1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Bu sözler kime gitti?

Bir tarafta, Büyükşehir Belediyesinin İTÜ'lü akademisyenlere yaptırmış olduğu 25 Binlik planlar...
Diğer tarafta...
Odunpazarı Belediyesi tarafından Küçük Sanayi Sitesi'nin dönüşümüne yönelik yaptırılan ve Büyükşehir belediye Meclisi'nde, AK partili meclis çoğunluğu tarafından "İçini doldurup da getirin" denilerek ret edilen 5 Binlik planlar...
Her iki planlama da Eskişehir'in gündeminde.
Her iki planlama da tartışılıyor.
Her iki planlamanın da içine siyaset karıştığından söz ediliyor.
Her iki planlama ile ilgili kafalarda çeşitli soru işaretleri var.
Ve.
Her iki planlama ile ilgili meclislerde bir mutabakat yok.
İşte böylesine bir ortamda İnşaat mühendisleri Oda Başkanı Bülent Erkul'un söyledikleri var.
-Kentlerin bir bütün olarak ele alınması ve planlanması, kentsel değerlerin korunarak geleceğe devredilmesinin önemli olduğunu söylüyor Bülent Erkul.
-"Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlattırılmış, Nazım İmar Planı ile planlama aşaması devam eden 8 mahallede ve yine Odunpazarı Belediyesi'nce Küçük Sanayi Çarşısı'nda yapılması düşünülen dönüşümlerin bu doğrular göz önünde bulundurularak ele alınmalıdır" diyor.
Son olarak da...
-Ortada bilim ve adalet varken, insanların değerlerinin, birikimlerinin, küçük, günlük siyasetlere alet edilememesi gerektiğini söylüyor.
İnşaat Mühendisleri Oda Başkanı Bülent Erkul'un bu sözleri sizce kime gidiyor?
-Planlamaları yapan Büyükşehir ve Odunpazarı belediyelerine mi?
-Planlamalara mecliste muhalefet eden AK parti çoğunluğuna mı?
Yoksa...
-Planlamalar üzerinden siyaset yapan her iki tarafa mı?
Sizce kime?
.....

Bu şehrin seçilmiş ve atanmışları
bu golü nasıl çıkartır bilemiyoruz?
Eskişehir tarihinin belki de en uzun tartışmasıydı...
-"Havaalanı pisti Doğuya mı Yoksa Batıya mı uzasın?" tartışmasından söz ediyoruz.
Büyük yolcu uçaklarının inip kalkmakta zorlandığı için, pistin uzatılması kararı alınmıştı ama, bu kararla birlikte yıllar sürecek tartışma da başlamıştı.
Bir taraf "Doğu" diğer taraf ise "Batı" diyordu.
Dönemin Maliye Bakanı ve Eskişehir milletvekili Kemal Unakıtan "Hem doğuya hem de batıya uzatılacak" diyerek son noktayı koydu.
Yıllar süren tartışma söz konusu pistin doğu ve batıya uzatılıp, genişlemesiyle birlikte Eskişehir havaalanı Uluslar arası bir konuma kavuşturulmuş oldu.
Pist "Ulusla arası" oldu olmasına ama, pistin uzatılmasıyla birlikte Eskişehir-İstanbul uçak seferlerinin kaldırılması da bir oldu.
Sorduk bunu bu köşelerden.
-"Madem uçak seferlerini kaldırdınız, o halde bu havaalanı pistini niçin uzatıp, genişlettiniz?" diye.
Öyle ya...
Kullanılmayacak bir havaalanı için yıllar süren bir tartışma niye yaşanmıştı?
Dahası...
Kullanılmayacak bir havaalanı pistinin uzatılması ve genişletilmesi için onca para niçin harcanmıştı?
Havaalanı pistinin var olan hali, Anadolu Üniversitesi'nin eğitim ve diğer ihtiyaçlarını zaten görüyordu.
İşte o zaman dediler:
-"Eskişehir'den yurt içi uçuşlar olmasa da, yurt dışına seferler düzenleniyor. Bu yüzden yaptık" dediler.
Dediler demesine de, dedikleri o uçak seferleri de geçtiğimiz günlerde kaldırılıverdi.
Haftanın üç günü Eskişehir-Brüksel arası yapılan seferlere son verildi.
Şimdi...
Eskişehir-Brüksel arası uçak seferleri, Belçika'da çalışan ve çoğunluğu Emirdağlı olan gurbetçiler tarafından kullanılıyordu.
Sırf Belçika da değil...
Almanya, Hollanda ve Danimarka'da çalışan gurbetçiler de kullanıyordu bu uçağı.
Hem gidiş hem de dönüş seferleri doluydu.
Fakat seferlere son verildi.
Niye verildi? Bunu bilen yok.
Daha doğrusu bir açıklama yapan yok.
Zarar ettiği için mi sona erdi seferler yoksa Kütahya-Afyon arasında, Altıntaş'a kurulan havaalanı çalışsın diye mi iptal edildi bilemiyoruz?
Brüksel seferleri zarar ettiği için durdurulduysa, bu bir nebze mazeret kabul edilebilir.
Ancak...
Seferler sırf Altıntaş havaalanına işlerlik kazandırılmak için yapıldıysa, işte bu Eskişehir'e atılan bir goldür.
Bu şehrin seçilmiş ve atanmış yöneticileri bu golü nasıl çıkartır?, bunu gerçekten bilemiyoruz...
.......

Şaşırdım vallahi!

Eskişehirspor rezil bir oyun ortaya koyduğunda...
Eskişehirspor beceriksizce oynadığında...
Ve...
Eskişehirspor maçtan yenik ayrıldığında...
Maç bitiş düdüğü ile birlikte sosyal medya üzerinde büyük bir eleştiri başlardı.
Futbolcusundan teknik adamına, kulüp başkanından yöneticisine kadar küfür yemeyen kalmazdı.
Sokağa çıktığınızda, tıpkı sosyal medyada yapılan yorumlar gibi duyardınız küfürleri.
Maçı izleyemedik.
Bir ara 2-0 yenik olduğunu öğrendik cep telefonumuzdan.
Sonradan 2-1 olduğunu ve maçın da bu sonuçla bittiğini öğrendik.
Sosyal medya üzerinden aynı eleştiriler ve küfürlerin geleceğini tahmin ederek dolaşmaya başladık internetten.
Ne bir eleştiri var ne de bir küfür.
Aksine...
Herkes ağız birliği etmişçesine "Yenileceksek de böyle yenilelim" düşüncesini yansıtmış.
Küfrün yerini "Biz oynadık, onlar kazandı." almış.
Taraftarı sinirlendiren yenilgi değil, önceki güne kadar "kardeş kulüp" kabul edilen Kasımpaşa taraftarının "Eskişehir kümeye" tezahüratı olmuş.
......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Bir aile davetinde, erkekler ve kadınlar ayrı ayrı gruplar halinde sohbet etmektedir.Sohbetin iyice koyulaştığı sırada, erkeklerden biri, birazda yüksek sesle;
- Ah ulan ahh!!! Şu anda Patagonya'da olmak vardı!!
Sesi duyan arkadaşları dayanamaz nedenini sorarlar...
O da:
- Hiç sorma arkadaş!! Patagonya'da 1 erkeğe 10 kadın düşüyormuş...Üstelik kadınlarla beraber olduğun zaman, her defasında sana 100 dolar vermekteler.. Ah ulan ahh..Şu anda Patagonya'da olmak vardı...
O ana kadar konuşmaları sessizce dinleyen eşi lafa girer;
- Kocacığım sana bir soru sorabilir miyim?
- Tabii hayatım... Bir değil iki soru dahi sorabilirsin... Neyi merak etmiştin acaba? Genç kadın olabildiğince sakin;
- Şunu merak ettim. Acaba sen şu Patagonya'da 200 dolara koskoca bir ay boyunca nasıl geçineceksin?




Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi