
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Bize yine çok kızacaklar ama... Sözümüz AKP'lilere...
Yayınlanma:
-Eskişehir, bundan 60 yıl önce de il merkezi, il nüfusunun önemli bir yüzdesini barındıran bir kentti.
-Eskişehir, bundan 60 yıl önce de yüksek oranda şehirleşmiş bir ildi.
-Eskişehir'in eğitim seviyesi, bundan 60 yıl önce de, hatta Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren yüksek ve Türkiye ortalamasının üzerinde olan bir kentti.
-Eskişehir, Devlet eliyle erken sanayileşen bir kentti.
Hatta.
-Eskişehir, düzenli gelir sahibi ücretli nüfusun bir hayli yüksek olduğu bir şehirdi.
Böylesine özellikli bir kent olmasına rağmen Eskişehir 1999 yılına kadar sol partilere hiç destek vermedi.
Hâlbuki: Şehirleşmiş olması, iyi eğitimli ve düzenli gelir sahibi insanların yaşadığı bu kent, sol partilerin taban özelliğine sahip bir kentti.
Buna rağmen Eskişehir her seçimde tercihini sağ partilerden yana kullandı.
1954 ila 1957 arasında Demokrat Parti...
1961 ila 1977 yılları arasında Adalet partisi.
1983 yılından itibaren Anavatan partisi...
Ve...
1999 yılına kadar da Doğru Yol Partisi'ni destekledi.
Aynı Eskişehir... Yani: Merkez sağ partilere her dönem destek çıkan Eskişehir, aynı desteği 2002 yılından sonra AK partiye vermedi.
Nedeni açıktı halbuki:
Eskişehir iddialı bir kentti ve parti kadroları bu iddiayı bir türlü anlamlandıramıyordu.
İşte bu yüzden:
AK parti, her girdiği mahalli seçimi kaybetti Eskişehir'de.
Her Mahalli seçimde, sırayla elindeki bir büyük ilçeden daha oldu.
Her milletvekili seçiminde birinci parti olsa dahi, Türkiye ortalamasını bir türlü yakalayamadı AK parti.
Üstelik...
CHP her milletvekili seçiminde oylarını yükseltirken, AKP'nin oy oranı aynı ve Türkiye ortalamasının altında kaldı.
Halbuki: merkez sağ kimliğini edinmiş bu kentte işleri çok da kolaydı.
Yapacakları tek bir şey vardı ki: O da "Eskişehirli hemşerilerimizin talebi üzerine" diye söze başlayıp, buna paralel davranış içinde olmaktı.
İşte bunu yapamadı AKP Eskişehir'de.
Ne Stadyum yeri, ne Gar binası, ne Meydan, ne çevre yolu ne de Demiryolunun yer altına alınma projesinin küçültülmesi konusunda Eskişehirlilerin isteği pek kale alınmadı.
İsteklerin aksi istikametinde yapılanlar için bir minnet beklentisi içine girilmesi, yapılanların da kıymetsiz olduğu algısına yol açtı.
Yukarıda da söylediğimiz gibi aslında AKP nin Eskişehir'de işi çok da zor değildi...
Bu şehrin iddiasını anlamlandırıp, buna göre bir tutum içinde olunması bile, AKP için yeter de artardı.
Ve bu gün için Eskişehir'de, CHP nin önümüzdeki seçimlerde ilk kez birinci parti olma ihtimali bile konuşulmuyor olurdu.
.....
MHP mitingi...
MHP nin Odunpazarı'nda yaptığı mitingi soruyorlar sıkça...
-"Nasıl buldun? Performansı nasıldı? Kalabalık ne orandaydı?" diye birbirini takip eden sorular.
Mitinge katılımın seçimlerde herhangi bir belirleyici unsur olmadığını bile bile yine de merak ediliyor mitingde kaç kişinin olduğu...
Saymadık ama, bize göre MHP nin bu güne kadar Eskişehir'de yaptığı en kalabalık miting olduğunu söylememiz yanlış olmaz.
Genel Başkanın performansına gelince, aslında herkesin bildiği performansın aynısıydı Eskişehir mitingindeki performansı..
Ancak...
MHP mitinginde en dikkat çeken nokta: genel başkan Bahçeli'nin Eskişehir mitinginde yapacağı konuşmanın titizlikle hazırlanmış olmasıydı bize göre...
Şöyle ki:
Başbakan Davutoğlu'nun "Eskişehir'de 5'de 5 istiyorum" demesi gibi, Bahçeli'nin konuşmada Eskişehir ile ilgili yapılmış tek bir gaf yoktu...
"Eskişehir huzur cellatlarından çok çekmiştir. Eskişehir milli birlik ve kardeşlik hasımlarından bıkmıştır. Tutulmayan sözlerin kurbanıdır Eskişehir." Gibi sözlerle, iktidar partisine...
"Eskişehir kabuk değiştiriyor, günden güne Eskişehir farklı bir çehreye bürünüyor. Gelin görün ki her şey yüzeyde kalıyor, şekilden öteye geçemiyor." Gibi sözlerle de, Belediyelere gönderme vardı Bahçeli'nin konuşmasında.
Sonuç olarak: Bu mitinge bakıp MHP nin oy oranını tahmin etmek mümkün mü?
Elbette değil.
Bu mitinge bakıp MHP nin ne kadar oy arttıracağını tahmin etmek mümkün mü?
O da değil.
Bu mitinge bakıp söylenebilecek tek somut şey, Devlet Bahçeli'nin Eskişehir konuşmasını doğru temeller üzerine oturtmuş olmasıdır...
......
Piyasanın hali
Geçtiğimiz Günlerde HYPERLINK "http://www.eskisehirliyiz.biz" "_blank" Eskişehir'in tanınmış bir iş adamına sorduk "İşler nasıl gidiyor?" diye... Fazla lafa gerek olmadığını söyleyip, bir gözlemini aktardı; -"Şöyle bir dolaşıyorum şehirde, en kalabalık yerler nereleri biliyor musun? Öncelikle şans oyunları oynanan Ganyanlar ve İddia bayileri, ardından yine camiler ve meyhaneler" dedi... Bunun sormuş olduğumuz soru ile ne alakası olduğunu öğrenmek istedik... -"Hiç olmaz olur mu? Tam da piyasaların nasıl olduğunu ortaya koyuyor bu tablo" diye cevap verdi. Biraz daha açık konuşmasını söylediğimizde ise... -"Yahu, kimileri geleceği şansta görüyor, kimileri 'olacağı kadarmış" deyip, kendisini içkiye vuruyor, çoğu da işi Allaha havale ediyor" dedi... Belki ilk etapta alaka kurmak gerçekten zor ama... Şöyle bir düşündüğünüzde... Hiç de yanlış bir tespitmiş gibi gelmiyor insana... Anlayacağınız... Piyasanın nasıl olduğunun özeti bu galiba...
......
Biraz da gülmek lazım
Dursun iş için müracaatta bulunmuş. İşe alınması için bazı evraklarla birlikte 8 adet de vesikalık fotoğraf istemişler. Ancak Dursun vesikalık fotoğrafın ne olduğunu bilmiyormuş. Hemen akıl hocası Temelin yanına koşmuş. Durumu anlatmış. ...Temel: Bildiğim kadarıyla vesikalık fotoğraf belden yukarı çekilen fotoğraftır. Sen şuraya çukur kaz içine gir. Bende fotoğraf makinesi getireyim. Fotoğrafını çeker veririz demiş. Dursun başlamış çukur kazmaya, temel fotoğraf makinesi getirmeye gitmiş. Temel bir de gelmiş ne görsün. Dursun 8 tane çukur kazmış. Temel: Ula Dursun niye 8 çukur kazdın demiş. Dursun: 8 vesikalık lazım ya.. Temel: Ula salak ben zaten 8 tane fotoğraf makinesi getirmiştim