Ak parti'de ilginç bir muhalefet sistemi var.
Hiç ortada görünmeyen fakat hep var olduğu söylenen bir muhalefet bu!
Sürekli perde arkasından konuşan, isim olarak asla öne çıkamayan ama buna rağmen bol bol senaryo üreten bir muhalefet.
Sürekli Ak Parti'nin kaybettiği yerel seçimlere kılıf bulan,
Ak Parti'yi her seçimde başarısız ilan eden,
Mevcut yönetimler olmasa, Ak Parti'nin Eskişehir'de uçacağını iddia eden bir muhalefet.
***

Ak Parti ilk seçimleri kaybettikten sonra ortaya çıkan bir muhalif grup bu!
Dediğimiz gibi, kimler oluşturuyor, içinde hangi isimler var kimse bilmiyor.
Çıkıpta tek bir kişi de;
"Bizim parti tek başına iktidar ama Eskişehir'de bu iktidarın gücü yok.
Bu güçsüzlüğün nedeni de şu şu isimlerdir.
Ak Parti'yi güçsüzleştiren, seçim kaybettiren bu isimlerdir.
Onlar yüzünden Ak Parti daha da seçim kazanamaz!" demiyor.
Ama bu yönde pek çok kişinin söylemlerde bulunduğu hep iddia ediliyor.
Çok yaman çelişki!
***

Bu ne menem muhalefetmiş ki, nedense birde hep seçimler sonrası ortaya çıkıyor.
Onun dışında hiç yok!
Ya da, genel merkez ne zaman teşkilatlara yönelik bir çalışma yapsa, var olduğu iddia edilen bu kişiler yine çıkar ortaya.
"Bu teşkilatlarla olmaz!" derler...
Sonra bilindik iddialar devam eder...
"Şu grup olmasa, bu vakıf karışmasa, bu isimler görev almasa" gibi dedikodular...
***

Şu anda parti kongrelerini yapıyor.
Aralık'ta bu iş bitecek.
İl kongresi de yine yılsonu itibariyle yapılmış olacak.
Delegeler sandık başına gidecek.
Partiyi yönetecek kişilere yetki verecek.
Bizim anlamadığımız nokta ise muhalefet taraf neden kongre sürecinde ortada olmaz!
Beğenilmeyen, seçim kaybettirdiği iddia edilen teşkilatlar ile bir yarış havası oluşturmazlar.
Bakın CHP'ye...
Parti içi muhalefet delege seçimlerinde, kongre süreçlerinde neler yapıyor.
Ama Ak Parti'de böylesine bir yarışı asla göremiyoruz.
Muhalefeti hiç mi hiç kongre süreçlerinde mahallelerde, partide, üyelerin arasında pek göremiyoruz.
Varsa yoksa dedikodu muhalefeti...
Böyle bir muhalefet yapısı ile sizce bir parti ne kazanır ki?
Ortada olmayan, görünmeyen, kimlerden oluştuğu bilinmeyen bir Ak Parti muhalefeti.
Sonra da seçimler gelince tüm teşkilatlar tukaka...
Böyle bir siyaset, böyle bir muhalif tarz olabilir mi?
Olmuyor zaten!
Kimse de böyle bir zihniyete ne itibar ediyor, ne bu tür ağızlara değer veriyor...
Söyleyelim istedik...


DERSE GİRMEDEN MAAŞ ALMAK?

Dün Ak Parti'ye yakın olduğu bilenen sendikanın gündeme geliş şeklini eleştirdik.
Son Haber'den Ayhan Aydıner'in ortaya attığı iddiaların skandal boyutunda olduğunu belirttik.
Sonra da bu işten Ak Parti'nin bile rahatsız olduğunu dile getirdik.

***

Ayhan haberine dün de devam etmiş.
Profesyonel sendikacı olmamasına rağmen, bir ismin derslere girmediğini iddia etmiş.
Ancak buna rağmen sendika başkanının maaş almaya devam ettiğini ortaya atmış.
Milli Eğitim Müdürü'nün ise bu işi araştıracakları açıklamasına haberinde yer vermiş.
***

O yüzden yapılacak olan soruşturmanın neticesinin merakla bekliyoruz.
Çünkü Eskişehir'de sendikacılık bu iddialar ile anılmamalı!
Bir şehir adına üzücü iddialar bunlar.
Bu nedenle bekliyoruz soruşturmanın neticesini.
Belki de iddialara maruz kalan sendika ya da sendikacıdan da bir açıklama.
Bakalım gelecek mi?