CHP'li bir dostumuzla konuşuyoruz.
Konu: Seçimler.
-"Biz çok rahatız valla. Çünkü üç belediyenin de üçünü alıyoruz. Tek endişemiz, diğer ilçelerin de 5-6 sını alarak mecliste çoğunluğu sağlamak" diyor.
Ardından da ekliyor...
-"Bak Yılmaz Büyükerşen'e, belki de en az asıldığı seçim bu. Kapı kapı öyle çok gezmiyor. Zira, üç belediyenin üçünü de kazanacağını kendi de çok iyi biliyor" diyor.
Dediğinde haklı mı? Haklı...
AK partili bir tanıdıkla konuşuyoruz bu kez...
-"Biz rahatız. Artık Belediyeler bizim. 15 yıllık büyükşehir de artık AK Belediye" diyor.
Ardından da ekliyor...
-"Çok çalışıyoruz. Ama her gittiğimiz yerde gördüğümüz teveccüh bizi rahatlatıyor. Yaptırdığımız ve seçimi kazandığımıza yönelik rakamlar var elimizde. Eskişehir'de bu işi bitirdik sayılır. Seçim gününün gelmesini ve Belediye yönetimlerimizin başlamasını bekliyoruz" diyor.
Dediklerinde haklı mı? Kendince haklı...
Bu kez de MHP li bir arkadaşyımızla konuşuyoruz.
-"Hiç bu kadar rahat olmamıştık. Böylesine rahat şekilde bir seçime girmemiştik" diye başlıyor konuşmasına.
Ardından da...
-"Üç belediyenin üçünde de şanslıyız. Odunpazarı kesin, büyükşehir ve Tepebaşı'nda ise seçimi kazanmaya çok yakınız. O yüzden biz değil diğerleri düşünsün" diyor.
Haklı mı? Kendince haklılık payı var.
Görünen o ki üç parti de kazanacağına emin.
Üç parti de kazanma konusunda büyük bir rahatlık yaşıyor.
Ancak...
bu rahatlık sadece bir tarafa yarayacak gibi.
Kaybedenler için bu rahatlık pek de iyi sonuç doğurmayacak galiba.
........

Leyla Çam Belediye Meclisi yolunda
Leyla Çam...
Olabildiğince sosyal bir isim.
Aynı zamanda Kadının Sesi Gazetesi Genel Koordinatörlüğünü üstlenen bir meslektaşımız.
Üniversite dahil tüm öğrenimini Eskişehir'de yapan, Eskişehir'de binlerce insana Bilgisayar ve Bilgisayar Teknolojileri eğitimleri veren Leyla Çam, Tükoder, Tegv,Kader. Kent konseyi gibi kuruluşların içinde de aktif olarak yer almış bir kişi.
Ertuğrulgazi Yörük Türkmen Dernekleri Federasyonu içinde olmaktan tutun da, bugüne kadar Türkiye'nin önemli kurumlarının gerçekleştirdiği seminerlerin büyük bir bölümüne katılan Leyla Çam şimdi de bu çok çeşitli sosyal yaşamına siyaseti eklemiş.
Milliyetçi Hareket Partisi'nden Tepebaşı Belediye Meclis listesine giren Çam, bugüne kadar ki deneyim ve donanımlarını Belediye meclisine taşımak istiyor.
Seçildiği takdirde, Tepebaşı Belediye Meclisi son derece donanımlı ve olabildiğince sosyal bir kadın üyeye sahip olacak.
......
Vali Baba...
İlk bu sütunlarda yazmıştık...
-"Google'a Vali Baba yazın, karşınıza Kadir çalışıcı çıkıyor" diye.
Elbette, ülkemizde sayısız vali görev yaptı.
Halen görevde olan yüzlerce vali var.
Belki birçoğu görev yaptığı şehirde "Baba" olmayı başardı.
Belki birçoğuna "Vali Baba" denildi.
Ancak...
"Vali Baba" ismi en çok Kadir Çalışıcı ile özleş deşti.
Bunda, diğer valilere oranla Eskişehirspor tutkusunun had safhada olmasının belki büyük rolü oldu ama, sonuçta Kadir Çalışıcı Eskişehir'in "Vali Baba"sı olmayı, Eskişehirlilerin gönlünde bu isimle yer etme konumunu kazandı.
Bilindiği üzere Kadir Çalışıcı, yani "Vali Baba" MHP'nin Eskişehir'de ki Büyükşehir belediye Başkan adayı.
Dün, afişleri asılmış cadde ve sokaklara.
Afişlerin üzerine de "Vali Baba" yazılmış.
Aslına bakarsanız yazılmasa da olurdu.
Zira...
O'nun resmini görenin ağzından zaten "Vali Baba" ismi dökülüyor...

