1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

AK Partililerin bu sefer mazeretleri de olmayacak...

Yüksek Seçim Kurulu, bazı seçim bölgelerinde seçimlerin yenilenmesine karar verdi.
Yenilenecek seçimler için tarih olarak da 1 Haziran tarihini belirledi.
Yani...
Tekrarlanacak seçimlere 10 günlük bir süre kaldı.
Yüksek Seçim Kurulunun seçim yenilemesine karar verdiği bölgelerden biri de Eskişehir'in Mahmudiye ilçesi.
Bu ilçede yapılan seçimi CHP adayı kazanmıştı.
Ancak...
AK parti adayının müracaatı üzerine Yüksek Seçim Kurulu bu ilçede seçimin yenilenmesi kararı aldı.
Buna göre, Mahmudiye'de 1 Haziran günü seçim yapılacak.
Mahmudiye'de yapılacak olan seçime şunun şurasında 10 gün kaldı ama, seçimleri iptal ettiren AK parti'de, Mahmudiye seçimlerine yönelik ilk kez önceki gün milletvekili ve yöneticiler ilçede muhtarlarla toplantıyı ancak yapabildi.
Normalde, AK parti Milletvekilleri ve Yönetimlerin mahmudiye ilçesinde kamp kurması ve yoğun bir seçim çalışması yürütmesi gerekirken, kimse ortada yok.
Eğer 1 Haziran'da yapılacak olan Mahmudiye seçimini AK parti ikinci kez kaybederse, parti yöneticilerinin ve Milletvekillerinin söyleyeceği mazeret de olmayacak.
En azından...
Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı seçimlerinin kaybedilmesi sonrasında yaptıkları gibi, Mahmudiye'de "sorumluluk adayların" diyerek işin içinden sıyrılamayacaklar.
O nedenle...
Her ne kadar 10 gün de kalsa AK parti Milletvekilleri ve yöneticilerinin, seçimin yapılacağı Mahmudiye'ye biran önce gidip yerleşmesinde ve seçim gününe kadar çalışmasında yarar var.
Aksi takdirde, Mahmudiye'de kaybedilecek bir seçim kendilerini bağlayacak...
......

Kazanın hemen
sonrası ne olmalıydı?
Bir kömür madeninde bir kaza meydana geliyor ve 300'ü aşkın işçinin o madenden ölü bedenleri çıkartılıyorsa, böylesine feci bir kazanın ardından ne yapılması gerekirdi?
Bu soru uzman sorusu falan değil...
Soru sadece, Dünyanın neresinde olursa olsun böyle bir kaza sonrasında yapılacak olan ilk işin ne olması gerektiği sorusudur.
Bize göre...
Böyle bir kaza sonrasında acilen yapılması gereken iki unsur vardır.
Birincisi: Türkiye'deki tüm madenlerin çalışmaları durdurulmalı ve her birisinde acilen sıkı bir inceleme başlatılarak, çalışılan madenilerin güvenli olup olmadığı araştırılmalıydı. En ufak bir güvenlik zafiyeti giderilmeden de o madenlerin hiçbiri yeniden çalışmamalıydı.
İkinci olarak da; Kazanın hemen sonrasında kaza mağdurlarının gelecek endişesi taşımadan tüm yaşamlarının garanti altına alınması açıklaması yapılmalıydı.
Bize göre, soruşturmalar, kaza yeri incelemeleri, şahitlerin dinlenmesi falan daha sonraya bile bırakılmalıydı.
Bunların hiçbiri olmadı.
Umarız,benzeri kazalar da olmaz.
.......
Mercan Ankara'da mı kaldı?
Soma'da, 300'ü aşkın işçinin kömür madeninde yaşamını yitirmesi, bu feci olayın bir önde Dünya'nın gündemine oturmasına neden oldu.
Facianın olduğu ilk günden bu yana Enerji Bakanı Taner Yıldız Soma'da, kazanın meydana geldiği Madende, Bakanlık üst düzey bürokratlarıyla birlikte adeta kamp kurdu.
Sık sık açıklamalar yaptı.
Bakan Taner Yıldız bu süreç boyunca bazen takdir kazandı, bazen de ağır eleştirilere maruz kaldı.
Bilindiği üzere, Enerji Bakanı Taner yıldız'ın yardımcılığını eski Eskişehir Milletvekillerinden Murat Mercan yapıyor.
Soma'da meydana gelen kaza sonrasında, Soma'ya giden bakan ve beraberindeki heyet arasında pek görülmedi Murat Mercan.
İsmi, Bakan yardımcısı olarak Soma'da bulunan Bakanlık görevlileri arasında geçmedi.
Muhtemelen kazanın gerçekleştiği Soma'ya da gitmedi.
Büyük ihtimalle, Enerji Bakanı Taner yıldız'ın Soma'da olduğu süreç boyunca Bakanlık işlerini takip için Ankara'da bırakıldı.
.........

