisini arar :
Karım bir haftalığına yok. Bu haftayı beraber geçirelim.
Sevgili Özel ders verdiği minik çocuğu arar :
Bu hafta sana ders veremicem. Gelmene gerek yok.
Minik çocuk Dedesini arar :Dedecim. Bu hafta dersim yok. Öğretmenim yok.Bu haftayı beraber geçirelim.
Dede (1.bölümdeki patron olur) sekreterini arar:
Bu haftayı torunumla geçireceğim. Gezimiz iptal oldu. Gidemicez.
Sekreter kocasını arar :
Gezimiz iptal oldu. Gidemicez.
Koca sevgilisini arar :
Bu hafta beraber olamıcaz. Karımın gezisi iptal oldu.
Sevgilisi ders verdiği minik çocuğu arar:
Bu hafta sana ders verebileceğim. İşlerim iptal oldu.
Minik çocuk Dedesini arar :
Dedecim. Öğretmenimin işleri iptal oldu. Bu hafta beraber olamıcaz. Çok üzgünüm.
Dede sekreterini arar :
Merak etme. Bu hafta yurt dışına çıkabileceğiz. Hazırlıklarını yap...