1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Bir firmanın kapanmasıyla yüzlerce mağdur...


Eskişehir son günlerde bir iflas haberiyle yıkılıyor.
Gerçi, kimileri "İflas" diye nitelendiriyor olup biteni, kimileri ise "Vurgun"
Mesele: Eskişehir'in en köklü ve en büyük et ve et ürünleri firmasının bir gecede kapanması ve sahibinin de ortadan kaybolmasından ibaret.
Kapanan firma, şüphesiz büyük bir firma.
Bu büyük firma ile iş anlamında alışveriş yapanlar da bir hayli fazla olunca, Eskişehir ticari hayatını olumsuz etkileyen bir durum ortaya çıkıyor ki, zaten son günlerde hemen her yerde bu olay konuşuluyor.

İFLAS MI ETTİ? VURGUN MU YAPTI?
Görünen o ki, Eskişehir'in en büyük et ve et ürünleri firmasının bir gecede kapanması, bu firma ile iş yapan küçüğünden büyüğüne pek çok kişiyi olumsuz etkilemiş.
Söz konusu firmaya 4-5 hayvan verenlerden tutun da, yıl boyunca et alımı yapan ve alacağı malların parasını da hatır çeki olarak baştan veren büyük şirketlere kadar bir hayli alacaklı ve mağdur var orta yerde.
Dahası...
Alışverişin dışında, faize karşı oldukları için söz konusu firmaya "milyonlar" teslim edip, "Bu parayı işlet. Karı paylaşalım" diyenlerin de bir hayli fazla olduğu ve işletilmesi için firma sahibine teslim edilen paraların bir gecede gittiği söyleniyor.
Sonuç olarak:
Kimileri, söz konusu firmanın borç batağından kurtulamadığı için iflas ettiğini ve sahibinin ortadan kaybolduğunu söylüyor...
Kimileri ise...
İşlerin kötüye gittiğini anlayan firma sahibinin, topladığı hatır çeklerini bankadan kırdırıp, yüklü bir para ile ülkeden kaçtığını ifade ediyor.
Sonuç olarak...
Bu gün hangi Avukatın yanına giderseniz gidin, bürosunda kapanan firmanın alacaklısı konumunda mutlaka birileri bulunuyor.
Bu gün hangi cemiyete girseniz, bu firmanın kapanmasından dolayı alacaklarını tahsil edemeyen ve kara kara düşünen mutlaka bir kişiye rastlıyorsunuz.

BİR İKİ FİRMA DAHA AYNI ŞEKİLDE KAPANSA, ESKİŞEHİR'DE ADETA TİCARİ YAŞAM BİTECEK
Netice olarak:
Bir tek firmanın bir gece aniden kapanmasıyla ortaya çıkan ticari mağduriyetin bu denli fazla olması da gösteriyor ki, Eskişehir'de birbirine bütünleşmiş, son derece kırılgan ve riskli bir ticari yapı var.
Eskişehir'deki ticari hayatın ne denli pamuk ipliğine bağlı olduğunu, bir tek firmanın, bir gecede kapanmasıyla, bir kez daha görmüş olduk.
Sadece bir firma ile mağdur duruma düşen alacaklı sayısının bu denli fazla oluşu, ister istemez "Maazallah aynı kapasitede 2-3 firma daha böyle bir gecede kapansa, demek ki Eskişehir ticareti kökten iflas edecek " düşüncesini akla getirir oldu.
Eskişehir'deki piyasaların, sadece bir firmanın bir gecede kapanması ile bu denli sarsılıyor olması, Eskişehir ticareti açısından son derece olumsuz bir tablo.
Umarız, Eskişehir'in bu kırılgan tablosu içinde benzeri başka bir olay yaşanmaz.
Yaşanırsa da, zaten Eskişehir'in mevcut piyasaları bunu kolay kolay kaldıramaz.
......


