(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

BU ATEŞ SÖNMESİN!


20 Kasım akşamı İstasyonda ki kıvılcımın, Konya'da ki kendini yakan ateşi, dün gece Mersin'i de yakıp kavurdu. Eskişehirsporlu futbolcular öyle bir mücadele ortaya koydular ki, "Biz zaten yanmışız. Ama bu ateş sadece bizi değil, herkesi yakar" der gibiydiler.
***
Her zaman olduğu gibi yine maça içe dönük başlandı. Bu kadar durağan başlayan müsabakanın böylesine heyecanlı bir final ile bitmesinin adı "Can derdi"
Eskişehirsporlu futbolcuların canları dişlerinde olduğu zaman, kazanmak yasasının bütün kuralları da ortaya çıkıyor.
Çünkü o futbolcular öncelikle devre arasına kadar her zamankinden daha güçlü olmaları gerektiğinin farkına vardılar...
***
Samet Aybaba'nın sihirli dokunuşlarıyla Eskişehirspor'ın çoğalan yanı, rakibin azalan yanı oldu.
11 maçta 7 gol atan Es-Es, son iki maçta rakip filelere 5 gol gönderiyorsa, orada değişimi sağlayan teknik adama da saygı göstermek birinci önceliktir.
En azından futbol anlayışına...
***
Takım, son bölümler hariç sahada ne yaptığını bilen görüntüdeydi.
Üstelik bütün kozlarını oynarken bile doymayan bir ekip görüntüsü sergilediler.
Final paslarında biraz becerikli olup, daha iyi olgun ataklar yapılabilse farkın açılması içten bile değildi.
İşte bu limitsiz mücadelenin adına sadakat diyelim.
Ortak kalp atışı diyelim.
Ve Futbolcuların hakkını verelim.
***
Geceye en çok sözü geçen adam olarak Engin Bekdemir'i işaret ettim.
Güçlendikçe, seyir zevki de yaratıcılığı da artıyor.
Pozisyonların etrafında dolaşmaktansa içine dalmayı seven bir hali var.
Zaman içinde etkisi daha da artacaktır.
İlk golde korneri kullanan, ikinci golün asistini yapan Bekdemir, 3.gole ise imzasını atarak geceye damgasını vurdu.
***
Lawal'ın aykırı ruhuna her zaman saygımız büyük. Yeter ki futbol oynamak istesin...
Pozisyonlarda görünmesine de aslında gerek yok, sahanın içindeki varlığı her şeyin kanıtı.
Emre Güral'ın varlığının takıma neler kattığı da ortada.
Toko ve Kamil Ahmet'te iki maçtır disiplinli bir mücadele ruhu var.
***
Aslında Eskişehirspor'da iyiye giden şeyler var. Bunu inkar edemeyiz. Ama bir yanı da geri çekiştiriyor.
Kazansa da bazı gerçekler yürürlükte hâlâ.
Bu denli üstün mücadeleye rağmen, suratsız bitebilirdi maç.
Kazanırken alkışlar elbette haktır. Eğer kaybetmek istemiyorsanız, gerçekleri de kazanırken göreceksiniz.
Çünkü verdiklerini en kolay geri alan gerçektir futbol.
***
Bu takımın kavgasını haklı kılan, inancın yol arkadaşlığı... O formayı isimler değil artık ruhlar giyiyorsa... Orada bazen mücadelenin yanında futbol kalitesi de devreye girmeli. Aynı Mersin maçının son bölümünde olduğu gibi...
***
Biz her şeyi bir kenara bırakalım. Ve böylesine kenetlenmiş bir şehrin duygularına karşılık vermeye çalışan futbolcularımızı bağrımıza basalım. Bu galibiyetin de şimdilik tadını çıkartalım. Çünkü gerçekten çok özlemişsiz... Öyle ki biz foto muhabirleri dahi sevinç fotoları çekerken, birbirimizi ezecek noktaya gelmişiz.
***
Son olarak hakemler sahanın en garip adamlarıydı aslında.
Konya maçının ardından Mersin'in attığı gollerde ki ince işçilik bizim canımızı çok kötü yakabilirdi!
Bu ülkede adam gibi maç yönetmek bir rivayettir.
Ne yazık ki bazı hakemlerin kaza süsü verdikleri pozisyonlar kesinlikle cinayettir.
***
Kazandığınızda bazı şeyler göze çarpmaz. Ve sadece övgüler renkli olur.
Bu yol uzun ve görüyoruz ki değişik barikatlarla da dolu olacak.
Üstelik akrebin rolüne soyunan sistemi de hesaba katmak gerek.
Çünkü futbol bu ülkede sadece futbol değil!
Ancak benim son 8 günde Eskişehir'de gördüğüm sevda ateşi bu sistemi de yakmaya yeter!
O nedenle...
Sezon sonuna kadar şehirde yanan bu ateş hiç sönmesin...













Önceki ve Sonraki Yazılar
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK Arşivi