Burhan Sakallı'nın stadyum ile ilgili olarak çıkışını yorumlamıştık.
Ortada net bir proje, vaat edilmiş bir söz bulunmamasına rağmen, Sakallı'nın mevcut stat alanı ile ilgili net konuşmasını, hatta müjde boyutunda işi kamuoyuna sunmasını eleştirdik.
"Bu işin gece gündüz takibini yapanların konuşamadığı ortamda, nasıl kesin konuşabiliyor?" diye sorduk.
Sonrasında;
Sakallı'nın bu söylemlerinin siyaseten söylenmiş, gerçekten uzak sözler olduğunu belirttik.
Çünkü;
Bundan üç yıl sonra oturulup konuşulacak, TOKİ ile pazarlığı yine üç yıl sonra yapılacak bir konu için şimdiden kesin konuşmak, şehre, şehirliye söz vermek siyaseten pekte cazip görünmüyor...
++++
Ancak;
Sakallı'nın stadyum ile ilgili yaptığı çıkış bazı kesimlerce "Büyükşehir adayı artık" şeklinde yorumlandı.
Sakallı'nın kendisine Büyükerşen'i rakip olarak gördüğünün, bu söylemler ile daha da net biçimde ortaya çıktığı belirtildi.
Adaylık konusunun ise genel merkeze olan yakınlığı ile hallolacağı kanısı taşındı.
Öyle ya;
Son Ankara mitinginde Burhan Sakallı'nın da platformda görünmesi, Sakallı'nın adaylığı kolayca alacağı yorumlarına yol açtı.
Hatta ve hatta Sakallı'nın orada görüntü vermesinin partideki gücüne işaret ettiği de bu yorumlara eklendi.
+++
Ancak gelin görün ki;
Siyasette böyle şeyler asla kesinleşen bir adaylığa, partide önemli bir güce işaretine yetecek şeyler değil.
Yani;
'Başbakanın yanında her el sallayan ne aday oluyor, ne de partide bir yere getiriliyor!'
Eğer öyle olsaydı;
'Yine Ankara mitinginde Emine Erdoğan'ın yanında el sallayan Ayten Kızılsu, kesin kez Büyükşehir adayı olurdu.'
Yani Büyükerşen'i rakip olarak bekleyen sakallı değil, Sayın Kızılsu olurdu.
Ya da;
En azından o görüntünün ardından bu yönde yorum yapıyor olurduk.
Öyle değil mi?
+++++
Uzatmak niyetinde değilim.
Fakat şunu da söylemeden geçmeyelim.
Başkan Sakallı, Büyükşehir adaylığı psikolojisine iyiden iyiye girmiş gibi duruyor.
Bu psikoloji hata yapmasına ve bu hataları sıklaştırmasına yol açacaktır.
Mesela;
Bizce stadyum çıkışı bir hataydı.
Gündoğdu dönüşümünden dönmek hataydı.
Sanayi çarşısını hala görmezden gelmek yine hataydı.
Yıllarca susarak kalmak hataydı.
Tramvayın uzatma hatları projesi yapılırken "Tramvayda neden Tülomsaş yok?' sorusu hataydı.
Kabul edilmese de, Çankaya'da kentin siluetinin bozulması hataydı.
Liste uzayabilir...
+++
Bu yüzden Sayın Sakallı adına şunu söylemekte fayda var.
"Benzer hatalara yenileri eklenir mi, bilemiyorum...
Ancak;
Şu bilinmeli ki;
Sakallı'yı Büyükşehir adayı yapacak olan etken, mitingde platformda fotoğraf çektirmesi değil, kentte en azından bundan sonraki süreçte yapacağı siyasettir.
Ki;
O siyasette sahiden de pekiyi gitmiyor gibi...
Başkan Sakallı önündeki sürece bu pencereden bakarsa daha iyi olur.
Yoksa önümüzdeki siyasi sürecin en yanılan kişisi olabilir..."

****************

BU DA BİR DEVRİMDİR

Eskişehirspor Anadolu'da devrimi yapan camia!
Bugünün devrimini de Mesut Hoşcan yaptı.
Öyle böyle bir devrim değil.
Öyle böyle bir zaferden bahsetmiyoruz çünkü!
Söke söke kazanılmış, sonuna kadar hak edilmiş bir seçimden söz ediyoruz
En önemlisi;
Herkesin istediği ve beklediği bir zaferi anlatıyoruz.
++++
Bugünlük kısa kesiyoruz.
Çünkü bu konuya ilgili söyleyeceğimiz çok şey var!
Buraya sığmayacak.
Onları yarına ve sonrasına bırakalım...