Dokuz ay sonra Milletvekili genel seçimleri var.
Tabii seçimin tarihi daha da öne alınmazsa.
Seçiminin adının anılmaya başlamasıyla birlikte, seçimde kimlerin Milletvekili olacağı, listelerde hangi isimlerin bulunacağına ilişkin tahminler yapılmaya başlandı bile.
Tahminlerin yapıldığı partilerin başında da iktidar partisi AK Parti geliyor.
Milletvekili adayı olabilecek muhtemel isimler sıralanıyor.
Nedense, bu muhtemel liste yapılırken de mevcut Milletvekilleri yukarıdan aşağıya sıralanıyor.
Öncelikle şunu söylemekte yarar var.
AK Partide, tanınan her isim Milletvekili aday adayı olabilir.
Sadece bir tek isim olamaz.
O da il başkanı Dündar Ünlü.
Neden mi?
Hemen anlatalım o zaman.

ERDOĞAN "ATANACAK KİŞİ KESİNLİKLE MİLLETVEKİLİ OLMAYACAK"DİYE UYARMIŞTI

Hatırlanacağı üzere, Süleyman Reyhan istifa ettirildikten sonra yeni il başkanı arayışı başlamış, bu arayış sonucunda 5 isim tespit edilmiş ve aralarından yeni il başkanı seçilecek olan isimler gecenin bir yarısında o dönemin Başbakanı ve parti genel başkanı Erdoğan'ın karşısına çıkmıştı.
İşte o görüşmede Erdoğan'ın bu 5 isme yaptığı ilk uyarı "İçinizden İl Başkanı olacak kişi kesinlikle Milletvekili adayı olmayacak. Bunu kabul etmeyen zaten buradan şimdi ayrılsın" şeklinde olmuş, bunun üzerine 5 isim de bunu o görüşmede kabul etmişti.
İşte o isimler arasından Dündar Ünlü o görüşme sonrasında İl Başkanı olarak atanmıştı.
Demek oluyor ki: Dündar Ünlü'nün il başkanı olarak Milletvekili adayı olma durumu yok.
Tabii biz bunu söylüyoruz ama, Dündar Ünlü'nün Milletvekili adayı olma isteğinin olup olmadığını bilmiyoruz.
Belki, kendisinin de böyle bir hedefi olmayabilir.
Ya da tam tersine...
Milletvekili adayı olmayacağına dair verdiği sözün, Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olması ve Başbakanlığa Ahmet Davutoğlu'nun gelmesiyle hükmünün ortadan kalkıp kalkmadığını da bilemiyoruz.
Dolayısıyla, AK Partide Milletvekili adayı olmayacağı ihtimali en yüksek isim İl Başkanı Dündar Ünlü.
Zaten, süreç içinde yapılacak kongrede yeniden İl Başkanı olmasına kesin gözü ile bakılan Dündar Ünlü'nün, aday olma yerine partiyi seçime taşıma görevini üstlenmesi bekleniyor.

MEVCUTLAR YENİDEN OLUR DİYENLER

Ak Partide muhtemel Milletvekili adaylarının tahmini yapılırken, mevcut Milletvekillerinin isimleri sıralanıyor.
Nabi Avcı'nın yine liste başı olacağı, Salih Koca ile Ülker Can'ın da 2 ile 4 arasında bir yer bulabileceği ifade ediliyor.
Kısacası...
Mevcut Milletvekillerinin yeniden seçilebilecek yerlerde olacağı tahmin ediliyor.
Doğruyu söylemek gerekirse bu tahmine katılmak mümkün değil.
Birincisi: Ak Partide üst üste iki kez Milletvekili olan tek isim Murat Mercan oldu.
O da üçüncü dönemi, aday olmasına rağmen göremedi.
Diğer tüm milletvekilleri, yeniden aday adayı olmalarına rağmen listelere bile giremedi.
O yüzden...
Belki Nabi Avcı yeniden listenin başında olabilecektir blki ama, AK Parti genel merkezi bu güne kadar uyguladığı yöntemi aynen devam ettirirse, diğer vekillerin yeniden seçilecek yerde olabilmesi biraz zor gibi.
İkincisi de: Milletvekillerinin performansı değerlendirilirken, görev yaptıkları süre içinde, seçim bölgelerinde ki seçim sonuçlarına bakılır.
Değerlendirme kriterlerinden biri de budur.
Eskişehir'de iki seçimin sonucu da AK Partiyi memnun eden sonuçlar değildi.
Mahalli seçimlerde AK Parti, Büyükşehir ve iki büyük ilçeyi kaybetti.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde de AK Partinin adayı Eskişehir'den oy alamadı.
Sonuç olarak, Eskişehir'de iki seçim de AK Partinin başarısızlığı ile sonuçlandı.
Netice itibariyle, bu başarısız sonuçlar da mevcut vekillerin yeniden aday gösterilmesini zorlaştıracak bir kriter.
Tüm bunlardan sonra.
AK Partinin önümüzdeki seçim milletvekili listesi, Nabi Avcı dışında sürpriz isimlerden oluşursa hiç kimse şaşırmasın.
Çünkü...
AK Partide her seçim oluşan liste, bir önceki liste ile isim bazında hiç örtüşmedi.
.....


