
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
Ataç'ın geçen 4 yılı kalan 1 yılı!
Her zaman söylüyorum.
Eğer siyaseten bir rakip isterseniz, Ahmet Ataç gibi olsun.
Çünkü fikri belli, duruşu belli, yaptıkları belli, yapacakları belli!
Alıştığımız siyasetçi tipinden çok uzak Ahmet Ataç.
Ne söylediğini inkâr eder, söylemek istediklerini de 'aman siyaseten zarar ederiz' düşüncesiyle saklamaz.
Açıktır, nettir...
***
AKP bu yüzden hayli şanslı!
'Yarın öbür gün siyasi çalım yeriz' korkusu taşımadan çalışabiliyorlar.
Ve emin olun işte bu nedenle Vahap Ata daha şimdiden matematik hesabı yapabiliyor.
Hesap yanlış ya da doğru mutlaka tartışılır, fakat Tepebaşı'nda dürüst bir siyaset yapılıyor!
***
Lafı fazla kaşımayalım.
Dünkü icraat turuna dönelim.
Medyanın her kuruluşundan gazeteci vardı.
Ataç'a dolayısı ile belediyeye muhaliflikleri ile bilinenler bile oradaydı.
Bitimine kadar karşılıklı esprilerin havada uçuştuğu bir gezi oldu.
En önemlisi katılanları tatmin eden bir turdu.
Belediyenin 4 yılda dolu dolu işler yaptığını kolaylıkla gözlemleyebildik.
Asfalt işleri, modern kaldırımlar, yeniden düzenlemiş sokaklar, çağa uygun parklar vs.
Yapılan sosyal hizmetlere halkın katılımı falan...
Hepsini kenara koyalım.
Alzheimer Merkezi ve Çocuk Diş Sağlığı Merkezini ayrı yere koyalım.
Çünkü onlar sahiden çok özel olmuşlar.
***
Gelelim bundan sonra kalan bir yıllık sürece.
İşte bu bir yıllık süreç, Ataç ve ekibi tarafından artık harman dönemi olacak.
4 yılda yapılanların karşılığının alınacağı bir yıl artık başladı.
4 yılda yapılanlarla ilçe elbette her geçen gün daha da yaşanılır hale gelecek;
Ancak işin siyasi kazanımı da önemli...
Bunun alınıp alınmayacağı da, yine belediye yönetiminin kendisine bağlı.
Zira hem yapılanları halka iyi anlatmalı, hem de rakip siyasetin girdiği her yerde de var olabilmeli.
Bunu başaracakta elbette en önce Ahmet Ataç'ın kendisi olacak.
Siyaset üstü kimliği bu yolun yarısını alacak, diğer yarısı ise kadroların daha fazla çalışması, partinin tüm gücü ile destek vermesi tamamlanacak...
Bunu da belirtelim.
AKP'nin asıl sıkıntısı!
Başbakanın Eskişehir'e iki gün ayırması bile açıkça bir mesajdı Eskişehir teşkilatına...
'Seçimlere bir yıl kala, tabloyu önümüze bir serelim' toplantısı yapıldı aslında.
Dün gazetelere yansıyan bilgilere bakılırsa, Başbakan'ın gördüğü tablodan pek memnun kalmadığını görüyoruz!
Bununla birlikte, Eskişehir kurmaylarına 'toparlayın şu işleri' talimatı verdiğini anlıyoruz.
***
Tüm bunlar parti için meselelerdir.
Öte yandan kamuoyuna yansıyan bilgilerde sadece duyumlardan ibarettir.
Başbakan memnun kalmamıştır, gözdağı verip gitmiştir falan.
Bunlar bizleri ilgilendirmez.
Biz partinin kentteki genel durumuna bakarız.
Ve o genel görüntü içerisinde, AKP adına yerel seçimler için resmi sürecinin başladığını kolaylıkla söyleyebiliriz.
Bizce o süreç, Başbakanın gelişi ile resmen başlamıştır.
Bundan sonra Eskişehir teşkilatından artık tamamen seçime dayalı çalışmalar görebileceğimizi ifade edebiliriz.
Yani, sıkça yapılan toplantılar, kapalı kapılar arkasında yürütülecek seçim işleri vs.
AKP hepsini hızla tamamlayacak, seçimlere hazır olacaktır.
Buna inanıyoruz.
Ama AKP bir şeyi ne yapacaktır?
Asıl önemlisi o!
Yani; 'AKP kimleri aday yapacaktır?'
İşte kilidi çözecek soru bu!