2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

ÇALIŞAN HEMŞİRENİN NE SUÇU VAR?



Sağlıkta güzel şeyler oluyor.
Pek çok kez dile getirdik.
Hele hele son dönemde sağlık tesisi anlamında atılan adımlar, elbette görmezden gelinemez.
Fiziki anlamda büyük bir konfor yakalamaya başladı Eskişehir.
+++
Kuşkusuz vatandaş yaşanan gelişimden önemli ölçüde faydalanıyor.
Ancak, bahsettiğimiz konforu yaşaması gereken bir başka taraf daha var!
O da sağlık çalışanları...
Onların iş huzuru, elbette vatandaşın yaşadığı konforu ikiye katlar.
Fakat son günlerde duyduklarımız, bahsettiğimiz huzurun çalışanlar adına hayli uzakta olduğunu gösteriyor.
++
Nasıl mı?
Anlatalım...
Yaklaşık iki, iki buçuk yıl evvel bakanlık bir KHK ile tüm illerde Kamu Hastaneler Birliği kurdu.
Bu birlikleri de bakanlık tek bir yere bağlandı.
Özellikle 2. basamak sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde daha etkin, daha hızlı, daha verimli bir hizmetinin vatandaşlara verilmesi isteniyordu.
Sözleşmeli başkanlar, müdürler, müdür yardımcıları, uzmanlar her ilde bir Genel Sekretere bağlandı.
İşte bu noktada ilginçlikler yaşanmaya başladı.
Ne mi oldu?
Bakanlık hemşire açığından bahsededursun, hastanelerde birçok birim hemşire yokluğu sebebiyle açılamamaya başladı!
Hemşire yokluğundan bazı hastanelerde yoğun bakım ünitelerinin bile açılamadığını duyuyoruz.
Tüm bunların karşısında ise olanlar daha vahim!
Çünkü meslek hayatının en verimli çağında hemşirelerimizin, masabaşı memurluk yaptırmak üzere bu birliklere veya müdürlüklere gönderildiğini öğreniyoruz.
++++
Şu ana kadar anlattıklarımızı bir araya getirdiğimizde ise, yazımızın başında anlattığımız iş huzuru ortadan kalkmış oluyor.
Yani bir kısım hemşire hastane şartlarında yoğun şekilde çalışıp nöbet tutarken, bir kısım hemşire ise büro çalışanı olmasına karşın aynı sosyal haklara ve ücrete sahip oluyor!
Ve bu durum da göz göre göre devam ettiriliyor!
Umarız tüm bu işleri hale yola sıkacak bu şehrin ilgili müdürleri ya da kurum amirleri vardır.
Yoksa bu iş zaten sıkıntıda olan hastane içi barışı daha da tehlikeye sokacaktır!
Biz şimdiden uyaralım...

****************

DEPREM GERÇEĞİ DEĞİŞMİYOR!

"Eskişehir son bir haftada iki kez sallandı.
Bu sarsıntılar deprem gerçeğini akıllarımıza getirdi yeniden.
Anlayacağınız deprem kendisini hatırlatmasa her zaman olduğu gibi unutup gideceğiz...
Tıpkı kent yöneticilerinin yaptığı gibi...

Depremler sarsmaya başlayınca gözler hemen yetkililere çevrildi.
Bu işin profesörleri 'daha büyük depremlere hazır olmalıyız' dediler.
Bu sözler 'oturup depremin olmasını bekleyelim' anlamını taşımıyor elbette.
Yapılması gerekenleri hatırlatıyor bilim adamları.
Bizde buradan sesleniyoruz yetkilisi olana;
'Bırakın master planı acaba Eskişehir'in olası bir deprem için nesi var?'
Çıkıpta birisi şunun cevabını acaba ne zaman verecek?
Çünkü biz yazmaya bıktık, birileri susmaktan bıkmadı..."

NOT; Bu yazıyı tam 5 yıl önce yazmıştık.
Bugün hala geçerliliğini koruyan bir yazı olduğu için yineleyelim istedik.
Anlayan anlasın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi