4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ATATÜRK'Ü ÖZLEMLE ANDIK

Büyük Önder Atatürk, yurt genelinde özlemle anıldı. .Ancak Türk toplumu olarak, "ATATÜRK" ü, ne tanıyabildik ne tanıtabildik. Bunun sonucu olarak da ülkemizde, bazı kişi/kişiler, Atatürk'ün, kendi düşünce ve hedeflerine, hatta eğilimlerine, yardımcı olacak sözlerini alarak, çıkarlarına kalkan yaptılar.
Oysa Atatürk, askerlikte, siyasette, inkılâpçılıkta ve fikri mücadelede, emsali nadir bir dehadır. Tarihin, büyük tanıdığı şahsiyetlerle mukayese yapıldığı zaman, bariz üstünlükleri göze çarpmaktadır. Çünkü O, hem fikir, hem de hareket adamıdır.
Atatürk bir dahidir. Nitekim Lloyd George da, Atatürk'ten söz ederken "Onun gibi dahiler dünyaya, yüz yılda bir gelir. O da maalesef Türklere nasip oldu." demiştir.
Atatürk, gerçeğin adamıdır. Nerde, ne yaptı, neye karar verdi ise daima en iyisini yapmış, en hayırlısına da karar vermiştir. Atatürkçülüğün ilkeleri de, birden bire ortaya çıkmadı. Bu ilkeler, tarihsel bir gelişim izledi ve Atatürk ideolojisi de zamanla oluştu.
ATATÜRK, hayatı boyunca, ulusal ve uluslararası barıştan yana oldu. Tüm insanların, barış, huzur ve refah içinde yaşamasını istedi. "Yurtta barış, dünyada barış " özdeyişiyle de, bugünkü ve gelecek nesillere hedefi gösterdi. Ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel alanlarda, etkili, köklü devrimler yaptı. Bilimsel ve akılcı düşünceyi, devlete ve topluma egemen kıldı.
ATATÜRK' e göre, tam bağımsızlık, millet ve devlet olmanın olmazsa olmaz koşuludur. Nitekim Atatürk, " Tam bağımsızlık dendiği zaman, elbette siyasi, mali, iktisadi, adli, askeri, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsızlık ve tam serbestlik demektir Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan mahrumiyet, millet ve memleketin gerçek manasıyla bütün bağımsızlıktan mahrumiyet demektir. Biz, bunu temin etmeden, barış ve sükûna erişeceğimiz inancında değiliz " diyerek bugünkü ve gelecek nesli uyardı
Yıllarca onun, ülkemize kazandırdığı, "LAİKLİK", kavramı, bazı kesimler tarafından, dine karşı gibi gösterildi. Elbette bu kişileri, bu noktaya getiren nedir veya kimlerdir bilemeyiz. Ancak Atatürk' ü, İslamiyet karşıtı gibi göstermek, cehaletten başka bir şey değildir. Çünkü Atatürk, İslamiyet' i, en iyi bilen ve yorumlayan bir liderdir.
Nitekim ATATÜRK, " Bizim dinimiz, en makul, en tabii bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabii olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uyması lazımdır. Bizim dinimiz, bunlara tamamen uygundur. Müslümanların, toplumsal hayatında, hiç kimsenin özel bir sınıf halinde mevcudiyetini muhafaza hakkı yoktur. Kendilerinde öyle bir hak görenler, dini emirlere uygun harekette bulunmuş olamazlar. Bizde ruhbanlık yoktur. Hepimiz eşitiz ve dinimizin hükümlerine eşit olarak öğrenmeye mecburuz. HER FERT DİNİNİ, DİN DUYGUSUNU, İMANINI ÖĞRENMEK İÇİN BİR YERE MUHTAÇTIR. ORASI DA MEKTEPTİR." demiştir.
ATATÜRK , "Yeni Türkiye Devleti, temellerini süngüyle değil, süngünün de dayandığı ekonomi ile kuracaktır. Yeni Türkiye Devleti, cihangir bir devlet olmayacaktır. Fakat yeni Türkiye Devleti, bir ekonomi devleti olacaktır" demiş gereğini de yapmıştır. ABD'de meydana gelen ekonomik kriz ise ekonomide takip ettiği stratejiler de ne kadar haklı olduğunu gösterdi.
Ekonomik, siyasi ve askeri anlamda, süper güç olan Amerika'nın tahtı hiç bu kadar kuvvetli sallanmamıştı. Batan bankalar, işsiz kalan binlerce kişi ve Bush yönetiminin ekonomiyi yeniden rayına oturtmak için 700 milyar dolarlık kurtarma paketi, Smith'in 1776'da Wealth Of Nations ile başlattığı "Kapitalizm ve serbest piyasa ekonomisi en mükemmel sistemdir" ekolünün çöktüğünün de bir tescili idi.
Oysa Türkiye, 1929 yılındaki dünyada meydan gelen ekonomik krizden, Atatürk' ün, ekonomik stratejileri sayesinde, başarıyla atlatmıştı. 1929 yılında, bütün dünyayı etkileyen Büyük Buhran'ın etkisi, sermaye ve girişimcilik, yetersizliği nedeniyle, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, devletçilik politikası izlemeye başlamış, ciddi başarılar da elde etmişti.
Batı ülkeleri, 1929 yılındaki ekonomik krizden, ders almadığı gibi serbest piyasa ekonomisini benimsedi. Sonuçta da ABD ve dünyadaki kriz meydana geldi. Türkiye' de, çok partili dönemde, Atatürk' ün, ekonomi, özellikle de sanayileşmedeki başarıları göz ardı edilerek, aynı hataya düştü. Hızlı bir şekilde, kapitalist düzene kaydı. Rahmetli Turgut Özal' la birlikte, serbest piyasa ekonomisi, adeta kurtarıcı gibi Türk halkını sunuldu.
ATATÜRK, Türk tarihini ve dünyada, pek çok milletlerin tarihinin akışını değiştirmiştir. Türk toplumuna, çağ atlatan, büyük lider. Asya ve Afrika' da birçok ülke, onun mücadelesini örnek alarak bağımsızlıklarını ilân etmişlerdir. Atatürk, milli birlik ve bütünlüğe önem verir. Yurtta ve Dünyada barış onun ilkesidir. Cumhuriyetçilik, Barışçılık, Laiklik, Akıl ve Bilimcilik ise onun Türk milletine, bıraktığı, en büyük mirasıdır.
Ruhu şad, mekânı cennet olsun...

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi