1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Bakalım bu defa hangi isimlerin saf değiştirmesine şaşıracağız?

Kazım Kurt ile Erman Gölet CHP'de yıllarca birlikte ve aynı safta mücadele etti.
Bu iki isim, parti içi muhalefetin önde gelen iki ismi oldu yıllarca.

Kazım Kurt'un tek hedefi, Erman Gölet'i Belediye Başkanı yapabilmekti.

Erman Gölet için tam da Belediye Başkanı olma fırsatı doğmuştu ki, onun yerine Kazım Kurt Belediye Başkanı oldu.

Böylece, yıllarca birlikte aynı safta mücadele veren iki isim, birbirlerine karşı, karşı karşıya bir pozisyon almak durumunda kaldı.
HHH
Kazım Kurt ile Erdal Caferoğlu yıllarca birlikte hareket etti.
Parti içi muhalefetin önde gelen iki ismi oldular.
Endal Caferoğlu'nun ilçe başkanı olmasında Kazım Kurt'un büyük emeği oldu.
Partiden birlikte uzaklaştırma cezası aldılar.
Kazım kurt belediye başkanı olduğunda, Erdal Caferoğlu'nu başkan yardımcısı olarak yanına aldı.

Son yapılan ilçe kongrelerinde Erdal Caferoğlu, Kazım Kurt grubunun karşısında yer aldı
HHH

Erman Gölet ile Nihat Çuhadar aynı ekipte yer alan iki isimdi.
Gölet, Odunpazarı aday adaylığı için il başkanlığı görevinden istifa edince, Nihat Çuhadar'ı elinden tutup Büyükerşen'e götürdü ve "Yönetim içinden Nihat bey'i il başkanı olarak uygun gördük" teklifinde bulundu.

Nihat Çuhadar bunun üzerine il başkanlığı koltuğuna oturdu.
Son yapılan ilçe kongrelerinde Nihat Çuhadar, Erman Gölet grubunun karşısında yer aldı.
HHH

Erman Gölet ile Erdal Çakıcıer aynı ekip içinde yer alıyordu.
Çakıcıer'in Odunpazarı ilçe başkanı olmasında Erman Gölet'in büyük katkısı oldu.
İlçe başkanlığı koltuğuna oturan Erdal Çakıcıer'in ilk açıklaması "Benim tek amacım Erman Gölet'i Odunpazarı Belediye başkan adayı yaptırmaktır" oldu.

Bu açıklaması nedeniyle başta Kazım Kurt olmak üzere çoğu CHP'linin tepkisini çekti.
Erdal Çakıcıer son yapılan ilçe kongrelerinde Kazım Kurt ile birlikte hareket ederek, Erman Gölet grubuna karşında mücadele verdi.
HHH

Ersen Yeniceli parti içinde sessiz, saygı duyulan bir isimdi.
Nihat Çuhadar'ın istifası sonrasında il başkanlığı koltuğu boş kalınca, içinde Belediye Başkanlarının da bulunduğu partinin Eskişehir'deki aktörleri toplanıp, il başkanı aramaya başladı.

Sonunda Ersen Yeniceli'nin ismi ortaya atıldı.
Toplantıya katılanların ortak kararıyla Ersen Yeniceli il başkanı olarak atandı.

Ersen Yeniceli'nin il başkanı olarak atanmasına ortak karar verenler ve hatta Yeniceli'yi genel merkeze götürüp, genel merkez yöneticileriyle tanıştıranlar, daha sonra kendisini bizzat görevden aldırdı.
Hem de, yıllar sonr,a Eskişehir'de ilk kez kazanılmış bir seçim sonrasında alındı görevden Ersen yeniceli ve yönetimi.
Aslında CHP içindeki isimler üzerinden örnekleri çoğaltmak mümkün.
Dünün birlikte omuz omuza mücadele veren isimleri, bu gün karşı karşıya savaşır olmuş CHP'de.
Bugünün sarmaş dolaş olanları ise, geçmişte birbirleriyle yaptıkları mücadeleyi adeta unutmuş.
Şimdi, önümüzde bir il kongresi var.
Bakalım bu kongrede, aynı saflarda olan hangi isimleri karşı karşıya göreceğiz?

