Gençler maçından sonraki yorumumuzu kötü futbol üzerine yazmamıştık.
Futbolcuların yaşadığı isteksizliği anlatmaya çalıştık.
Kötü oynama hakkının her zaman olduğunu, yenilgilerin yaşanabileceğini ve tüm bunların mazur görüleceğini anlattık.
Ancak;
Kabul edilmeyecek tek şeyin yaşanan isteksizlik olduğunu söyledik.
***
Gençler maçındaki tablo buydu sahiden.
Rakibin arkasına saklanıp, top oynamaktan kaçan oyuncular topluluğu vardı.
Bunun düzeltilmesi gerektiğini, yönetime bile bu konuda büyük görev düştüğünü söyledik.
***
Dünkü maçta ise her şey kabul edilebilir ölçülerdeydi.
Kötü oynadı takım ilk yarıda.
Performanslar düştü.
Mevsim geçişlerinden tutunda, pek çok nedene bağlarsınız bunu.
Oyun da kötüydü.
Belki rakibin Es-Es üzerine planları tutuyordu.
Yine haklı bir gerekçe olabilir.
***
Olası mağlubiyetlere kılıf uydurma niyetinde değiliz.
Anlatmak istediğimiz şu aslında;
İsteksizliğin gidip, kazanma şevkinin geri gelmesinin yarattığı sonucu anlatmak derdindeyiz.
Defansa kadar gelip top çıkaran, topu tutan, sorumluluk üstlenen bir futbolcu kadrosu gördük önceki akşam.
Galibiyet, evet önemli ama inanın en çok kazanma isteğine sevindik.
***
İşin teknik, taktik ve bundan sonraki kısmına gelecek olursak;
Öncelikle şunu söyleyelim.
Geçmişte yaşanan sakatlıklar falan büyük dertti.
Yerleri dolmayacak oyuncular vardı.
Ancak işin artık böyle olmadığı anlaşıldı.
Herkesin yeri bir şekilde doluyor ya da idare oluyor.
Bu da forma bekleyenler kadar, formaya sahip olanlar içinde önemli bir mesaj olmalı.
Oyun içi derseniz...
Hürriyet'in skor üretmesi çok anlamlı.
Sonuçta formasını almak için bekleyen gencin ofansif özelliği de var!
Hürriyet bunu aklına getirmiş olmalı!
Şilili şiir gibi!
Maç boyunca çok ortalara çıkmıyor.
Çıktığı zamanda direk sonuca etki ediyor.
Her zaman olmalı.
Erkan toparlamaya başladığının sinyallerini veriyor.
Erman güçlü duruşu ile mutlaka olması gerekenler arasında olduğunu ispatlıyor.
NDiaye için söylenecek çok şey yok.
Zaten Hoca'nın gözdesi!
Bienvenü...
Sorun galiba burada.
Bu kadar koşmak, bu kadar çabalamak ve bir şeylere katkı verme çabası takdire değer.
Ancak illa bir şeyler eksik kalıyor işte.
Galiba o da yetenek kısmı.
Ne yalan söyleyelim, Nuhiu'nun kulaklarını çok çınlattığımız oluyor.
***
Bundan sonrası daha da önem kazanmış duruyor.
Zorlu maçlar evet var, ancak diğer rakiplere göre daha şanslı bir kura var önümüzde.
4 maç 9 puan periyodu sürerse, ilk yarı sonunda en çok konuşulan takım oluruz.
Bunu yapacak güç, yetenek ve kapasite var.
Sadece futbolcuların istemesi sonuca ulaşmaya yeter...
