Cumhuriyet Halk Partisi'nde Büyükşehir ve Tepebaşı adayları belli.
Odunpazarı adaylığı için ise büyük bir mücadele var.
Resmi olarak aday adayı olmuş üç isim bulunuyor.
Erdal Caferoğlu, Ayhan Kavas ve Erman Gölet.
Memur statüsünde olduğu için adaylığını ilan edemeyen Jale Nur Süllü de kesin aday olacak isimler arasında.
Bu isimler "Aday" olabilmek için elinden geleni yapmaya başladı.
Hem Genel merkez hem de Büyükerşen cephesine yönelik girişimleri devam ediyor.
Seçimlerin yapılmasına 7 ayı aşkın bir süre var.
Bu süreç Sonbahar ve Kış aylarını da içinde barındıracak.
Yoğun bir seçim çalışmasının yapılacağı düşünüldüğünde ve bu çalışma kapsamına bu kez İlçelerin de girecek olması hesap edildiğinde, seçime kadar geçecek 7 ay parti için tam bir kabus oluşturacak.
O nedenle...
CHP nin Mahalli seçimlere yönelik çalışmalarını biran önce başlatabilmesi için, zaten iki adayı şimdiden belli olan partinin Odunpazarı adayını da biran önce açıklaması gerekiyor.
Odunpazarı adayının şimdiden açıklanması iki yönden önemli...
Birincisi: yukarıda saydığımız neden...
Yani...
CHP'nin seçimlere kadar olan 7 aylık süreci, "Adaylarını belirlemiş" biçimde değerlendirme imkanı yakalaması.
Diğer neden ise...
Aday adayları ve çevresinde oluşan grupların, her geçen gün birbirlerine zarar verme olasılığının ortadan kaldırılıp, aday ilanından sonra oluşacak küskünlüklerin de telafi edilebilme imkanı.
Dolayısıyla...
CHP'nin Odunpazarı adayını şimdiden açıklamasının CHP ye büyük faydası olacağı ortada...
Ama bu konuda CHP ve Büyükerşen ne düşünür?
İşte O'nu bilemiyoruz...
........
Seçim tablosu ile
ilgili bir hatırlatma...
Toplam seçmen sayısı = 41.407.015
Kullanılan oy sayısı = 32.753.386
Geçerli oy sayısı = 31.510.007
Oy kullanmayanların sayısı = 8.653.029
Geçersiz ve oy
Kullanmayanların
Toplam sayısı = 9.897.008
AK Partinin aldığı oy = 10.848.704
CHP nin aldığı oy = 6.114.843...
Ve tüm bunlardan sonra ortaya çıkan tablo şudur Türkiye'de...
-Kullanılmayan oy sayısı, CHP nin aldığı oydan fazla, AKP nin aldığı oya yakın bir oydur.
Yüzde 10 barajına takılıp meclise yansımayan oy oranı tamı tamına 14.546.460 dır...
Meclis dışında kalan ve kullanılmayan oyların toplamı ise 24.443.468 dir...
Böylesine bir seçim tablosunun yaşandığı ülkede demokrasinin ne denli işlediğine karar vermek hiç de zor olmasa gerek...
Tüm bu rakamları sadece hatırda kalsın diye verdik.
Başka da bir amacımız yoktur...
........
Mihalıççıklılar ve siyaset...
Rıdvan Aras, Mülkiye mezunudur.
Uzun yıllar kamuda iç denetçi ve müfettiş olarak görev yapmış ve halen de Ankara'da yaşamaktadır.
En büyük tutkusu Eskişehirspor olan Aras, Ankara'da yaşamasına rağmen Eskişehir'de gelişen olayları ve kamuoyuna yansıyan haberleri günü gününe takip eder.
Eskişehir siyaseti konusunda da önemli bilgilere sahiptir.
Zaman zaman yazışırız sosyal medya üzerinden.
Kendisi...
Çoğu zaman yazı konularımızın esin kaynağı da olmuştur .
Geçtiğimiz günlerde bu köşede kaleme aldığımız "siyaset ve seçim matematik işidir" konulu yazımız üzerine bir mesaj yazmış...
Aslında yazdı mesaj Eskişehir için önemli bir tespiti de beraberinde getiriyor.
Bu tespit, özellikle de CHP'yi Eskişehir'de yakından ilgilendiriyor.
Aynen şöyle diyor mesajında Rıdvan Aras:
-"Eskişehir matematiğine örnek: Mihalıççıklı aday çıktığında, Mihalıççıklı yerel oylara bakın.
S.Servet Sazak aday olduğunda MHP, Nedim Öztürk aday olduğunda AKP vs Mihalıççık'ta önde çıkar. Mihalıççıklıların büyük ölçüde beraber hareket ettikleri bilindiğine göre, şehir merkezindeki Mihalıççıklıların da aynı yönde davrandıklarını kabul etmek yanlış olmaz. Bu anlamda, son milletvekili seçiminde yaklaşık 44'e 36 lık bir AKP üstünlüğü olduğu ve bu seçimde Malıçlı bir aday bulunmadığına, bu nedenle Mihalıççık'ta %50 AKP çıktığına göre, CHP'nin 8 puanlık farkı 3. sıraya bir Mihalıççıklı koyması ile çözmesi olanaklıdır."
Mesaj ve ortaya konulan tespit böyle...
Tespite "yanlış" demek mümkün değil çünkü Matematik ortada...
Bu arada az kalsın unutuyorduk...
Rıdvan Aras Tatardır ve aynı zamanda Mihalıççıklı dır...
........
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Taksi ışık için durunca; adamda kapıyı açmasıyla içeriye binmesi ve kapıyı kapatması bir olur. Araba hemen hareket eder. Binen müşterisine dönen şoför:
10 saniye gecikseydiniz hareket etmek zorunda kalacaktım ve binemeyecektiniz. Harika bir zamanlama! Tıpkı Bill gibi!
Müşteri:
Kim?
Bill Smith. O her şeyi mükemmel yapan biridir..!
Poh! Herkesin yapamadığı bir şeyler vardır..!
Bill için bu kural geçerli değildir! Muhteşem bir sporcudur.. Teniste üstüne yoktur, Pavarotti gibi şarkı söyleyebilir, Broadway starları gibi dans edebilir!
Hımm. Bill gerçekten acayip biriymiş!
Oh! Evet! diye sürdürür şoför:
- Bill' in müthiş bir hafızası vardır, herkesin yaş gününü hatırlar, şarap konusunda bir numaradır, ne hangi çatalla yenir, bilir.. Her şeyi tamir edebilir. Benim gibi beceriksiz değildir.. Ben bir sigorta değiştirsem mahalle kararır..
Müşteri:
Bu Bill'i çok iyi tanıyorsun.
Yooo!! Hayatımda hiç görmedim!
Peki, nasıl bu kadar çok şey biliyorsun hakkında?
Sorma! Onun eski karısıyla evliyim!..
