1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

AKP'lilere diyeceğimiz o ki: "Ne olur artık söz ve tarih vermeyin" arkadaş!

-"Eskişehir'de Demiryolunu yer altına alıyoruz... Tünel yerin 2,5 km altından gidecek. Böylece şehir merkezindeki tüm geçitler alttan geçilmiş olacak ve trafik rahatlayacak" dediniz...
Fakat...
Proje daha başlamadan, yer altındaki tünel mesafesi neredeyse yarı yarıya budandı ve türel İbiz Otel'i geçer geçmez yer üstüne çıktı.
-"Demiryolunu yer altına alıyoruz... Birilerinin hayal ettiği projeyi gerçekleştiriyoruz. Bir yılda da bitireceğiz" dediniz...
Fakat...
Eskişehirli, Demiryolunun yer altına alınmasını tam 7 çile dolu koca yıl bekledi.
-"Demiryolu yer altına girdiğinde, üzerini Eskişehir'in en büyük Bulvarı yapacağız. Adını da Recep Tayyip Erdğan Bulvarı koyacağız" dediniz...
Fakat...
Aradan ki yıl geçti, Eskişehir'in en büyük Bulvarı olacak" dediğiniz yer, Eskişehir'in en büyük otoparkı oldu.
-"Havaalanı pistini genişletip, uzatıyoruz. Böylelikle Eskişehir'e dev uçaklar bile inebilecek" dediniz bir zamanlar...
Fakat...
Pist çalışmaları bitti, uçak seferlerini kaldırdınız. Şimdi Eskişehir'in kullanılmayan bir Uluslar arası uçak pisti var.
-"Anadolu Üniversitesi önünden çevre yolu bağlantısını birkaç ay içinde yaparız" dediniz.
Fakat...
Yıllardır, hala ve sabırla bekliyor Eskişehirli buranın bağlantısını.
-"Eskişehir'e yakışır bir Gar binası yapacağız" dediniz.
Fakat...
Yapılan sadece peronlardan ibaret kaldı...
Çevreyolu sözü verdiniz, aslı çıkmadı.
3 Üniversite sözünüz, adeta unutuldu.
"Bitecek" dediğiniz Emniyet müdürlüğü binası ve Hastane inşaatı hala bitmedi.
En son...
-"19 Mayıs'ta bitecek ve açılışı yapılacak" dediğiniz stadyum sözü vardı...
Fakat...
O da, gelecek sezonun ikinci yarısına kaldı.
Sonuç olarak...
İktidar partisinin Eskişehir'deki aktörlerine diyeceğimiz o ki: Bundan böyle, özellikle de yatırımlar konusunda ne olur söz ve tarih vermeyin...
Bak sonra mahcup oluyorsunuz...
Sonra da kalkıp, cevabı belli olan soruyu, yani "Biz niçin bu şehirde insanların güvenini kazanamıyoruz ki?" sorusunu kendi kendinize sorup, cevap arıyorsunuz...

......


Hastanenin alacağı ücret
niçin başta söylenmez?
Yemen'den Üniversite eğitimi için Eskişehir'e gelen bir genç.
Dört aydır Eskişehir'de.
Bir gece aniden rahatsızlanıyor.
Kendisine Eskişehir'de yardımcı olan ve özel sigorta da yaptıran, zaten Eskişehir'de de tek tanıdığı olan kişiyi arıyor "ne yapayım?" diye.
O da, oturduğu eve en yakın hastane olan Şehitlik yakınlarındaki bir hastaneyi tarif edip, "Hemen git oraya. Ciddi bir şey olabilir" diyor.
Bunun üzerine gidiyor Yemenli genç hastaneye.
Bakıyorlar, ediyorlar "Hiçbir şeyin yok" diyerek, ilaç dahi yazmadan gönderiyorlar Yemenli genci.
Bu arada.
275 Bin lirasını da alıyorlar.
Bizi, Yemenli gence yardımcı olan kişi aradı.
-"Böyle şey olur mu? Baştan bu işlemler için para tutarı söylenmesi gerekmiyor muydu? Şimdi ben arada kaldım ve mahcup da oldum. Üstelik, hiçbir şeyi yok diye göndermişler" dedi.
Olay böyle...
Umarız, bunun neden böyle olduğu ile ilgili Sağlık müdürlüğünden ve ilgli hastaneden doyurucu bir cevap alabiliriz...
......

