ALLAH'IN TEK DİNİ İSLÂM

Allah, Dünya Eğitim okuluna Adem neslinin ilk grubunu yarattığı zaman, bu insanların tek Allah, tek insan nesli ve tek dinî görüş inancında olduklarına ve zamanla farklı görüşler temelinde gruplaştıklarına Kur'an'da Yunus-19, Enbiya-92 ve Bakara-213 ncü ayetlerde değinmiştir (Yunus-19. Şunu iyice bilin ki, insanlar ilk yaratıldıkları zaman, tek bir ümmet idiler ve hepsi de öncelikle bu konularda tek bir dine bağlıydı ve tek bir Allah'a ibadet ediyorlardı. Sonradan anlaşmazlığa düştüler, inanan ve inkâr edenler olarak ayrıldılar. Eğer, cezanın ertelenmesiyle ilgili Rabbinin vermiş olduğu bir sözü olmasaydı, şirk koşup küfre sapanları hemen cezalandırır ve işleri bitirilirdi). Din denilen, insanların Dünya Okulundaki eğitim yaşamları sırasında uymaları gereken ve onlar için bir nevi "Yaşam kılavuzu kuralları" demek olan doğruya yönlendirici kurallar bütünü demektir. Bu kurallara uyulması da, insan vücudunu Dünya Okulu Üniforması olarak kullanmakta olan Öğrenci Ruh'un başarılı olmasını ve okuldan mezun olmasını sağlayacaktır. Bu başarılı oluş demek de "Sevgi, Barış, huzur ve Allah'a koşulsuz teslim olmak" demektir. İşte bu aşamaya varış hali "İslâm" kelimesi ile tanımlanmış ve böylece, din denilen kurallar bütününe de "İslâm Dini" denmiştir. Bu dinî kuralların kesin olan hükümleri başta olmak üzere, sosyo-ekonomik yapılarına yönelik zaman ve zemine göre değişken özellikli hukuksal kuralların ayrıntıları olan müteşabih mesajlar, vahiy yolu ile ve toplumların anlayış kapasiteleri ve gelişmişliklerine göre peygamberler aracılığı ile önceleri sahifeler şeklinde, daha sonra da kitaplar şeklinde indirilmiştir (Taha-133. Yine şirk koşup, bildirilenleri inkâr ederek küfre sapanlar; "Muhammed, bizi ikna etmek üzere Rabbinden görünür bir delil getirseydi ya?" diyerek bahaneler arıyorlar. Peki, daha önceki kitaplar olan Tevrat ve İncil ile sahifelerde bildirmiş olduğumuz gerçekleri açıkça destekleyen ve tamamlayıcıları olan Kur'an'ı görmüyorlar mı?). Görüldüğü gibi Kur'an, önceki sahife ve kitapları destekleyen ve tamamlayan bir kitap olarak tanımlanmaktadır. Bu açıklama, bütün vahiy kökenli bilgilerin tek bir ilahî kaynaktan indirilmiş olduğunu vurgulamaktadır. Dolayısıyla da insan nesli yaratıldığından beri tebliğ edilen dinî kurallar da farklı dinler değil de tek bir din olmakta ve bu dine ait olmak üzere bildirilmesi gereken kesin hükümler Kur'an ile tamamlanmış olmaktadır. Böylece de dinin de tamamlanmış olduğu ve isminin de İSLÂM olduğu belirtilmiştir (Maide-3... Bu nedenle de onlardan çekinmeyin, Ben'den çekinin. Çünkü Ben bugün dininize son şeklini verdim, böylece din ile ilgili nimetimi artık sonlandırdım ve sizin için din olarak İslam'ı tamamlayıp onayladım.). Aynı tamamlanmanın Kur'an ismi altında da gerçekleştirilmiş olduğuna Tevbe-32-33 ncü ayetlerde değinilmiştir (Tevbe-32. Onlar, Allah'ın ışığını /Nur'unu /Kur'an'ı laflar üretip, bu laf kalabalıklığı ile söndürmek /etkisiz kılmak istiyorlar. Allah'ın ışığı Kur'an'ı etkisizleştirmeye /söndür¬meye çabalasalar da, Allah ışığını /Nur'unu /Kur'an'ı tamamlamıştır. Küfre sapmış olanlar hoşlanmasalar da! 33. Allah, elçisini hidayetle /kesin hükümlere uygun olumlu amelleri gerçekleştirip örnek olsun ve hak olan (İslâm) diniyle gönderdi ki, onların kendi uydurdukları ve din diye söylediklerine üstün kılsın).