2011 seçimleri öncesi vaatlerin başındaydı üçüncü Üniversite hatırladınız mı?


2011 seçimleri öncesinde iktidar partisi AKP hem Eskişehir'de yapılanları. Hem de Eskişehir'e yapacaklarını ilan etti.
Yapılan yatırımlar ile, yapılacağı vaat edilen yatırımların kalemleri neredeyse aynı sayıdaydı.
Seçimler yapıldı bitti.
Üzerinden de 3 yılı aşkın bir süreç geçti.
O günlerde AK Partililerin Eskişehir için yapılacağını söylediği vaatler arasında, Eskişehir'e kurulacak olan 2 ncü Üniversite başı çekiyordu.
Eskişehir'e üçüncü Üniversitenin kurulacağının vaadini veren ise, Milletvekili Nabi Avcı'nın bizzat kendisi idi.
Seçim sonrasında Nabi Avcı TBMM Milli Eğitim komisyonu Başkanlığına getirildiğinde "Bu iş tamam galiba" dedik.
Çünkü, geldiği görev önemliydi.
Ama olmadı.
Nabi Avcı Milli Eğitim bakanı olduğunda ise, "Bu iş asıl şimdi tamam" dedik.
Çünkü, işin bizzat başına geçmişti.
Yine olmadı.
Şunun şurasında 2015 seçimlerine 9 ay gibi bir süre kaldı.
Kısacası...
AK parti, 2011 seçimleri öncesinde Eskişehir için sıraladığı vaatlerin başında yer alan Üçüncü Üniversite meselesini bir türlü gerçekleştiremedi.
Seçimlere kadar kalan 9 aylık süre içinde de gerçekleştirmesi mümkün gözükmüyor.
Demek oluyor ki,2015 seçimlerinde de AK parti'nin Eskişehir için vaatleri arasında büyük ihtimalle Üçüncü Üniversite olacak.
Dört yıl önce de aynı vaadi verenler, bu defa 2011'den beri bu üçüncü Üniversite vaadini yerine getiremediklerini nasıl izah edecekler? İşte onu bilemiyoruz.
.....

Kent konseyi arka bahçe olursa...

Kent konseyleri yasa ile kurulmuş bir organizasyon
Kuruluş amacı ise ; "kent yaşamında, kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım, yönetişim ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmek"
Görevleri arasında ise: Kent vizyonunun ve hemşerilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini ön planda tutmak vardır.
Kısacası...
Kent Konseyinin en önemli görevlerinin başında, yanlış giden işleri tespit edip, yanlışın düzelmesi konusunda başta Büyükşehir belediyesi olmak üzere diğer belediye ve kamu kurumlarına uyarılarda bulunmak olmalı.
O yüzden Kent konseyleri Belediyelerin arka bahçeleri olmamalı.
Olmamalı ki, yanlış giden işlere "Yanlış" diyebilsin.
Ama nerde?
Belediye Başkanları özellikle yaptığı uygulamaları yanlış bile olsa "Bu yanlıştır" demeyecek, hatta yanlış karşısında ses çıkartmayıp, gerektiğinde yanlışa bile "Doğru" diyebilecek, kendisine en yakın insanları taşıyor Kent konseylerine.
Taşıyor ki, arka bahçe sağlama alınsın.