Seçim tarihinde okullar tatile girmemiş olacak. Bunun farkında mısınız?
Milletvekili genel seçimleri 7 Haziran günü yapılacak.
Yani...
Üniversitelerin tatile girmediği bir tarih 7 Haziran.
Söylemeye gerek yok ama, Eskişehir bilindiği üzere öğrenci kenti.
Yaklaşık 50 bin örgün öğrencinin bulunduğu bir şehir.
Bu öğrencilerin büyük bir bölümünün de oylarını bu şehirde kullandığı bir şehir.
Dolayısıyla...
7 Haziran seçimlerinin sonuçlarıyla ilgili Eskişehir için bir tahmin yapacak olanlar, oylarını Eskişehir'de kullanacak olan öğrencilerin sayısını da hesap etmeli.
Öğrenci oylarının yoğunlukla hangi partiye veya partilere gideceğini bilemiyoruz ama...
Her parti, öğrenci oylarını da hesaba katmalı...
Zira...
Nereden baksanız, öğrencilerin oyu, Eskişehir'in toplam oyunun neredeyse yüzde 8-10'unu oluşturuyor...
.......

Tepebaşı'nın başarısında insanların minnet, hayır
ve duaları var...
Tepebaşı Belediyesinin yıllardır uygulamaya koyduğu bir proje var.
"Evde bakım ve sağlık hizmeti"
Hekimler, Sosyologlar, Psikologlar, sağlık ve sosyal işler personellerinin oluşturduğu ekipler, değim yerindeyse yıllardır Tepebaşı Bölgesinde kapı kapı geziyor.
65 yaş üzerinde olanların yanı sıra, engelli ve yatalak durumunda bulunan, tedaviye ihtiyaç duyan, sosyal güvencesi olmayan, sağlık hizmetlerine ulaşamayan ve en önemlisi de, kendi bakımını sağlayamayanların evine resmen SAĞLIK götürüyor bu ekip.
Proje öylesine oturmuş ki, proje kapsamında görev yapanlar bu işi öylesine benimsemiş ki, hangi evde yardıma muhtaç kim var?, hastalığı ne?, nasıl bir tedavi uygulandı, önlenebilir hastalıklarına karşı ne yapıldı,yaşam kaliteleri nereden nereye geldi? Hepsini isim isim, kapı numaralarıyla biliyorlar.
Çaldıkları kapılarda kendilerini öylesine sevdirmişler ki, çocuklarından haber alamamayı bile umursamayan insanlar, Tepebaşı Belediyesinin bu ekibinin gelip, kendilerini yoklamasını dört gözle bekler olmuş.
Daha önceki gün konuştuk Tepebaşı belediye Başkanı Ahmet Ataç ile.
Sağlık Bakanlığından bir ekip gelmiş projeyi incelemek üzere.
İncelemişler de...
Güzel de bir rapor hazırlamışlar giderken.
Söyledikleri tek şey; "bizim ülke genelinde yapmak istediğimizi, meğer siz burada yıllardır uyguluyormuşsunuz" olmuş.
Ataç "Toplumun her kesimiyle ilgili sayısız projemiz var. Hepsi birbirinden güzel ve insana dokunan projeler. Ama Belediye olarak en keyif aldığımız proje Evde bakım ve sağlık hizmetleri projesi. O insanların hayır duaları bize daha da büyük başarıları getirdiğine inanıyorum" diyor.
Ne güzel değil mi?
......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Adamın birini kırmızı ışıkta geçtiği için polis durdurmuş, adamdan ehliyet ruhsat istemiş. Adam da "yanımda yok, arkadasın evinde içiyorduk, sanırım fazla kaçırdım, biraz sarhoşum orada unutmuş olmam lazım" demiş..
Polis dumur olmuş tabii..
Kırmızı ışık, alkol, ehliyet ruhsat yok...
Gitmiş komiserine durumu anlatmış...
Komiser gelmiş adama ehliyet ruhsat sormuş, adam
çıkartıp uzatmış hemen.
Komiser şaşırmış tabiii...
Alkometreyi çıkarıp üfletmiş, adamda zerre alkol yok...
Şaşırmış tabi..
"yahu memur bana sizin alkollü olduğunuzu ve ehliyetinizin yanınızda olmadığını söyledi" demiş.
Bizim uyanık dönmüş komisere..
"siz ona aldırmayın, pek iyi değil galiba.. Birazdan size kırmızı ışıkta geçtiğimi filan da söyleyebilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi