1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

AK Partili başkanlar Vali'nin açıklamalarına bir şey söyler mi acaba?

Vali Tuna Eskişehirspor ile ilgili sorulan bir soruyu yanıtlıyor.
Önce: Artık meselenin içinde olacaklarını söylüyor.
Ardından.
Şehrin takıma sahip çıkması gerektiğini söyleyip, insanların kendilerini geri çekmesinden yakınıyor.
Devamla da:
Büyükşehir Belediye başkanının takıma hiçbir katkı vermeyişini eleştiriyor.
Söylediklerinin doğru mu, yanlış mı olduğu ile ilgili bir yorumda bulunmayacağız.
Ancak...
Vali Tuna'nın Eskişehirspor mevzuunda özellikle eski yönetim için sarf ettiği öyle sözler var ki, bu sözlerin ortaya koyduğu bir tespiti yapmadan edemedik.
Kısaca hatırlatalım Vali Tuna'nın eski yönetim ile ilgili eleştiri dolu sözlerini.
Şöyle diyor:
"Özetle bir kötü yönetim söz konusu. Kasasında para olmasa bile borcu olmayan bir kulüp söz konusu bu çok kolay tespit edilebilir. 4-5 sene sonrasına geldiğimiz zaman yönetim değişikliği oluyor. Beyan edilen rakamın doğru olmadığı ortaya çıkıyor. 25-30 milyon olduğu söyleniyor ama öyle değil bunun 100'ün üzerinde olduğu ortaya çıkıyor. Bu insanların bir kere bunun cevabını vermesi gerek. Ne yaptığını izah etmesi lazım. Yönetememişler, kötü yönetim var. Har vurup harman savurmuşlar bu belli."
Kısaca...
Halil Ünal yönetimini suçluyor Vali Tuna.
Suçluyor suçlamasına da...
-Suçladığı Halil Ünal yönetiminde, halen AK Parti il başkanlığını yapan Dündar Ünlü vardı.
-Suçladığı o yönetimin saflarında, her ne kadar sonradan Mesut Hoşcan yönetimine girip,sonradan Mesut Hoşcan'a da bayrak açan ve halen AK Parti Tepebaşı ilçe başkanı olan Ertuğrul Dindar da vardı.
-Suçladığı o yönetim saflarında, katkı veren anlamında halen AK Parti Odunpazarı İlçe başkanı olan Volkan Doğan da vardı.
Kısacası...
Vali, Halil Ünal yönetimini suçlarken, bu suçlamalar ister istemez yukarıda isimlerini verdiğimiz AK Parti'nin aktörlerine de gitmiş oldu.
Dahası...
Geçtiğimiz hafta yapılan olağanüstü kongre öncesinde Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın Mesut Hoşcan'a "istifa et" demiş olması da hesap edildiğinde...
Vali Tuna'nın bu sözlerinin AK Parti içinde nasıl bir yankı bulacağı da en azından benim için büyük merak konusu oluşturdu.
Doğrusu...
Vali Tuna'nın, Eskişehirspor eski yönetimine yönelik yapmış olduğu bu sözlerin ardından, o yönetimin içinde bizzat ya da katkı verme anlamında bulunan AK Partili başkanların bu suçlamalara karşı bir şey söyleyip söylemeyecekleri de ayrı bir merak oluşturmadı değil hani...
.....

Kurultayı kazanan kadrolar mı
seçimi kazanacak kadrolar mı?
Cumhuriyet Halk Partisi 35. Olağan Kurultayını yaptı.
35 Kurultay dilek olay.
Bir de bunun olağanüstüleri hesap edildiğinde, CHP'nin niçin "Kurultaylar Partisi" olarak eleştirilme haklılığı az çok ortaya çıkıyor.
Sık sık Kurultay yapmanın parti içi demokrasinin güçlenmesi açısından belki yararı olabilir ancak, yapılan 35 Kurultaya rağmen, CHP nin parti içi demokrasi açısından bir adım dahi ileriye gidememiş olması ve 35 kurultayın da oy anlamında CHP'yi yukarıya taşıyamamış olması, kurultayların partiye çok da bir şey katmadığını gösteriyor.
Nitekim...
Önceki gün 35. Kurultayını yaptı CHP.
Kurultayın ismi: Değişim'di.
-Genel Başkan değişmedi.
-CHP'nin iktidar olacağına dair değişik bir ışık yoktu kurultayda.
-Bundan sonra CHP rüzgarının eseceğini gösteren bir emare bulunamadı kurultay salonunda.
-CHP'nin yeni bir silkiniş dönemi yaşayacağının ipuçları falan yoktu kurultayda.
-Kurultayı televizyon başında izleyenler "CHP gümbür gümbür geliyor" diye değişik bir düşünceye kapılmadı.
-Seçmen "Bu CHP'ye artık oy verilir" gibi değişik bir psikoloji içine de girmedi.
Sonuç olarak...
CHP'nin "Değişim" isimli kurultayında değişik hiç bir şey yoktu.
Fakat...
Kurultayın ismine uygun değişiklikler de yaşanmadı değil hani.
Örneğin:
-Merkez Yönetim Kurulu üyeleri değişti
-Parti Meclisi üyelerinin de bazıları değişti.
-Genel Başkana yakın olan isimlerde de değişiklik oldu.
Kısaca...
İsmi "Değişim" olan 35. Kurultayda isimlerin haricinde hiçbir değişim olmadı.
Halbuki:
Değişimin parti içi demokrasinin hayata geçirilmesiyle olabileceği...
Değişimin ilkeli bir duruşla olabileceği...
Değişimin davranışların söylemlere uygun olmasıyla olabileceği.
Ve değişimin "Ben değil biz" anlayışıyla olabileceği Kurultay salonuna hiç mi hiç yansımadı.
CHP hafta sonu "Kurultayı kazanan kadrolar"a kilitlendi.
"Seçim kazanacak kadrolar" meselesi yine es geçildi.
.....

O da beğenmedi...
CHP'nin hafta sonu yapılan 35. Olağan kurultayını canlı yayınladı Halk TV.
Yayın sırasında da kurultaya katılan önemli isimleri yayına aldı.
İşte canlı yayına alınan isimlerden biri de Odunpazarı Belediye başkanı Kazım Kurt idi.
Hem eski Milletvekili hem de belediye başkanı olarak tanıtımı yapılan Kazım kurt, kurultayla ilgili görüşleri sorulduğunda:
-"Daha heyecanlı bir kurultay olunabilirdi" dedi.
İnsanların bu kurultaydan önemli beklentileri olduğunu söyledi.

Kısacası...
Kazım Kurt "Ben daha heyecanlı, söylemlerin daha etkili ve güzel olduğu bir kurultay bekliyordum. Gördüklerim karşısında bu beklentimin çok da karşılandığını söyleyemem" diye açık açık görüş belirtmedi ama, hem yüz ifadesinden, hem söylediklerinden 35 nci kurultayı onun da beğenmediği açıkça anlaşılıyordu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi