
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Allah korkusunun önüne geçen korku!
İnternet üzerinde Of’lu hoca ile ilgili skeçler yayınlanıyor.
Of’lu hoca, çoğunuzun bildiği üzere sıra dışı bir Cami hocası.
Bir gün camide tam namaza geçileceği sırada cemaatte bulunanların bazılarının telefonları çalıyor.
Of’lu hoca sinirleniyor bu duruma.
-“Allah’ın evine geliyorsunuz. Şu telefonu yarım saatliğine kapatsanız ölür müsünüz ve mübarekler?” diye kızıyor.
Ertesi gün, yaptı uyarıya rağmen yine tam namaza geçileceği sırada cemaat içinden telefon zili sesleri yükseliyor.
Aynı fırçayı bir daha atıyor Of’lu hoca.
üçüncü gün de aynı durum olunca acayip sinirlenip;
-“Bir daha hanginizin telefonu çalarsa, o telefonu onun bir tarafına sokacağım” diye bağırıyor küplere binmiş halde.
Dördüncü gün bakıyor ki cemaatte tık yok.
Tek bir telefon sesi dahi çıkmıyor.
Belli ki herkes telefonunu kapatmış.
Bunun üzerine şunu söylüyor Of’lu hoca:
-“Ulan siz nasıl insanlarsınız ki? Kıç korkunuz Allah korkunuzun önüne geçivermiş!”
Bu özelliklere sahip bir hoca’nın var olduğu söylense de neticede aktardığımız bir skeçten ibaret.
Fakat…
Bu günü olduğu gibi yansıtan, son derece doğru da bir skeç aslında.
Baksanıza…
Başbakan Cumhurbaşkanına, Bakanlar Başbakan’a, Milletvekilleri Bakan’a, İl ilçe başkanları Milletvekillerine, yöneticiler başkanlara, üyeler yöneticilere, yaptığı yanlış olsa dahi tek laf bile edemiyor.
Hiç biri kalkıp da:
-“Sen yanlış yapıyorsun! Sen yalan söylüyorsun!” deme cesaretini gösteremiyor.
Belediye başkanları milletvekillerine, parti yöneticileri belediye başkanlarına, yaptığı yanlış da olsa karşı çıkamıyor.
Memur müdürüne, vatandaş memura, müdür siyasetçilere eleştiri bile getiremiyor.
Herkeste bir kıç korkusu oluşmuş ki sormayın gitsin.
Doğruya “Doğru”, yanlışa “yanlış” diyemiyor korkudan.
Of’lu hocanın söylediği gibi, Allah korkusu akla bile gelmez olmuş…
.....
Yasak savunulur mu arkadaş?
Evlilik programları yasaklandı…
-“çok iyi oldu” diyenler var…
Hatta bu “çok iyi oldu” yorumunu, yasaklara karşı olduğunu söyleyip gezen birçok kişiden duyuyor olmamız daha da ilginç.
üstelik bu yorumu, başka bir yasağa karşı çıkarken yapıyor olmaları da bir hayli enteresan…
Bunun yanı sıra…
-“Yasak yasaktır arkadaş. Ben yasağın her türlüsüne karşıyım” diyenler de var bizim gibi…
Şöyle düşünüyoruz:
Bugüne kadar hiçbir yasak amacına ulaşmamıştır.
Dahası…
Her yasak, bir başka yasağı da beraberinde getirmiştir.
Dahası…
Bu yasağı onaylamak, arkasından gelebilecek diğer yasaklara karşı çıkmayı da imkansız hale getirecek bir durum yaratacaktır.
Belki hatırlayanlar vardır.
Avrupa'nın son diktatörü' olarak tanınan Belarus lideri Alexandre Lukaşenko, yasaklar karşısında halkın en son uygulamaya başladığı sessiz protestoların önüne geçmek için insanların toplanıp "hiçbir şey yapmamasını" yasaklayan adam olarak tarihe geçmiştir.
.....
Eskişehir turizminde yaşanan sıkıntılar
Türk Kültür Sanat sen Eskişehir İl Temsilcisi Şaban Billor göndermiş Eskişehir turizmi ile ilgili sıkıntıları.
Eskişehir’e yoğun bir turizm talebi olduğunu fakat kokartlı rehber sayısının yetersiz olduğunu söylüyor. çoğu rehber bir günlük turlara gelmek istemiyormuş. Bu yüzden fiyatını iki katına çıkartmış. Yani Eskişehir’i bilen kokartlı rehber karaborsaya düşmüş.
İkinci olarak, Porsuk’ta çalışan 5 tekneden sadece bir tanesi çalışıyormuş. Diğerleri bakımdaymış. Sırf bu yüzden turlarını iptal edenler varmış.
Son olarak da, Balmumu müzesine yoğun bir ilginin olduğunu, fakat çoğu ziyaretçinin kalabalık nedeniyle müzeyi görmeden gitmek durumunda kaldığını söylüyor. En azından, ziyaretin çok olduğu aylarda müze çalışma saatlerinin yeniden ayarlanması gerektiğini belirtiyor.
Umarız bu sıkıntılara bir çare bulunur…
.....
Eskişehir işte!
Cumartesi günü şehir merkezinde kalabalıktan adım dahi atılmıyordu.
Hava karardığında, Porsuk Adalar sahilinde bulunan çim alanda oturacak yer dahi yoktu.
Yaşlısı genci, çocuğu köpeği gece geç saatlere kadar sahil boyundaydı.
Bir yanda müzik yapanlar, diğer tarafta yapılan müziğe eşlik edenler.
Cep telefonlarının ışıkları ile tam bir festival gününü andırıyordu manzara.
“Bugün Eskişehir için özel bir gün mü?” diye sordu gördüğü manzara karşısında hayranlığını gizleyemeyen bir misafirimiz.
-“Evet” dedik. “Bugün Eskişehirliler için özel bir gün. Sonbahar soğuklarına kadar sürecek özel günlerden biri” dedik.
Başta anlayamadı.
-“Eskişehir her gün böyle. Her gün çok özel” dediğimizde ise kavradı meseleyi…
Eskişehir böyle bir şehir işte!
Başka şehirlerin festival adında düzenlediği etkinlikleri bu şehir her gün gece-gündüz demeden yaşıyor.
Başka şehirlerin düzenlediği festivaller bu şehirde her gün kendiliğinden ortaya çıkıyor.
Bu şehirde yaşayanlar bu şehrin keyfini sonuna kadar yaşıyor.
Galiba bu şehrin en büyük kazanımı da galiba bu özelliği olsa gerek…
.....
Biraz da gülmek lazım
Temel, bir evlilik programına katılır ve beğendiği bir hanıma talip olur.
Hanım sorularını sormaya başlar:
-Eviniz var mı?
-üç evim,bir yazlığım var.
-Arabanız var mı?
-İki arabam var.
-İşiniz nedir?
-Ticaret ile uğraşıyorum.
-Aylık geliriniz ne kadar?
-10.000 TL
Kendinizden biraz bahseder misiniz ?
-İçkim, sigaram, gece hayatım yoktur.Evine bağlı romantik bir erkeğim. Şiir okumayı, seyahat etmeyi severim. Eşime bütün işlerinde yardımcı olurum. ömrümün sonuna kadar hayatımı eşimin yanında geçirmek isterim...
Temel konuştukça talip olduğu hanım nihayet hayalindeki erkeği bulduğuna inanmaktadır. Hanım son sorusunu sorar:
-Merak ediyorum acaba sizin hiç kusurunuz yok mu?
Temel cevap verir:
Evet küçük bir kusurum var. çok yalan söylerim.