Bırakın normal bir lig maçını, Eskişehirspor ile Bursaspor gazozuna hazırlık maçı bile oynasa o tribünlerin dolu olması gerekirdi. İki ezeli rakip arasında yıllardan beri süre gelen rekabet yüzünden her zaman böyle bir beklenti olmuştur. Ama Bursa taraftarının e-bilet protestosu ve maça ilgi göstermemesi yüzünden Anadolu derbisi neredeyse boş tribünlere oynandı. Allah'tan Eskişehirspor taraftarı vardı da, statta maç olduğu anlaşıldı.
İlginç bir maçtı, öyle ki maçı seyretmeyenler sonuca bakıp kora kor bir mücadele olduğunu zannedebilirler. Oysa izlediğimiz bir boksörün hayatının anlatıldığı "Rocky" filmindeki Apollo Creed – Rocky Balboa boks maçının futbola uyarlanmış haliydi sanki. Apollo rolüne soyunan Bursa, 80 dakika vurdu da vurdu. İki defa da saydırdı. Açıkçası son 10 dakikaya kadar bizim için her şey kötü gitti. Meğerse bizimkiler maçta son raundu bekliyormuş. Önce Hürriyet'ten gelen aparkat ile rakibi salladık, sonra Mori'nin müthiş kroşesi ile devirdik. Biraz daha süre olsaydı eminim nakavt da ederdik. Filmde Rocky Balboa'nın taktiği, "önce yor, sonra vurdu." Bursa karşısında ise bizim ne yaptığımız, ne oynadığımız belli bile değildi. Hadi, milli takımlarından dönen Erkan Zengin ile Lawal yorgundu diyelim. Peki ya diğerleri... İstikrar abidesi birkaç isim dışında kalanlar yenilgiyi baştan kabullenmiş gibiydiler. Mersin maçı öncesinde elimizde iki farklı görüntü var. Birincisi seksen dakikalık çok kötü tablo... İkincisi ise son on dakikaya sığan coşkulu, arzulu ve yenilgiye isyan eden futbol. Şimdi kim bilebilir ki, Mersin'de hangisini oynayacağımızı. Bazı arkadaşlarım bu takımın ne zaman, ne yapacağı belli olmaz diyorlar. Ama bu güzel bir şey değil ki. Artık bu takımın ne zaman ne oynayacağı belli olmalı. Elbette Ertuğrul Hocanın işi zor... Elinde genç ve tecrübesiz bir ekip var. Maç içindeki iniş ve çıkışlar kadar futbolculardaki konsantrasyon kaybı ile de uğraşmak zorunda. Fakat haftalar yavaş yavaş geçiyor. Elimize puan cetvelini alıp baktığımızda Eskişehirspor'un yeri çokta iç açıcı değil.
Umarım bizi korkutan tablo bir maçlıktır ve Bursa maçının son 10 dakikasındaki futbol ile bitmiştir. Yine umarım ki, son 10 dakikadaki futbolu doksan dakikaya yayar ve Mersin'den iyi bir sonuçla döneriz. Aksi halde bizi tatsız tartışmalar bekliyor olacak ve korkarım ki, en çok da yönetimde yapılan rotasyonlar tartışılacak. O yüzden Mersin maçı çok önemli.. Buradan alınacak bir galibiyet ilaç olur ilaç...