.......

Türk Dünyası Kültür Başkenti
Projesi olmasaydı var ya...
Ne yalan söyleyelim, Türk Dünyası Kültür Başkenti Projesi ilk ortaya atıldığında, çok da sıcak bakmamıştık meseleye.
Neyin ne olduğunu pek kavrayamamıştık.
İlk etapta...
-"İktidar partisinin mahalli seçimleri kazanmaya yönelik bir projesi" algısı oluşmuştu kafamızda.
Doğrusunu söylemek gerekirse...
Ne bu projeyi Eskişehir'e mal eden siyasiler, ne de projenin başında işi devralan Ajans yönetimi de anlatamamıştı neyin ne olacağını.
Çünkü...
Bizler gibi, proje kapsamında nelerin yapılacağını pek bilmiyorlardı.
Ani bir kararla proje kapıya dayanmış, proje kapsamında yapılacak işler ise adeta karga tulumba başlamıştı.
Projenin açılış törenine kadar.tören dahil yapılan çalışmalarda mevcut bütçenin korunması adına yapılan yanlış çalışmalar, Türk dünyası Kültür Başkenti projenin Eskişehir açısından ortaya pek de bir şey koyacağı beklentisi oluşturmadı.

BEKLENTİ
ÇOK BÜYÜK TUTULMUŞTU
Halbuki...
Özellikle siyasiler söz konusu projenin tanıtımını yaparken, bu projenin "Eskişehir'in çehresini değiştirecek, Eskişehir'i uçuracak" söylemleriyle büyük bir beklentiye neden olmuşlardı.
Süreç içinde gerçekleştirilen çalışmalar, yükselen beklentiyi karşılamayınca da, ister istemez bir hayal kırıklığı yaşanmasına neden oldu.
Tam da "Bu proje fiyaskoyla sonuçlanacak" denildiği anda Türk dünyası Kültür Başkenti projesi hayat bulmaya başladı.

KİM NE DERSE DESİN VALİ İLE YENİDEN HAYAT BULAN PROJE OLDU
Kim ne derse desin, Türk dünyası Kültür Başkenti Projesi, yeni atanan Vali Güngör Azim Tuna ile ivme kazandı.
Daha derli toplu projeler, kalıcı eserlerin Eskişehir geneline yayılması, yine, yapılan etkinliklerin eğlenceden tutun da, sanatın değişik bölümlerine serpiştirilmesi ve özellikle de Türkvizyon gibi dev bir projenin başarıyla yapılmış olması, Eskişehir'in Türk Dünyası Kültür Başkenti olduğunun iyiden iyiye hissedilmesine yol açtı.
Valilerin, yaptıkları görev esnasında hangi kriterlere göre değerlendirildiğini bilemiyoruz.
Ancak...
Bu ve benzeri projeler Valilerin görevde başarı kriterleri ise, Güngör Azim Tuna'nın bu başarı kriterini fazlasıyla yerine getirdiğini söylemek hiç de yanlış olmayacak.
Sonuç olarak...
Dün, Türk Dünyası Kültür Başkenti Projesi kapsamında yapılan,. Yapımı devam eden ve yapılacak olan kalıcı eserlerin tanıtımı vardı.
Stadyumdan meydana, restorasyon çalışmalarından yeni yapılacak mekanlara kadar tam 45 çalışma tanıtıldı.
O anda maliyetler geldi gözümüzün önüne.
Ve kendi kendimize şunu düşündük:
-"Eğer Türk dünyası Kültür Başkenti projesi ve bu projenin bütçesi olmasaydı, biz bu 45 kalıcı eseri Eskişehir olarak 45 yılda bile zor yapardık..."