Belediye yasası değişince, belediyelerde iç denetim mekanizması kurulması için Meclis denetim komisyonları oluşumuna izin verildi.
Yani...
Belediye'yi denetlemekle görevli Meclis üyelerinin, istemeleri halinde dışarıdan uzman kişilerin getirilerek, denetime yardımcı olmalarına olanak sağlandı.
Bu genelde, meclis üyelerinin anlamadıkları bir konu ile ilgili, gerek duyulması halinde dışarıdan uzman kişilerden yardım alması düşünülerek yapılmıştı.
Eskişehir Büyükşehir belediyesi'nde ise...
Meclis denetim komisyonunda ki meclis üyeleri, dışarıdan bir uzman getirdiler.
Bu uzman da, Belediyenin yapmış olduğu ihaleleri inceledi.
Bu inceleme sonucunda, bazı ihalelerde usulsüzlük olduğu yolunda rapor tuttu.
Bu rapor üzerine, İçişleri bakanlığından müfettiş istenildi.
Gelen müfettiş de, daha önce hazırlanan rapor doğrultusunda karar verince...
İçişleri Bakanlığı, Büyükşehir belediye Başkanı ve 11 bürokrat ile ilgili "soruşturma izni" verdi.
Netice olarak konu Danıştay'a gitti.
Danıştay ise, yapılan ihalelerde usulsüzlük olmadığına karar vererek...
İçişleri Bakanlığının Büyükerşen ve 11 bürokrat ile ilgili verdiği "Soruşturma izni"ni kaldırdı.
Anlayacağınız.
Tüm bunlar, Meclis iç denetim komisyonu tarafından, dışarıdan getirilen bir uzmanın tutmuş olduğu rapor üzerine meydana geldi.
Peki kimdi bu dışarıdan getirilen uzman?
Büyükşehir belediyesini denetlemesi için getirilen Hesap uzmanı, mahalli İdarelerin İzmir Bölgesinde görev yapan bir kişi.
Aynı kişi, daha önce de Tepebaşı Belediyesini denetlemiş, hiçbir şey bulamamış.
Ancak...
Büyükşehir Belediyesinde bulduğu usulsüzlükler de, Danıştay tarafından her ne hikmetse usulsüz bulunmamış.
Üstelik aynı kişi, AKP'libir meclis üyesinin de sınıf arkadaşıymış.
Dahası...
Aynı isim, Büyükşehir belediyesini denetlemeye de devam ediyormuş.
Ne diyelim...
Ya o Eskişehir'i çok seviyor.
Ya da Eskişehir'de onu çok sevenler var ki...
Hep o görevlendiriliyor...