Seda Kağıtcı

Seda Kağıtcı

Canımız bu kadar ucuz mu?

Tesadüfen yaşıyor gibiyiz. Canımız Allah'a emanet. Gerek yaşam koşullarımız gerek beslenmemiz sanki hayatta kalma savaşından ibaret survivor misali bir oyundayız. Her gün bu turu da geçtik ve elenmedik çok şükür diye seviniyoruz. Aslında ağlanacak halimize gülüyoruz.

Halk olarak geçim sıkıntısı çekiyoruz. Kiralar almış başını gidiyor. Market fiyatları dersen el yakıyor. Her gün gibi etiketler değişiyor. Bir aldığın şeyi bir sonraki alışında çok daha pahalıya alıyorsun. Meyve sebze çok pahalı. Mevsiminde aslında bol olduğu için ucuza yemen gereken şeyleri pahalı olduğu için ya hiç yiyemiyorsun yada azıcık alabiliyorsun. Çoluk çocuk vitamin alamıyor, iyi beslenemiyor, gelişemiyor. En ucuz karın doyuracak şey marketlerde makarna. Emeklisi de öğrencisi de makarnaya talim etmek zorunda kalıyor. Babalar çocuklarına bir paket çikolata alırken düşünüyor, çikolata olmuş 30 lira. Kişisel bakım ürünleri çok pahalı. Şampuanlar, kremler, kadınlar için pedler, tuvalet kağıtları, bebek bezleri, deterjanlar... Bunlar hep ihtiyaç. Makyaj malzemeleri, parfümler onlar artık tamamen lüks oldu dar gelirliler için. Kıyafet, ayakkabı olanla idare etme zamanı. Evde bile insanlar karnını zor doyurmaya çalışırken, dışarda yemek yada arkadaşlarla buluşup birşeyler içmek hayal oldu pek çok kişi için. Hele birde çocuğunuz varsa, onların masrafları, okulu derken vay halinize. Devir hesap zamanı. Farkındaysanız tatile gitmekten hiç bahsetmiyorum bile. Bahsedip de sizi bir taraflarınızla güldürmeyim kendime. Bir kişi bir gece en ucuz yer olmuş beş bin lira. Artık eski tatil anılarınızla idare edin, çocuklarınıza, torunlarınıza onları anlatın biz eskiden ne tatiller yapardık diye. Eğer çok bunalırsanız da koyun bir leğene soğuk su, sokun ayaklarınızı içine serinleyin şöyle...

Benzine ikide bir zam geliyor.Arabaya binmek insanı zorluyor. Toplu taşıma bile artık ucuz değil. Herşey ateş pahası. Ateş pahası olduğu gibi bir de sağlıksız. İnsan ne yiyeceğini şaşırıyor. Güvendiği, bildiği markalar bile bazen insanı hayrete düşürüyor. Çoğu şey kanserojen maddeler içeriyor. Paketli gıdaları eve sokmayın deniyor ama organikler de el yakıyor. Sucukta et yok, peynirde süt yok, pekmezde üzüm yok. Bal dersen arıyı hiç görmemiş, bunları yapanlarda vicdan yok. Çünkü ahlak yok, edep yok, insanlık yok, Allahtan korkma ve kuldan utanma yok. Soruyorum sizlere a dostlar, insanın hiç mi değeri yok?

Bu vicdansızlar yüzünden hastalıklar arttı, kanser çoğaldı, obezite çocukluk çağına kadar indi. Ne için? Hırs uğruna, daha fazla para kazanma uğruna besinlerimize sağlıksız maddeler katıldı, canımız hiçe sayıldı. Ama Allah büyük ve bu dünya etme bulma dünyası. Edenlerin de bir gün Allah'tan cezalarını bulmaları dileğiyle, ahımız yerde kalmasın inşallah.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Seda Kağıtcı Arşivi

Umut

06 Ocak 2025 Pazartesi 00:04