4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

CAMİLER VE RESTORASYON

Eskişehir'de, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı tarafından, camilerin Restorasyon çalışmalarına, milyonlarca lira harcanıyor. Ancak Halkımız, yapılan, Restorasyon çalışmalarından müştekidir. Bu hususta, pek çok eleştiri geldi.
Halkımız haklıdır. Nitekim Restorasyonu gerçekleştirilen, Çardak hamamı Cami' inde, duvar yüzey kaplamasında dökülme, duvarlarda çatlak, su sızıntısı ve çatının yapısında Restorasyon hataları var. Sivrihisar'daki, Restorasyonu yapılan tüm tarihi binalarda, Restorasyon aşamasında ve sonrasında, nasıl denetim yapılmış, bilinmez ama denetimin gerektiği şekilde yapılmadığı da binalardaki Restorasyon hatalarından bellidir.
Yalnız Sivrihisar da mı?
Eskişehir'deki, Kurşunlu Külliyesi, Alaaddin Camii, Tiryakizade Hasan Paşa Camii (Odunpazarı Camii), Sivrihisar'da ulu Cami ve diğerlerinde de Restorasyon çalışmalarında aynı aksaklıklar var.
Geçmiş yıllarda, Kurşunlu Külliyesi Restorasyon çalışması ile ilgili olarak, Sayın Prof. Dr. Nedim Ünal, "Kurşunlu külliyesi,500 senedir, sağlıklı bir şekilde gelmiştir. Ne var ki, bu muhteşem "eser"in üç sene önce başlatılan baştan savma, takipsiz ve kontrolsüz Restorasyon çalışmaları sonucunda, birçok yeri tahrip edilmiş; adeta tarihî eser kimliği ortadan kaldırılmak istenmiştir. Her zaman, Restorasyon faaliyetlerinde haklı olarak ince eleyip sık dokuyan, hatta bazen insanı âdeta bıktıran, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, bu konuda anlaşılmayan şekilde tamamıyla duyarsız davranmış ve âdeta bu tahribatlara göz yummuştur. " demişti. Bugün de camilerdeki Restorasyon çalışmalarını gördükten sonra, hala hatalardan, ders almadığımız görülüyor.
Şu bir gerçek ki devletin, Restorasyona ayırdığı para, yıpranan ve dökülen yapıların, onarımına yetmiyor. O nedenle de Devlet, tarihi eserlerin, Restorasyonu için, ihale formülünü devreye sokuyor. Projesinden ve uygulamasına, anıtın Restorasyonuna ait, hemen her şey, ihaleyle, müteahhidin ellerine bırakılıyor. İhaleleri, en düşük fiyat veren firma kazanıyor. İhaleyi alan müteahhit, herhangi bir bina yapar gibi, restorasyon yapıyor. Daha çok para kazanmak için, ucuz malzeme kullanıyor, Restorasyon uzmanı, bulundurmuyor, kalifiye eleman yerine, gündelikçi, inşaat işçisi çalıştırıyor.
2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı, vakıflara ait camilerin Restorasyonu neden düşündü bilinmez ama halkımız, nitelikli Restorasyon uygulamalarının, parmakla gösterilecek kadar az olduğu konusunda hem fikirdir. Gerçekleşen Restorasyon uygulamalarının, başarısızlığı, sözde uygulamalarda, çimentonun geleneksel malzemelerle, zararlı etkileşimlerinin bilinmemesi, anıtların eklerinin ve özgün yapı elemanlarının korunması gerektiğinin anlaşılamaması gibi etkenlere bağlıdır.
Restorasyonun, yeni yapı yapmaktan çok, daha özen, beceri, emek, bilgi ve uzmanlık gerektiren bir alan, Kültür varlıklarının korunması ve gelecek nesillere aktarılması disiplinler arası bir çalışma gerektirir. Farklı meslek gruplarından, birçok uzman söz konusu değerlerin korunması için beraber çalışmalıdır. Kültür varlıklarının korunması ve gelecek nesillere aktarılması, disiplinler arası bir çalışma gerektirir.
Restorasyon çalışmalarında, farklı meslek gruplarından, birçok uzman söz konusu değerlerin korunması için beraber çalışmalıdır. Çünkü Restorasyon çalışmaları, Mimar, inşaat mühendisi, geomatik mühendisi, arkeolog, sanat tarihçisi, şehir bölge plancısı, makine mühendisi, elektrik mühendisi, içmimar, peyzaj mimarı, kimya mühendisi, jeofizik mühendisi, konservatör, restoratör vb. Farklı disiplinlerin işbirliğini gerektiren çok yönlü bir alandır. Özellikle de mimarın, koruma konusunda eğitim almış olması şarttır.
Tarihi eser zengini, İtalya'da Restorasyon çalışmaları, büyük bir titizlikle ve dikkatle yürütülüyor. Her şeyden önce, devlet, inanılmaz bir şekilde tarihi eserleri sahipleniyor. Orada da müteahhit firmalar devrede ancak devlet, bir an olsun, işin ucunu bırakmıyor İtalya'da restorasyon, hem devlet, hem de sanat ve tarih çevrelerince, titizlikle değerlendiriliyor. Önerileri de mutlaka dikkate alıyor.
İtalya'da, Restorasyonu üstlenecek firmalar, sıkı bir araştırma sürecinden geçiyor. Devlet, onarıma talip firmaların, beş yıllık siciline bakıyor. Başarılı bulunmayan firma, ihalenin adını bile ağzına alamıyor. Ayrıca şirketin, Restorasyon çalışanlarının, mutlaka Ravenna, Roma ya da Florasan' daki üç uzmanlık okulundan, mezun olması gerekiyor. Her bölgenin, mimari, heykel ve resim gibi, farklı alanlarda kültür bakanlığına bağlı koruma danışmanları var. Danışmanlar, her yıl yapıların durumunu listeliyor ve bakanlığa, ne tür bir Restorasyon gerektiği konusunda, bilgi veriyor. Restorasyon projesini, Bakanlık hazırlıyor ve ihaleye çıkılıyor. Restorasyon her aşamasında da sürekli takip ediliyor.
Nitekim İtalya'yı, ziyaret eden Cumhurbaşkanı Sayın GÜL", Ebedi şehir diye anılan başkent Roma, dünyanın en zengin açık hava müzesi. Şehrin yüzlerce yıllık ihtişamlı binaları, meydanları, sokakları öyle korunmuş ki ne bir gökdelen, ne de bir AVM var. "diyerek, övmüş, ülkemizdeki, Restorasyon çalışmalarını da örtülü olarak eleştirmişti.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi