
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
Ataç'ta hedefte!
Çok ilginç!
Büyükerşen, Odunpazarı Belediyesi ve başkanı ile ilgili bir şeyler söylüyor.
İnsan 'Salih Koca ne der acaba?' diye merak ediyor.
Böyle olmasının nedeni aslında az çok belli!
O konuya hiç girmeyelim...
***
Bugün Koca'nın yeni siyasi stratejisi ile ilgili bir şeyler söyleyelim.
Konuyu açalım...
Malum:
Geçtiğimiz ay bir danışma meclisi yapıldı.
Salih Koca'da konuşmasıyla ortalığı hareketlendirdi.
Hedefinde yine Büyükerşen vardı elbette.
Ancak, yanına bu kez Ahmet Ataç'ı da eklemişti.
***
Ataç'ı o zaman Ergenekoncularla kol kola girmekle suçlamıştı Salih Koca...
Çok konuşuldu.
Çünkü yeni bir görüntü vardı önümüzde.
Alışmadığımız bir eleştiriydi.
Daha doğrusu eleştirinin hedefindeki kişi, alışık olmadığımız kişiydi.
Ataç ile iktidar arasındaki sürtüşmeler genelde partinin teşkilatı ya da meclis grubuyla olurdu.
Ancak bu kez milletvekili boyutunda oldu.
Ve bundan sonra da böyle olacağını dün anladık!
***
Salih Koca'nın dünkü parti nöbetinin bize verdiği netice aslında budur!
Metro'nun ruhsat alış şekli elbette önemli bir mesele ama biraz işin bahanesi gibi oldu!
Biz öyle anladık diyelim.
O yüzden;
Asıl gördüğümüz fotoğraf, Büyükerşen'den sonra, parti kurmaylarının özellikle Salih Koca'nın hedefine giren kişiye birde Ataç'ın eklendiğidir...
Ve bundan sonra Ataç'ın sürekli hedef tahtasında olacağı da şimdiden bellidir...
Daha doğrusu, Büyükşehir ile birlikte Tepebaşı'nın kazanımı içinde bundan sonra bir hayli bastırılacaktır.
Eskişehirli Kızılinler'in
neresinde olacak?
Kızılinler işine hayli sevindik doğrusu...
Yıllar yılı yazmaktan usandığımız kentin sıcak sularının boşa akması işi nihayet son buluyor.
İş artık yatırımcılarda...
***
Bunun için ihaleler yapılacak.
Büyük şirketlerde bu ihaleleri kapmaya çalışacak...
Pek çok firma, Kızılinler için kolları sıvayacak.
Bu yılsonuna kalmaz, adımlarını atacak.
***
Bunlar güzel şeyler.
Ancak, birde kentlinin kazanımları olarak bakalım işe...
Tamam;
Turist gelecek, kent merkezini gezecek, döviz bırakacak.
Bu meselenin en basit yanı!
Ancak;
Konunun birde kent tüccarı için durumu var.
Örneğin;
Kentin tüccarı Kızılinler'den ne kadar faydalanacak?
Bir konsorsiyum oluşturup, dev projelere talip olabilecek mi?
Bölgeye bir kazma vurup, bir çivi çakmak nasip olabilecek mi?
Bunun için birileri acaba harekete geçebilecek mi?
Daha şimdiden yabancı yatırımcılar Kızılinler'in kokusu alıp, yatarım için gün saymaya başlarken;
Bizim şehirdekiler, burunlarının dibindeki yer için bakmayı sürdürecek mi?
Ya da;
Herkesin alışılageldiği durumdan yola çıkarak soralım;
'Küçük olsun, bizim olsun' mantığı Kızılinler içinde mi sürecek?
'Büyük parayı başkaları kapsın, bizim şehir içindeki 100 metrelik hamamlar yeter' düşüncesi hakim mi olacak?
En kolay söylemiyle;
"Elektrik, doğalgaz ve diğerleri gibi, bizim şifalı suları da mı başkası işletecek?"