çŞike operasyonu bize ülke futbolunda hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmayacağını hissettirmişti. Ama kısa sürede yanıldığımız ortaya çıktı. Eskisi gibi futbola hükmedemeyeceklerini anlayan ve bu operasyon yüzünden büyük zarar göreceklerini düşünen bazı İstanbul takımları hemen gizli planlarını devreye soktular. Kulüpler Birliğini kullanarak taleplerini Futbol Federasyonuna iletmeye başladılar bile. Adı üstünde Kulüpler Birliği. Ama Eskişehirspor yönetimi de dahil olmak üzere bütün Anadolu kulüpleri bu birlikte figüran rolündeler. İşte bu Kulüpler Birliği şike operasyonunda adı geçen kulüpler ile onların yöneticilerini kurtarmak için yasanın değişmesini ve ligden düşmenin kaldırılmasını talep etmiş. Eğer bu gerçekleşirse şimdiden söyleyeyim öyle bir zaman gelecek ki Anadolu kulüpleri bu ligde figüran bile olamayacaklar.
Bakın; Başkanı Fenerbahçeli olan Türkiye Futbol Federasyonunu yönetiminde Anadolu kulüplerinden kaç yönetici var. Trabzon'u temsilen bir tane. Bildim bileli İstanbul takımlarının ülke futbolu üzerindeki hâkimiyetine isyan ederiz. Kazanmak için her şeyi mubah gören, kendi çıkarları için başkalarının haklarını rahatça çiğneyen, futbola her türlü kirliliği bulaştıran bu sistemin en büyük zararını başta biz olmak üzere bütün Anadolu kulüpleri gördü. Ama akıl almaz bir şekilde bu yanlış ve haksız sistemin tekrar geri gelmesi, İstanbul takımlarının başkanlarının istedikleri gibi at koşturup sırayla şampiyon olacakları bir düzenin oluşturulması için çırpınanlar da maalesef Anadolu kulüplerinin yöneticileri. Ne için? Yayıncı kuruluştan gelecek birkaç milyon dolar para için.
Yazık. Anadolu kulüpleri tarihi bir fırsatı kaçırmak üzereler. Eğer şike soruşturması sebebiyle yasa değiştirilir ve her türlü saha dışı faaliyetler için esneklik getirilirse ülke futbolu tekrar o eski şaibeli günlerine geri döner. Buradan Anadolu kulüplerinin yöneticilerine sesleniyorum. Uyanın artık. Gözlerini hırs bürümüş bu insanların Anadolu takımlarını düşündüklerini mi zannediyorsunuz? Onlar için Anadolu, daha çok formanın, daha çok ürünün, daha çok decoder'in satılacağı büyük bir pazar. Taraftarlarınızın arada sırada İstanbul takımlardan alınan birkaç puana sevineceklerini yada komşu şehrin takımını yendik diye mutlu olacaklarını mı sanıyorsunuz. Böyle bir düzenin olduğu ülkede yeni büyüyen çocuklar niye tutsunlar ki şehirlerinin takımını. Eskişehir, bilinçli ve cefakar taraftarı sayesinde İstanbul hegemonyasına karşı direnebilen bir iki şehirden biri olarak kaldı. Ama nereye kadar. Yöneticilik sadece birkaç transfer yapıp popülist bir yaklaşımla "En büyük taraftar bizim taraftar" demek değildir. O taraftarın, o kulübün, haklarını, çıkarlarını ve geleceğini her platformda savunmaktır. Anadolu futbolunun kurtuluşu rekabet şartlarının eşit olduğu adil bir lig ile mümkündür. Bırakın daha az yayın geliri olsun. Ama futbol ve kamuoyu vicdanı yara almasın.
