Fenerbahçe şanslı bir takım. Çok değil iki hafta önce Akhisar yerine bizimle karşılaşsalardı, Eskişehir'den "beşlik" olup dönerlerdi. Geçen süre içinde sakatları iyileşti, protestolar azaldı, kazandıkları maçlarda kendilerine büyük moral oldu. Özellikle Meireles ve Yobo'nun takıma katılmaları hem defansı, hemde orta sahayı toparlamış. Önce Avrupa Kupası maçında, ardından Orduspor karşısında hem etkili hemde iyi bir futbol sergilediler. Kimse Ordu maçının sonucuna bakıp başa baş bir maç oynandığını düşünmesin. Fenerbahçe belki tek farklı kazandı ama normalde çok daha farklı kazanabileceği bir oyun sergiledi. Bizim yapmamız gereken ise bu maçtan gerekli dersleri çıkarmak olmalı.
Umarım Ersun Hoca, Orduspor Teknik Direktörü Cuper'in hatasına düşmez. Orduspor rövanş için avantajlı bir sonuç elde etmek isteyen bir kupa takımı gibi oynadı. Dünyaca tanınmış Arjantinli Cuper, az farklı bir mağlubiyete dünden razı gibiydi. Öyle ki; takımı mağlupken bile hücumu düşünmedi. Karşısında sadece savunma yapmaya çalışan bir takım olunca Fenerbahçeli futbolcular sahada istedikleri gibi at koşturdular. O kadar rahat oynadılar ki, bir ara Fener savunmasındaki Bekir'in bile hücuma çıkışını izledik. Orta sahadaki Meireles, Cristian ve Mehmet Topal adam kovalamak zorunda kalmayınca hem fazla yorulmadılar, hemde kendi yeteneklerini gösterme fırsatı elde ettiler. Fener forveti de orta sahadan aldığı destekle etkili bir oyun sergiledi. Sow ve Kuyt arasındaki uyum defansımız için önemli bir tehtid. Zaten Sow, Kuyt'ın pasını değerlendirerek güzel bir gol attı. Stoch ise deli dolu bir futbolcu. Fazla hareketli ve kaleyi gördüğü her yerden şut atıyor. Gerek savunmamızın gerekse kalecimiz Boffin'in bu üçlüye maçın her anında dikkat etmesi gerekiyor.
Fener karşısında biz ne yaparıza gelirsek; Cuper'in ve Orduspor'un yaptıklarını yapmayalım, yeter. Topun kontrolünü rakibe bırakır ve üstümüze gelmelerine izin verirsek, açıkça söyliyeyim üzülürüz. Maçın sihirli kelimesi "pres" olacak. Rakibin yeteneklerini kısıtlamak ve saha içi organizasyonlarını bozmak için her topa basmalı, her topa koşmalı, her top için mücadele etmeliyiz. Tek kelime ile Fenerli futbolculara saha da soluk aldırmamalıyız. Eğer bu mücadeleyi gösterir ve topa sahip olursak, oyun bize döner. Açıkçası maçı kazanacağımıza canı gönülden inaniyorum. Taraftarımızın desteği, Bando EsEs'in verdiği çoşkuyla biz bu Fener'i yeneriz.
Geçtiğimiz hafta içinde Erkan Midilli gündeme bomba gibi düşen bir haber yaptı. Spor Bakanımız Suat Kılıç'ın Kulüpler Yasası Hazırlıkları ve e-bilet projesi hakkındaki açıklamaların mürekkebi bile kurumadan ortaya çıkardığı " bir koltuğa iki bilet satılması " haberi gazetecilik adına büyük bir başarıdır. Sadece iddia mertebesinde kalmayan, her türlü belge ve kanıtıyla gözler önüne serilen bu haber bile tarafları tarafından yalanlamaya çalışıldı. Ama haber, o kadar sağlam, o kadar özenerek hazırlanmıştı ki, kısa sürede geri adım attılar. Baktığımızda kurumsallaşma adına, taraftara karşı sorumluluk adına, en azından dürüst ticaret adına çok ayıp bir olay olan bu çifte bilet uygulaması haberini, araştırmacı gazeteci kişiliğiyle ortaya çıkaran Erkan Midilli'yi kutluyorum. Çifte bilet skandalı, hata yaptık açıklaması ile şimdilik geçiştirildi. Hafta sonu Fenerbahçe maçına büyük ilgi olacaktır. Aman dikkat, bu sefer hata olmasın.