Bakalım...
Bu kongrede, hep karşı karşıya gelmiş hangi isimleri kol kola girmiş halde bulacağız?

Bakalım bu defa, hangi isimlerin saf değiştirmesi ile şaşıracağız?
.....

Varsın ceza caydırıcı olmasın...


Kentte yaşamak zor.
Öncelikle, kentte yaşamanın bedelini ödemek gerekiyor.

Dahası...
Kentte yaşamanın bazı kuralları var.
Bu kurallara uyulduğunda, yaşam daha da kolay oluyor.
Uyulmadığında ise...
Yaşam olabildiğince zorlaşıyor.

Kalabalık kentlerin en büyük sorunlardan biri, Trafik.
Bağlantılı olarak da Ulaşım.
Trafik kurallarına uyuldğunda, her ne kadar alt yapı eksik de olsa, belli bir düzen içinde akıp gidiyor trafik.
Ancak...
Kurallar ihlal edildikçe , alt yapı olsada karmaşa ortaya çıkıyor.

Kentlerde, kurallara uymayanlara çeşitli yaptırımlar getirilmiş.

Bunların başında da cezalar var.
Bazı insanlar, cezaların caydırıcı olmadığını söyler.

Aslına bakarsanız, cezaların caydırıcı olmadığını düşünmüyoruz.

Zira, trafikte öylesine kural ihlali yapanlar var ki...

Bu insanlara olabildiğince ceza verilmesinden yanayız.
Adam, kırmızı yanmasına rağmen "Ne olacak geçeyim" diyor. Geçiyor da. Onun kırmızı ışığa rağmen geçmesi, trafiği anında kitilitliyor. Kuralı göz göre göre ihlal eden kişi, diğer sürücülerin hakkını da ihlal ettiği umurunda bile olmuyor.
Bir başkası, kırmızı ışıkta gelip, yaya geçidi üzerinde duruyor. Sanki heryer ona aitmiş gibi...

Yolda giderken, arkanızda sürekli selektör yakanlar, durup dururken acı acı korna çalanlar, yol kenarındaki suyu yayaların üzerine sıçratanlar...

Örnekleri çoğaltmak mükkün.
Anlayacağınız, bunları yapmaktan bir türlü vazgeçmeyenlere, yapılacak en güzel şey, cezadır.

Varsın ceza caydırıcı olmasın...
Hiç olmazsa...

Hata yapan ve yaptığı hatayı her defasında tekrarlamayı adet haline getirenlerin...
Cepleri de canları da şöyle bir yansın...
......

Bakar mısınız şu işe?


Eskişehirspor Arnavutluk'tan Vedat Muriqi isimli genç bir futbolcu getiriyor.
Yetiştirilme tazminatı ödenerek getirilen bu genç futbolcu aynı zamanda Arnavutluk U-21 milli takımında direkt oynayan bir futbolcu.
Eskişehirspor nedendir bilinmez getirdiği bu futbolcuyu Giresunspor'a ücretsiz veriyor.
Karşılığında tek kuruş dahi alınmıyor anlayacağınız.

Sonra ne mi oluyor...
Eskişehirspor tarafından getirilen ve hiçbir ücret talep etmeksizin Giresun'a verilen Vedat, Giresunspor'da harikalar yaratıyor.
Bir anda üç büyüklerin dikkatini çekiyor futbolcu.

Fatih Terim izlemeye alıyor.

Giresun'un başkanı ise, yaptı açıklamada, Vedat'ı kendilerine hiçbir ücret talep etmeden veren Eskişehirspor'a ve kulüp başkanına teşekkür ede ede bitiremiyor.
Hakan Şükür tarzında olan futbolcu, üç büyük diye adlandırılan kulüplerin transfer listesine şimdiden girerken, elindeki bu futbolcuyu bedelsiz veren Eskişehirspor hala santrafor arıyor.
Bakar mısınız şu işe!

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi