
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
CHP de adaylar ve başkanlar niye toplanmıyor diyorduk ya, toplanıyorlarmış...
"CHP Milletvekili adayları ile Belediye Başkanları niçin sık sık bir araya gelmezler ki?" diye soruyoruz ya zaman zaman...
-"Geliyorlar da senin haberin olmuyor" dedi tanıdık bir CHP'li.
Söylediğine göre, 4-5 gün olmuş en son bir araya geldikleri.
ESKİ'nin, Askerlik şubesi üzerinde bulunan konukevinde buluşmuşlar.
-"Ne olmuş toplantıda?" diye sorduk haberi getirene...
Anlatmaya başladı:
-"Ortam zaman zaman gerilmiş, zaman zaman yumuşamış. İlk gerginlik, Yılmaz Büyükerşen'in, 3 ncü sıra adayı Cemal Okan Yüksel'e patlaması olmuş.
Zira...
Büyükerşen Yüksel'e "Sen de gittin aday oldun. Herkes senin adaylığını benden biliyor. Halbuki hiç alakası yok. Ben sadece Ahmet Ataç'ın aday olması için uğraş verdim" deyince Cemal Okan Yüksel "Hocam yarın son gün. İsterseniz adaylıktan istifa edeyim" demiş"
Bu karşılıklı diyalogun, toplantıda bulunanlarca bir piyes gibi algılandığını söylüyor haberi getiren CHP'li.
Ardından da, toplantıda olan bitenleri anlatmayı sürdürüp:
-"Mesela yine Yılmaz Büyükerşen Ahmet Ataç'a o toplantıda 'Seçim komitesine Nur Süllü'yü niçin aldın' diye bir soru sormuş. Bu soruya da toplantıda bulunanlar nasıl bir anlam yükleyeceklerini bilememiş" diyor toplantıda olup biteni anlatan CHP'li.
Son olarak da...
Toplantıda, tavrı en çok merak edilen ve özellikle liste oluşması sonrasında en çok kırgın ve küskün olduğu bilinip, ağzına geleni de söylemesi beklenen Erman Gölet'in tavrı olmuş.
Erman Gölet bu beklenenlerin aksine, yapılanları sineye çekmiş ve tüm olup bitenleri unutmuş bir tavır içinde, Yılmaz Büyükerşen'e hitaben "Hocam sen beni sevmiyorsun değil mi?" gibi espriler yapması...
Buna karşılık Yılmaz Büyükerşen'in de "Erman seni niye sevmeyeyim ki?" demesi...
Toplantının en dikkat çeken bölümü olmuş...
Olup bitenleri bir yana bırakırsak...
CHP Milletvekili adayları ile Belediye Başkanları zaman zaman da olsa toplanıyorlarmış efendim!
***************************************
AK partide 1200 partili ev ev broşür dağıtacak.
İktidar Partisi'nin Eskişehir için anlaştığı firma, kamuoyu anketi yapmış.
Anket, mahalle ve sokak bazında Eskişehir'in genel kanaatini ortaya koyan bir anket çalışmasıymış.
Ve bu anket çalışmasında AK parti Eskişehir'de yüzde 42 civarında gözüküp, birinci parti konumundaymış.
Bu araştırma sonucu AK parti yöneticilerini bir hayli umutlandırmış.
Benzeri bir anket çalışmasını önümüzdeki günlerde yapacakmış firma.
O anket çalışmasında da benzeri bir sonuç çıkarsa, AK parti Eskişehir'de 3 milletvekilini garantilemiş ve dördüncü milletvekilini çıkarma sonucu ile karşı karşıya kalacakmış.
Tabi bu arada söz konusu firma, AK partinin Eskişehir'de yapacağı seçim çalışmasını da sonlandırmak üzereymiş.
5 Mayıs tarihi'nde start alacak olan seçim çalışmalarında en büyük ağırlığı, bastırılan broşürler alacakmış.
Ankara'da basılan broşürlerde genellikle, Türkiye kaynaklarının nasıl değerlendirildiğine ilişkin yatırım haberleri yer alacakmış.
Muhalefetin sürekli olarak, iktidarın ülke kaynaklarını heba ettiği söylemlerini kırmak amacıyla böylesine bir seçim stratejisi tercih edilmiş.
Kaynakların nasıl yerinde kullanıldığına ilişkin örneklemelerin yer aldı bu broşürler, 1000-1200partili tarafından Eskişehir'deki her eve tek tek dağıtılacakmış.
Şu sıralar, söz konusu broşürleri dağıtacak olan 1000-1200 kişinin ayarlanması çalışması da parti yönetimlerince devam ediyormuş.
**************************
İyi de dubalara kim bakacak?
Trafik ekipleri, yasak yerlere araç park eden sürücülere acımıyor.
Yani...
Yapması gerekeni yapıyor...
Bize göre iyi de yapıyor...
Kimsenin, yasak yere park etme hakkı yok.
Belediye zabıta ekipleri ise, kaldırım işgaline adeta savaş açmış.
Nerede kaldırım işgal edilmişse, basıyor cezayı.
Yani...
Zabıta da yapması gerekeni yapıyor.
Bize göre iyi de yapıyor.
Kimsenin, yayaların yolunu işgal etmeye hakkı yok.
Ancak...
Park yasağı olmadığı halde, dükkânlarının önünü özel yaptırdıkları dubalarla kapatanlara karşı ne Trafik, ne de Zabıta kılını kıpırdatmıyor.
Dahası...
Her ikisi de bu görevi karşısındakine atıyor.
Bu iş hangi kurumun yetki alanına giriyorsa biran önce ortaya çıksa da, şu dubalardan da bir kurtulsak artık.