Sözlerinden önce kendi partilileri ders çıkartmalı...

Demokrat Parti İl Başkanı Emre Demir Soma ile ilgili görüşlerini açıklamış...
Görüşlerini açıklarken de "Bu işin sorumlusu iktidarda olan AK parti ile Ana muhalefette olan CHP'dir" demiş.
İki partinin sürekli olarak didişmesinden dolayı ülkenin her geçen gün daha da kötüye gittiğini, bunun sorumlusunun da sorumsuz olan iktidar ve muhalefet olduğunu sözlerine eklemiş.
Emre Demir'in sözleri mantık çerçevesinde kabul edilebilir sözler.
Ancak...
Bu sözlerden asıl ders çıkartması gerekenler öncelikle Emre Demir'in il başkanlığını yaptığı Demokrat Partililer olsa gerek.
Niye mi?
Söyleyelim o zaman!
Şunun şurasında yerel seçimlerin üzerinden 2 aylık bir süre geçti.
Olay taze olduğu için hatırlayanların sayısı da bir hayli azla olacaktır.
Seçim öncesi Demokrat Partililerin bir bölümü CHP'li adaylar için ter döktü.
Hatta bazıları CHP listelerinden meclis üyesi oldu.
Demokrat Partililiren bir bölümü de AK Parti adayları için uğraş verdi.
Bunlar içinden de AK parti listelerinde yer alan isimler oldu.
Sonuç itibarıyla.
Demokrat partililer seçimde bir tek kendi partilerine ve adaylarına çalışmadı.
O yüzden...
Emre Demir'in sözlerinden en çok kendi partilileri ders çıkartmalı.
Mademki bu işin buraya gelmesinde iktidardaki AK parti ve muhalefetteki CHP'nin suçu var...
Bu suçun içinde, her iki tarafta da yer alıp çalışan, hatta listelerde yer alan Demokrat partililer de var...
........

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Kriz yüzünden işten çıkarılan bir akademisyen ile bir gazeteci yurt dışına çıkmışlar. Bir süre yiyip-içip eğlenmişler.
Doğal olarak paraları çabucak tükenmiş. İş aramışlar ve bir çitlikte hayvan pisliklerini ahırdan kürekle kazıyıp çöp römorkuna atma işi bulmuşlar. Bir süre çalışmışlar, başarılı olmuşlar, çiftlik kahyası da onları sevmiş ve hallerine acıyarak
"Size daha kolay bir iş vereceğim" diyerek onları yumurta paketleme işinde görevlendirmiş .
"Bunların irilerini ve iyilerini bu taraftaki kutulara, küçük ve kötülerini bu taraftaki kutuya koyacaksınız" demiş.
Fakat bizimkiler çok yavaş çıkmışlar, "Bu iyidir, değildir, küçüktür, büyüktür" tartışmaları ile işleri aksatmışlar.
Onları gözleyen kahya yanlarına gelmiş, "Siz Türkiye'de ne iş yapıyordunuz? " diye sormuş. Bizimkiler "Gazeteci" ve "Akademisyen" diye cevaplamışlar.
Kahya, "Belli belli, sizin Türk aydını olduğunuz belli" demiş. "Çok iyi bok atıyorsunuz ama iyi ve kötüyü ayırt etmeyi bir türlü beceremiyorsunuz! .."

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi