1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Barlar sokağı ve yaşadığı endişeli dönüşüm...

Barlar sokağına bazılarının baktığı gözle bakmadık hiç.
Burasının suç yuvası olduğuna da hiçbir zaman inanmadık.
Hatta.
Bu sokağın bu şekilde dizayn edilmesinin, kontrolü açısından daha da kolay olabileceği görüşündeydik.
Elbette istenmeyen olaylar oldu.
Kavgalar da çıktı.
Özellikle müziğin sesinin çok yüksek olması nedeniyle çevrede oturan insanların rahatsızlıkları da oluştu.
Her defasında bu olumsuzlukların giderilmesi için çaba harcanması gerektiğini söyledik.
Ancak...
Son günlerde, Barlar sokağında işyeri bulunan kimle konuşsak, hiç de hoş olmayan bir durumdan bahsedildiğine tanık oluyoruz.
Söylenen şu:
Barlar sokağında bazı işyerleri el değiştirmeye başlamış.
Mekanların yeni sahipleri de, devir aldıkları işyerlerinin konseptini sokağın özelliklerine uygun olmayacak biçimde dizayn etmeye başlamışlar.
Yani...
Mekanları Gazino şekline sokar olmuşlar.
Üstelik...
Bunları sayısı da her geçen gün artmaya başlamış.
İşin kötü tarafı...
Barlar sokağındaki mekânların bu dönüşümüne Belediye'nin de herhangi bir yaptırımı olmamasıymış.
Devir ve ruhsat açısından müdahalesi yasalar çerçevesinde söz konusu olmayan Belediye, tıpkı oradaki diğer esnaflar gibi olup biteni ancak izleyebiliyormuş.
Sonuç olarak...
Yukarıda da söylediğimiz gibi Barlar sokağını, mevcut sıkıntı yaratan sorunların acilen giderilmesi ve bu sokağın çevreye hiçbir rahatsızlık vermiyor hale getirilmesi şartıyla her zaman destekledik.
Ama bugün için duyuyor ve görüyoruz ki, sokakta yaşanan değişim süreci, herhangi bir müdahale yöntemi bulunmadığı takdirde, ilersi için aynı görüşü savunabileceğimizi ne yazık ki göstermiyor...
Eğer Barlar Sokağı'ndaki bu tehlikeli dönüşüm durdurulamazsa, başından beri bu sokağın konseptine uygun hareket eden esnafa da yazık olacak.
.......

72 kişi hangi ulaşım aracını
tercih ederse ne olur?
72 kişinin ulaşımı ile ilgili bir çalışma yapılmış.
Ve bu çalışma fotoğraflanarak yan yana konulmuş.
İlk fotoğrafta 72 kişinin Bisikletle ulaşımı tercih etmesi halinde ortaya çıkan tabloyu gösteriyor.
İkinci çalışmada ise, yine 72 kişinin ulaşımı özel araçları ile yapması halinde ortaya çıkan tabloyu ortaya seriyor.
Son olarak üçüncü çalışmada ise, yine 72 kişinin ulaşımı, ulaşım aracı olan otobüsle gerçekleştirmesi halinde ki tablosu gözler önüne seriliyor.
Sonuç olarak...
72 kişinin özel araçlarına binmek yerine toplu taşım araçlarını veya ikiteker (bisiklet) gibi araçları kullanırsa; ulaşımın ne kadar kolaylaşacağını, yolların ne kadar boşalacağını gösteriyor.
Oluşan kirlilik de cabası...
Doğrusu güzel bir çalışma olmuş.
Ve bu çalışmanın Eskişehir açısından da ortaya koymuş olduğu bir gerçek var galiba...
......

Haklı mı çıkıyoruz ne?
"Eskiler çok iyi hatırlar.
İktidarda ki Demokrat parti, İsmet İnönü'ye kızıp, memleketi Malatya'yı bölüvermişti.
Adıyaman böyle oluşmuştu.
Aynı iktidar partisi olan Demokrat Parti bu kez Osman Bölükbaşı'nın sürekli bağımsız seçilebilmesine kızıp, Bölükbaşı'nın şehri olan Kırşehir'i ilçe yapmıştı...
Şimdi önümüzde mahalli seçimler var.
İktidar partisi iki dönemdir Büyükşehir Belediyesini Büyükerşen'in elinden alamıyor.
Eğer bu seçimde de tablo değişmezse, Eskşehir'in başına buna benzer bir olay gelebilir mi?
Ne diyelim?
Gelir mi gelir..."
Bu yazıyı seçimlerden önce yazmıştık.
Seçimler yapıldı.
İktidar partisi Eskişehir merkezinde yine başarılı olamadı.
Elinde olmayan Büyükşehir ve tepebaşı belediyesini alamadığı gibi, elinde olan Odunpazarı Belediyesini de kaybetti.
Şu sıralarda nereye gitsek, kiminle konuşsak aynı konuyu duyuyoruz.
Neredeyse her şirketin defterleri alınıyor ve incelemeler başlatılıyormuş.
Söylentilere bakılırsa, Eskişehir vergi müfettişlerinden geçilmez hale gelmiş.
belki de rutin bir denetimdir bilemiyoruz ama, her gittiğimiz yerde de aynı konuyu duyunca ister istemez aklımıza geldi.
Acaba, bizim aylar önce, yani seçim öncesi yazdığımız yazı gerçek mi oluyor?

........

Dikkatimizi çekti..

Eskiden, radyoda istasyonları gezen düğmeyi çevirdikçe Arapça konuşan spikerlerin sesleri birbirine karışırdı.
Arap radyo kanallarının çokluğu yüzünden Türk kanallarını bulmakta zorlanırdınız.
Bulana kadar da Arapça dinlerdiniz ister istemez.
Son günlerde, Eskişehir sokaklarında yürürken, eskinin radyo istasyonları arasında dolanıyormuş gibi bir durum var.
Zira...
Sokakta bol miktarda Arapça konuşan insanlar dikkat çekiyor.
Muhtemelen İran ve Suriye'liler.
Yok, bir zararı olduğu için falan yazmıyoruz.
Sadece dikkatimizi çekti işte...
.......

BİRAZ DA
GÜLMEK LAZIM
Avukat hırsızlıkla suçlanan müvekkilini yaratıcı bir savunma ile hapisten kurtarmak istemektedir. Avukat Yargıca hitaben;
- "Müvekkilim, arabanın camından içeri sadece kolunu sokup çantayı almıştır. Müvekkilimin kolu, müvekkilimin bizzat kendisi değildir. Sadece bir kol tarafından işlenen bir suç icin niye bütün bir kişiyi cezalandırıyorsunuz." der...
Yargıç , gülümseyerek;
- "Peki o zaman aynı mantıkla gidiyorum ve müvekkilinizin kolunu 1 yıl hapse mahkum ediyorum. Müvekkiliniz isterse ona eşlik edebilir." der...
Müvekkil gülümser. Avukatın yardımıyla müvekkilin takma kolunu çıkartırlar ve dönüp giderler..

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi