CHP’nin düzenlediği miting serisi var.

‘’Millet İradesine Sahip Çıkıyor’’ olarak adlandırılıyor.

64’ncüsü Eskişehir’de yapıldı.

Mitingde dikkat çekici yanlar oldukça fazla…

Bazılarını BAKIŞ sütunlarında aktardık.

Aktardığımız dikkat çekici yanlardan birisi de ‘’selamlama’’ faslı…

‘’MİLLETVEKİLİ EŞİ HER YERDE

PROTOKOL KAPSAMINA GİRMEZ’’

Başlığı altında dedik ki;

‘’En fazla konuşulanlarda birisi de ‘’selamlama’’ faslı…

Sunucu, mitinge katılan konukların isimlerini anons etti.

İsimleri anons edilenler otobüsün üstünden katılımcıları selamladılar.

Sayılar oldukça fazlaydı.

Bazıları için söylenecek fazla söz yok.

İsimleri anons edilmese ‘’ayıp’’ olurdu.

Bazıları da vardı ki, katılımcılar ‘’buna da ne gerek vardı’’ demekten kendilerini alamadılar.

Onlar neyse…

Asıl dikkat çeken ve konuşulan bir selamlama var.

Sunucu, Eskişehir milletvekillerinin isimlerini de anons etti.

İsmi anons edilen milletvekili otobüsün üzerinden katılımcıları selamladı.

İsmi anons edilince katılımcıları selamlayan milletvekillerinden birisi İbrahim Arslan…

Katılımcıları selamlamasına selamladı da tek başına değil…

Yanında eşi Semra Arslan da vardı.

İbrahim Arslan ile birlikte otobüsün üzerine çıkıp katılımcıları selamladı.

Bunun ‘’doğal’’ karşılanacak bir yanı yok.

Sunucu ‘’Milletvekili İbrahim Arslan ve eşi’’ diye anons etmiş değil… Öyle bir usul de yok zaten…

Doğal olarak ismi anons edilen diğer isimler gibi İbrahim Arslan’ın da otobüsün üzerine yalnız çıkıp katılımcıları selamlaması gerekirdi.

‘’Usulü erken’’ da böyle zaten…

İbrahim ve Semra Arslan’ın otobüsün üzerine birlikte çıkması, otobüsün üzerine birlikte çıkmakla kalmayıp katılımcıları birlikte selamlamaları olacak şey değil…

Katılımcılar tarafından da ‘’şık’’ bulunmuyor.

Neler söyleniyor neler…

Semra Arslan’ın neden böyle yaptığını bilemiyoruz…

Eşini yalnız bırakmak istemeyebilir… Her yere birlikte gitmek isteyebilir…

Bu isteklerine kimse bir şey diyemez…

Ancak gittiği yerlerde protokol kurallarına bir başka deyimle de racona uymak zorundadır.

Bazı yerlerde yalnızca milletvekilini kapsar… Eşi kim olursa olsun o kapsama girmez…’’

‘’Selamlama’’ faslı ile ilgili dediklerimiz böyle…

Okurlarımızdan, özellikle de CHP’li okurlarımızdan çok sayıda arayan oldu.

Aralarında ‘’yanlış yapmışsınız’’ diyen tek kişi bile yok.

Hepsi sözlerine ‘’elinize sağlık’’ diyerek başladı.

Yazdıklarımızı ‘’yerinde bir uyarı’’ olarak nitelendirip ‘’birilerinin uyarması gerekiyordu, siz yaptınız’’ dediler.

Anlaşılan ‘’duygulara tercüman’’ olmuşuz…

Ancak boşuna…

İbrahim Arslan, sosyal medya hesaplarından bir paylaşımda bulundu.

Büyük bir olasılıkla Semra Arslan da paylaşmıştır ama ‘’arkadaşlıktan çıkarttığı’’ için göremedik.

Neyse…

Paylaşımda diyorlar ki;

Rüzgar eser, kervan yürür.

Hayatı da, mücadeleyi de birlikte omuzladık.

Kimi koltuk için yan yana gelir,

biz gönül için, ailemiz için, emek için, davamız ve mücadelemiz için.

Rüzgar esti, söz çok söylendi…

Ama bilsinler ki;

biz ne rüzgardan korkarız,

ne sözümüzden döneriz.’’

Paylaşım böyle… Elbette ki, o meşhur ‘’selamlama’’ fotoğrafı da var.

BAKIŞ, sütunlarındaki yazımızı yeniden yayınladık.

Paylaşımın yazımız üzerine mi, yoksa başka birilerinin sözlü uyarısı üzerine mi yapıldığını bilemiyoruz…

Ancak yazımız ile ilgisini pek anlamadık.

Semra-İbrahim Arsal, birbirlerini ‘’Kerem ile Aslı’yı kıskandıracak’’ kadar çok sevebilirler… Birbirlerinden bir saniye olsun ayrı kalmak istemeyebilirler…

Buna söyleyecek lafımız olmaz… Yalnızca takdir ederiz…

Amaaaaa…

Onlar ‘’her an ve her yere el ele olmak’’ isteseler de isteklerini gerçekleştiremeyecekleri yerler var.

Milletvekili olan yalnızca İbrahim Arslan…

‘’Eş milletvekilliği’’ falan da yok.

Doğal olarak Semra Arslan’ı kapsamaz…

‘’Milletvekili’’ konumu nedeniyle geçerli olan protokol kuralları Semra Arslan için de geçerli olmaz…

‘’Milletvekili İbrahim Arslan’’ anonsu yapıldığında Semra Arslan da kürsüye çıkıp katılımcıları selamlayamaz…

Cumhuriyet Bayramı tören protokolünde kendisine yer ayrılmadığı halde gelip İbrahim Arslan’ın yanında bir başka protokol mensubu için tahsis edilen yere oturamaz…

Bunları yaparsa ‘’ayıp etmiş’’ olur, kınanır.

Neyse…

Okurlarımızın da anladığı gibi biz yalnızca ‘’dostane bir uyarı’’ yapmıştık.

Anlaşılan işe yaramamış…

‘’Aynen devam edecekler’’ imiş…

Varsın etsinler… Dahası İbrahim Arslan TBMM kürsüsünde konuşma yaparken de ayrılmasınlar. Semra Arslan da hemen yanında durup terini falan silsin…

‘’Protokol’’, ‘’racon’’ falan umursamayı istediklerini yapabilirler.

Kulağı çınlatılan biz değiliz nasıl olsa…