Bu duruma göre, gerek Hz. Musa, gerek Hz. İsa ve gerekse Hz. Muhammed tek din olan İslâm dininin kurallarını tebliğ etmişlerdir. Fakat biz insanlar kendimiz her bir peygamberi sadece kendi toplumumuza gönderilmiş gibi kabul etmiş ve Yahudilik, Hıristiyanlık ve Müslümanlık ismi altında farklı dinlermiş gibi ayrıştırmış, diğer peygamber ve vahiy kitaplarına iman edenleri de ötekileştirmişiz. Hatta oluşturulmuş her bir dinî görüşte olanları, düşman gruplar görmüş ve din kisvesi altında karşılıklı katliam ve savaşlar yapmışız. Halbuki sahifeler de dahil, vahiy kaynaklı hiçbir belgeye herhangi bir olumsuzluğun karışmadığına dikkat de çekilmiştir (Beyyine-2. Hâlbuki elçilerimize gelen sahifeler, hiç bir olumsuzluk karışmamış tertemiz sahifelerdir. 3. Ve onlarda, doğruları belirleyenler /doğruya yönlendirici deliller, işaretler yazılıdır).
Dinlerin değil, İslâm olarak tek dinin olduğu, bu inançta olanlara Müslüman denmesi ile pekiştirilmiş ve tek Allah inancında olan herkese Müslüman ismi verildiği belirtilerek pekiştirilmiştir (Fussilet-33. Başka dengi olmayan tek Allah'a dua eden, salih ameller gerçekleştiren ve "Ben tek Allah'a içtenlikle teslim olanlardanım /Müslümanlardanım" diyenden daha güzel inançlı kim olabilir? Ankebud-46. Daha önce kitap vermiş olduğumuz Yahudi ve Hıristiyanlarla, onlardan aşırılıklara /zulme /inkâra ve şirke sapmış olanları hariç, birbirinizi rencide etmeyecek bir şekilde tartışın ve onlara "Bize indirilene /Kur'an'a ve size de indirilene /asıl Tevrat'a ve asıl İncil'e inanıyoruz. Bizim ilahımız da, sizin ilahınız da aynıdır ve tektir. Biz sadece O'na teslim /Müslim olduk" deyin. Al-i İmran-84. Ey Peygamber! "Allah'a, bize indirilene /Kur'an'a, İbra¬him'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına indirilenlere, Musa'ya, İsa'ya ve Rableri tarafından kitap veri¬len nebilere iman ettik. Onların hiçbiri arasında ayırım yapmayız ve biz Allah'a teslim olanlarız /Müslümanlarız" diyerek insanların tek Allah, tek insanlık ve tek din hedefini vurgula. Maide-111. "Yine Allah olarak Havarilere, 'Bana ve elçim İsa'ya iman edin' diye vahyetmiştim. Havariler de, "Ya İsa! Senin Peygamberliğine iman ettik ve bizim Müs¬lümanlar /Allah'a teslim olmuş kişiler oluşumuza şahit ol' demişlerdi").
Hac-78 nci ayete baktığımızda, tek Allah inancında olana Müslüman adının verildiği ve Allah'ın İslâm dininin örneklik görevini de Hz. Muhammed ve Kur'an'a iman edenlere verilmiş olduğunu açıklamaktadır (Hac-78....... Babanız İbrahim'in ümmeti /soyu da sizin gibi seçilmiş bir milletti. Allah, gerek size ve gerekse önceki tek ilah olarak Allah'a ve bildirdiklerine inanmış ümmetlere Müslüman ismini vermiştir. Bu nedenle de en son indirdiğimiz vahiy kitabı olan Kur'an ile de Peygamber sizi uyaracak ve kıyamet günü O'na uyup Müslüman olduğunuza şahitlik edecek, sizler de bütün insanları uyarıp Müslüman oluşlarına şahitlik edeceksiniz. İşte bu nedenle ve onlara örnek olmak üzere, salâtı ika¬me edin ve zekâtı ve infakı hakkıyla uygulamayı da ihmal etmeyin. Her amelinizde de sadece ve daima Allah'ın rızasını gözetin).
NOT: 1. 16 MART 2016 tarihinde 2 haftada bir Çarşamba günleri saat 17-30-19.00 da Özdilek Sanat Merkezinde Halka açık "DİN-BEYİN ve KUR'AN SOHBETLERİ"ne İnşallah devam edeceğim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gazi Özdemir Arşivi