Biliyorsunuz 1 Mayıs iki parçalı oldu bu sene.
Bu denli önemli bir günde ortak hareket edememe gafletine düştü birileri.
Oysa 1 Mayıs sadece bir kutlama günü değil!
Hak, adalet, gelir dağılımından pay istemek, daha iyi şartlar, daha iyi yaşam koşulları demek.
1 Mayıs sadece çatışmanın günü değil, bir olmaktır, birlikte olmaktır, 'hep beraberiz' diyebilmektir...
***
İş böyleyken Eskişehir gibi çağdaş düzeye ulaşmış bir şehirde bile ikiye bölünmeler yaşandı.
'Senin sendikan, benim sendikam' tartışmaları yaşandı.
Sendikacılığın artık sadece lafta kalmaya başladığı bir dönemde, herkesin aklına 'sendikacılık' geldi.
Güç gösterisi, gövde gösterisi halini almaya başladı 1 Mayıs işi...
Amacından uzak kalan, sadece boy göstermek amaçlı, en kötüsü 'sırf kutlamak olsun' manzaralı işler olmaya başladı.
***
Tam da böylesine bir ortamda Başkan Ahmet Ataç girdi devreye...
Kapatılan İstanbul Taksim'ini, Eskişehir'de birleştirici yer olarak gösterdi.
Film seti olarak inşa edilen Taksim anıtı etrafında tüm emekçileri bir arada olmaya çağırdı.
Şehrin belediye başkanı olarak üzerine düşen bir görev olmamasına karşın, birleştirici özelliğini bir kez daha gösterdi.
***
Bundan sonra yapılacak olan, sendikalara düşüyor.
'Ayrımcılıktan uzak, 1 Mayıs için herkes Eskişehir'de Taksim Anıtı'nın etrafında olmalı.'
Kavganın başladığı yerde 'emek kavgasını' sürdürmeli.
Böylesi hem doğru amaca hizmet eder, hem de Eskişehir'e yakışanı olur...
Eskişehir, bir bayramı daha rengârenk görüntüler eşliğinde, ülkeye örnek görüntüler vererek kutlar...
***
Bu vesile ile Başkan Ataç'a duyarlılığı için kutlamak istiyoruz...
Gerçekten doğru bir iş yaptı.
Ayrıca bunu tam da doğru zamanda yaptı...
***************************
AÜ GÜCÜNÜ ESKİŞEHİR İLE BİRLEŞTİRMELİ!
Anadolu Üniversitesi biliyorsunuz bünyesinde Açıköğretim Fakültesi'ni barındıran bir kurum...
Bu nedenle gelirleri, diğer üniversitelerin hayli, üzerinde...
Hatta şehrin Büyükşehir Belediyesi'nden bile daha fazla bir bütçeyi bulabiliyor.
Yıllık 500 Milyon'dan fazla bir paradan söz ediyoruz.
Ve bu paranın, harcayacak yer bulunamadığından yitip gitmesinden şikayet ediyoruz...
***
Bu konuyu çok tartıştık.
Maliye Bakanlığı'nın parayı almasıyla, kentin olası projelerden nasıl faydalanamadığını anlattık.
Akademik bir kurumun kendisi için olanları geçtik, şehir için bile proje üretip uygulayamamasını eleştirdik.
Neyse ki son yıl Türk Dünyası Kültür Başkenti yetişti.
Üniversitenin bahsettiğimiz parasıyla kent meydanı için adımlarını attı.
***
Ancak seneye durum yine farksız olacak!
Dünya kadar parayı yine bakanlık alacak.
Biz yine 'O para ile Eskişehir'e neler yapılmazdı?' sözleri ile boğuşmaya başlayacağız.
Çünkü yine ortada en azından bizim bildiğimiz kadarı ile paranın harcanacağı bir proje henüz yok.
Olanlar da sürüncemede devam ediyor...
***
Üniversitede yönetim kısa bir süre önce değişti.
'Umut ediyoruz ki, pek çok şey değişir' demiştik.
Bir değişim olarak öğrencilere neredeyse bedava yemek ikramı başlamış.
Son derece yerinde bir uygulama.
Yapanları kutlamak istedik.
En azından bütçenin bir kısmını gideceği yer belli...
Gençlerimiz faydalanacak bu işten.
Tek dileğimiz ise, Eskişehir'in de bire an önce üniversitesi ile barışması...
Umut ediyoruz ki öyle olur!
Her iki taraf güçlerini birleştirir...
Ortaya da, Eskişehirliler için proje yapan ve uygulayan bir birliktelik çıkmış olur...
