
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Birlik-Beraberlik mi dediniz?
-Hiç gereği yokken adaylık sürecini 6 ay önce başlatırsanız...
-Eğitim programı yapıp "Bu eğitimlere katılmayanlar aday yapılmayacak" derseniz.
-Üstüne üstlük bir de bunun için insanların parasını alırsanız.
-Yetkili organları toplayıp, "Eskişehir'de Odunpazarı adayını anket yoluyla belirleyeceğiz" diye açıklama yaparsanız.
-Genel başkan çıkıp "Anket sonucunda kim en çok oyu almışsa o aday olacak" sözü verirse.
-Parti Genel merkezinde ilke kararı alıp "Milletvekilleri kesinlikle ilçe adayı yapılmayacak" açıklaması yaparsanız.
-Aday olmak için verdiğiniz tarihten sonra başvuruların dikkate alınmayacağını söylerseniz.
-Partinin Büyükşehir adayı "Karışmıyorum" derse.
-Partinin Milletvekili "Ben aday değilim" demişse.
-Partinin il başkanı "Anket uygulanmazsa istifa ederim" resti çekmişse.
Ve bu saydıklarımızın tümü doğru çıkmamışsa...
Ve CHP'liler kendilerini kandırılmış hissettiyse...
Çok merak ediyoruz?
CHP de, son günlerde sıkça tekrarlanan ve herkesin ağzından düşürmediği o "Birlik- Beraberlik" nasıl sağlanacak?
Nereden bakarsanız bakın, birlik ve beraberliğin olmaması için. neredeyse elden gelen her şey, hem Genel merkez eliyle, hem de partinin Eskişehir'deki aktörleri tarafından yerine getirilmiş.
Ne gönderilen genelgeye uyulmuş, ne de alınan ilke kararlarına.
Ne verilen sözler tutulmuş, ne de çekilen restler.
Bu şartlarda CHP içinde o çok söylenmeye başlanan "birlik- beraberlik" sağlanabilirse: ne ala...
Belki bu yaşananlara rağmen CHP Eskişehir'de Belediyeleri kazanabilir.
Ancak...
Yaşanan bu olayların tamamı CHP içinde, CHP'nin Eskişehir geçmişinde hep konuşulacak ve yargılanacak.
Çünkü...
Yaşananlar CHP için mahalli seçimlerin de ötesinde bir hal aldı.
.......
5 yıl önce 5 yıl sonra...
CHP'li Belediye Başkan adaylarının tanıtımının gerçekleştirildiği bir toplantı yapıldı önceki gün.
Odunpazarı meydanı seçilmişti bu iş için.
Aday tanıtımı gerçekleştirildi ama, söz konusu toplantı ile ilgili söylenenler bir trlü bitmedi.
Bazıları, yeterince kalabalık olmadığından yakındı.
Bazıları ise: "12 ilçeden birer otobüs gelseydi, meydanda ki kalabalık daha fazla olurdu" dedi.
Bazıları da, tanıtım toplantısında CHP bayrağı olmamasını eleştirdi.
Tüm bunların sonucunda da...
-"Mahalli seçimlerde CHP'nin işi çok zor. Tablo ortada" yorumu yapıldı.
Aslına bakarsanız...
CHP'nin önceki gün yapmış olduğu tanıtım toplantısı bize 5 yıl önce aynı y.erde yapılan DSP'nin aday tanıtım toplantısını anımsattı.
Bizzat itmiştik ve dün gibi hatırlıyoruz.
Katılımcı sayısı çok azdı.
Konuşmalar etkisiz ve meydanda toplananlar heyecansızdı.
Tablo bir felaketti anlayacağınız.
O gün de, tıpkı bu günkü gibi tanıtım toplantısının ardından son derece olumsuz yorumlar yapılmıştı.
Seçimler yapıldı ve DSP birinci parti oldu.
Söyleyeceğimiz şu ki; Mitingler, tanıtım toplantıları ve benzeri etkinlikler, seçim tahmini yapmak için yeterli kriterler değil.
Bunun, geçmişte bariz örnekleri de var.
Bırakın meydanı, salonları bile dolduramayan partiler seçim kazanabiliyor.
Öte yandan...
Meydanları tıka basa dolduran partiler, seçimden hayal kırıklığı ile ayrılabiliyor.
......
Aynı yerde bir gün arayla
Eskişehir'deki 52 Sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu "Kardeşlik Platformu" dün bir miting düzenledi.
Miting, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a destek amacı ile yapıldı.
İsmine de "Vesayete hayır, milli iradeye saygı" mitingi denildi.
İyi de bir kalabalık toplandı miting alanında.
Konuşmalar yapıldı, mehter müziği çalındı, Kur'an okundu.
AK Partinin önemli isimleri de söz konusu mitingin yapıldığı alandaydı.
Belki bilerek, belki de özellikle düşünülmüştü bilemiyoruz ama...
Başbakan'a destek amacıyla düzenlenen "Vesayete hayır, milli iradeye saygı" mitinginin yeri ve zamanlaması son derece önemliydi.
Zira...
CHP'nin bir gün önce aday tanıtımını yaptığı aynı alanda gerçekleştirildi miting.
Dikkatimizi çeken ise...
Miting alanında bulunanların ellerinde taşımış olduğu "Gâvuru sevindirme" pankartları oldu.
Her ne kadar "Gavur kim?", "Gavuru sevindiren kim?", "bu laf kime? " sorularına yanıt bulamasak da, bu lafın kendi camialarında gideceği yere gittiğini zor da olsa anlamış olduk.
......
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Temel ve dursun yaz tatillerinde Antarktika'ya gitmeye karar vermişler. Uzun bir yolculuktan sonra buzlar diyarına varmışlar. Bir rehber bulamadıklarından kendileri gezmişler uzun buz ovalarını. ertesi sabah bir rehberle anlaşarak kıtanın en güzel yerlerini rehber eşliğinde gezip merak ettiklerini soruyorlarmış. Bir ara Temel rehbere seslenerek
- " Pardon burada hiç beyaz kadın var mı ? " diye sormuş,
- Rehber "Tabiî ki var, buradaki kadınların yüzde doksanı beyazdır" demiş.
- "Peki siyah kadın var mi?"
- "Eh bir kaç tane var bu civarda"
- "Pekİ siyah beyaz kadın var mı" rehber son derece şaşkın bir şekilde
- "Tabiî ki hayır ben hiçbir yerde rastlamadım böyle kadına" Cevaptan hiç de hoşnut kalmayan Temel Dursun'a dönerek
- " Ula dursun yoksa dün akşamkiler penguen miydi?