Eniştelerin karnesi...
Hüsamettin Cindoruk Eskişehir'den milletvekili oldu.
Eskişehir kendisini kabullenip, sevdi.
Kabullenip sevmesinin bir nedeni de, eşinin Eskişehirli olmasıydı.
Neredeyse "Enişte" deyip bağrına basacaktı.
Milletvekili olduktan sonra TBMM başkanı oldu Cindoruk.
Doğrusu, Eniştelik vazifesini de fazlasıyla yerine getirdi.
Eskişehir'e Doğal Gaz onun Meclis başkanlığı döneminde geldi.
Sanayi yatırımları da aynı şekilde...
Büyükşehir statüsüne sırf onun hükümeti zorlamasıyla kavuştu Eskişehir.
Sonuç olarak...
Cindoruk Eniştelik görevini gerektiği gibi yerine getirdi.
Xxx
Kemal Unakıtan Eskişehir'den milletvekili oldu.
Milletvekili olduğunda Maliye Bakanıydı.
Hükümetin, Başbakan'dan sonra en kudretli ikinci ismiydi.
Eskişehirli sevdi kendirsini.
Kabullenip sevmesinin nedenleri arasında eşinin tatar olması etkin rol oynadı.
Eskişehir'de yoğun bir Tatar nüfusunun olması, bir anda Kemal Unakıtan'ı "Enişte" konumuna taşıdı.
Doğrusu, Kemal Unakıtan da Eniştelik görevini tam anlamıyla yerine getirdi.
Demiryolunun yer altına alınması, havaalanı pistinin uzatılması, İstanbul yolunun genişletilip,kısaltılması, çevre yolunun karşılıklı üç şeride çıkartılması onun talimatları ile gerçekleşti.
Kısacası...
Kemal Unakıtan da, tıpkı Hüsamettin Cindoruk gibi Eniştelik görevini iyi yaptı.
Xxx
Şimdi yeni Başbakan Ahmet Davutoğlu oluyor.
Davutoğlu, Eskişehir'den evli.
Eşinin ailesi halen Eskişehir'de ikamet ediyor.
Yani, Ahmet Davutoğlu saf mı saf Eskişehir Eniştesi.
2015 seçimlerinde Eskişehir'den aday olur mu bilemiyoruz...
Cindoruk ve Unakıtan gibi Eskişehir'e faydalı olur mu?, onu da bilemiyoruz.
Üzerinden bir hayli zaman geçtiği için, Cindoruk ve Unakıtan'ın karnesini verip "İyi" diyebiliyoruz ama...
Davutoğlu için galiba biraz beklememiz gerekiyor galiba...
......

Süheyl Batum alıştı imza toplamaya
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde CHP ve MHP çatı aday isminde anlaşınca, buna ilk tepki gösteren Eskişehir milletvekili Süheyl Batum oldu.
Katıldığı bir televizyon programında "Benim adayım Emine Ülker Tarhan. Aha da ilk imzayı atıyordum" diyerek başlattı imza toplamayı.
Olmadı tabi istediği.
Birkaç kişi dışında imza vereceğini söyleyen çıkmadı.
Aynı Süheyl Batum, önceki gün yeni bir imza kampanyası başlatmış.
Çözüm sürecine yazsal bir statü kavuşturacak olan kanun maddesini AYM'ye taşımak için ilk imzayı vermiş.
Başvuru metnini hazırladığını söyleyen Batum, tüm CHP ve MHP Milletvekillerinin de bunu imzalaması için 60 gün süresi olduğunu hatırlatmış.
Ancak...
CHP, böyle bir niyetlerinin olmadığını açıklamış, MHP ise "biz kendimiz Anayasa Mahkemesine götürürüz" tarzında bir yaklaşım sergilemiş.
Anlaşılan o ki...
Batum'un ikinci imza toplama girişimi de yerini bulmamış.
.........

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Askerliğini denizaltı personeli olarak yapan Temel kahvede denizaltını anlatıyormuş.
-Kocaman her tarafı kapalı demirden bir gemi. İşte biz o geminin içine giriyorduk, denizin 100-200 metre altına girip 1 hafta 10 gün hiç çıkmadan gidiyorduk.
Herkesin ağzı açık Temeli dinlediğini gören Dursun birazda kıskanarak;
- Ula Temel demirden gemi denizin altına girerde nasıl su almaz
Temel,evelemiş gevelemiş bir türlü izah edememiş, sonra Dursuna dönerek;
- Ula dursun sen denize giriyor musun?
- Giriyorum.
- Peki denize dalmıyor musun?
- Dalıyorum.
- Denizin dibine dalınca kıçına su kaçıyo mu?
- Yooo.
- İşte sistem aynu sistem...

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi