Salih Koca, iktidar partisinin ağır toplarından.
Özellikle yerelde yaptığı güçlü siyaset ile biliniyor.
Milletvekili olduktan sonra, belediyeleri de partisine kazandırmak için çalışıyor.
Zaman zaman ortaya koyduğu söylemler ile de kentte hayli konuşuluyor.
Ya da şehrin gündemini bir anda değiştirebiliyor.
***
Salih Koca, söylemleri içinde rakibi Büyükerşen'e yükleniyor.
Daha doğrusu 'yükleniyordu' dersek daha doğru olur.
Bunun nedeni açık!
Çünkü Koca cephesindeki söylemlerde yaşanan değişiklik kendisini apaçık gösteriyor artık.
Hedef, artık direk 'Büyükerşen ismi' değil, partisi oluyor.
Dün parti binasında soruları yanıtlayan Koca, bu tavrını sürdürmeyi yine ihmal etmedi.
Özellikle savcılık operasyonu ile ilgili kısımda, ağzından sadece tek bir Büyükerşen kelimesi çıktı.
Onun dışında defalarca CHP üzerinden verdi veriştirdi.
***
Aslında AKP'nin yerel seçime dönük stratejisi içerisinde yer alan bir durum bu!
Nabi Avcı 'Hocalar çatışmaz, konuşur' diyerek bu zemini hazırladı.
Sonrasında Büyükerşen'e yönelik sürdürülen sert üslup geri çekildi.
Ve artık tamamen Büyükerşen'e değil, CHP'ye yönelik bir karşı siyaset başladı.
Mesele yerelle ilgili olduğu içinde gözler ister istemez hep Salih Koca'ya çevrildi.
Koca'da artık CHP'yi hedef almaya başladı.
Tıpkı dün olduğu gibi!
'Büyükerşen' demedi, ısrarla 'CHP' dedi.
CHP üzerinden rakibine yüklendi.
***
'Bu siyasi tavır, AKP'ye ne kazandırır?' sorusuna gelince...
Mutlaka yeni tarzın kendilerine kazanç sağlayacağı yönünde stratejik bir düşüncesi vardır AKP'nin...
Ancak;
Asıl kazanç galiba şu olacak;
Geçmişte hep söylenegelen "Büyükerşen'i eleştirdikçe, puan veriyorlar ya da kaybediyorlar" suçlamalarından sıyrılmış olacaklar.
Bu bile, yeni siyasi hedefin doğru olduğunu gösteren emarelerden birisi olsa gerek!
Bakalım gelecek günler AKP adına neler getirecek?
Bekleyip görelim...
Tabletli eğitim !
Çağ değişiyor.
İçinde bulunduğumuz devir teknoloji devri.
Artık hayatımızın neredeyse her anında bir elektronik cihaz var.
Ve o cihazlar artık tamamen 'mobil'
Yani yanımızda da taşıyoruz günümüz çağını.
***
Eğitimde de yeniçağa geçmenin vakti çoktan gelmişti.
Fatih projesi ile de bunu da yaşıyoruz artık.
Öğrencilere tabletleri tek tek dağıtılmaya başlandı çünkü.
Yakın bir süreçte, herkes okuluna çanta dolusu kitap ve defter ile gitmeyecek.
Sadece ve sadece tabletiyle gidecek.
***
Elbette bu işin de siyasetini yapanlar olacaktır.
'Tabletler nasıl alındı arkadaş?' diye çıkanlarda olacaktır.
Varsın çıksın onlar ortaya.
İktidar için çokta önemli olacağını sanmıyorum.
Çünkü;
Millet laf edene değil, elbette işi yapana bakıyor.
***
Yeniçağ Türk Eğitimi hayırlı olsun...
