İnanın Eskişehirspor taraftarının çektiği çileyi hiçbir kulüp taraftarı çekmemiştir. Düşünün tuttuğunuz takım sekiz maç üst üste kaybedip dört puanla ligin dibine demir atıyor, yetmiyor kurtarıcı olarak gelen Teknik Direktör de istifa ediyor. Olsun yeni bir Hoca buluruz diyorsun ama bu sefer de hiçbir Teknik Direktör gelmek istemiyor. Hakikaten hiçbir camianın kabullenebileceği şeyler değil bütün bu olanlar.
İsmi Eskişehirspor'la anılan ancak yapılan teklifleri kabul etmeyen Teknik Direktörlere söyleyecek lafımız yok. Çünkü kulübün durumu ortada ve bu yüzden gelmek istemeyenleri değil de, kulübü bu hale getirenleri konuşmak daha doğru. Mesut Başkan göreve geldiğinden beri birçok hata yaptı. Bu hataların bedelini puan tablosunun dibinde yer alarak çekiyoruz. Tabii insan ister istemez merak ediyor, Mesut Başkan'ın Teknik Direktör adayları ile neler konuştuğunu, onları ikna etmek için neler söylediğini, kulübü, kendisini, yönetimini onlara nasıl anlattığını... Çünkü Teknik Direktöre söyleyebileceği, işte biz bunu iyi yaptık diyebileceği tek bir şey yok. Neyse, sonuçta gözü kara biri çıktı da görevi kabul etti. Samet Aybaba ligin kalburüstü hocalarından. Yardımcıları da önemli isimler. Bugün hem Feyyaz Uçar, hem de Sefer Yılmaz ismine kimse laf edemez. Her ikisi de süper ligde tek başlarına takım çalıştırabilecek kapasitede hocalar. Demek ki birşeylerden ders çıkarmaya başlamışız. Çünkü gelen Teknik Direktörün kendisi kadar yardımcılarının da iyi olması çok önemli, biz hala Skibbe zamanındaki deneyimsiz, kaprisli ve iş bilmeyen yardımcıların cezasını çekmeye devam ediyoruz. Açıkçası Samet Aybaba, Feyyaz Uçar ve Sefer Yılmaz isimleri camiaya da olumlu bir hava yarattı. Eskişehirspor'un en kritik günlerinde bu hava ile birşeyler yaptık, yaptık yoksa iş işten geçmiş olacak. Eğer devre arasına kadar 11-12 puan toplayabilirsek ikinci yarıya çok daha inançlı, çok daha farklı girebiliriz.
Taraftarımızda bu kritik süreçte üzerine düşenin kat be kat fazlasını yapmaya devam ediyor. Konya'ya büyük bir taraftar desteği ile gitmek için kampanya başlattılar ve bu mücadelenin adını "diriliş" koydular. Biz bitti demeden bitmez diyerek takımdaki tüm futbolcularında bu diriliş mücadelesinde ellerinden geleni yapmalarını istiyorlar. Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz, ya hep birlikte kurtulacağız ya da hep birlikte batacağız. Henüz hiçbir şey bitmedi, Konya maçı ile Eskişehirspor'un şanlı direnişinin başlayacağına inancımız tam. Yeterki futbolcularımız da buna inansın. Gerisi kolay, hep birlikte başarabiliriz...