Bir köşe yazarının şehrimiz ile ilgili ileri geri söylemleri hepimizi üzdü.
O yazarın söylediklerinin içeriği ile ilgili düşüncelerimizi tek bir yazıda ifade etmiştik.
'Kötü söz sahibinindir' düsturundan yola çıkıp, meseleyi uzatmaya gerek olmadığını da söylemiştik.
***
İşin siyasi tarafı oldukça farklı elbette!
Bırakın tek yazıyla geçiştirmeyi, günlerce yazılacak kadar detay içeren bir durumla karşı karşıyayız.
Örneğin;
Birkaç gün önce, CHP'nin şehre getirilen ve AKP'ye yakın olduğu bilinen yazarın söylediği sözü sürekli kullanacaklarını söylemiştim.
CHP için bu durumun bulunmaz bir nimet olduğunu da belirtip;
"CHP'liler ellerine geçen bu kozu, seçim gününe kadar ellerinde tutar' demiştim.
***
Nitekim CHP kanadında durum aynen bu rotada gidiyor.
CHP'de siyaset yapanlar, olayı soğutmuyorlar bile!
Neredeyse her gün, konuyu farklı bir biçimde gündeme getiriyorlar.
Bir gün gazete yakıyorlar, bir gün dava açıyorlar, bir gün açıklama yapıyor, bir gün adeta veryansın ediyorlar.
***
CHP'nin hedefine koyduğu kişi malum, Burhan Sakallı...
O yazarı kente davet eden kişi olması ve o sözleri söylediğinde yanında bulunmasına rağmen tepki vermemesi, CHP'ye hayli iyi malzeme çıkardı.
Söylediğim gibi daha ilk günden itibaren kullanmaya başladılar bile!
Bakın;
Büyükerşen önceki gün uzun zamandır uğramadığı partiye gidiyor.
Belli ki sırf bu yüzden kürsüye çıkıp, konuşma yapacak.
Büyükşehir adaylığı için adı geçen Burhan Sakallı ile ilgili eleştiriler getirecek.
Öyle de oluyor;
"Burhan Sakallı, Eskişehirlilerden nasıl oy isteyecek?" diyor.
Seçime kadar kullanacağı ve slogan haline getireceği cümleyi açıklıyor adeta...
***
O yazarın söylediklerinin ortaya çıkardığı siyasi atmosferden sonuna kadar faydalanıyor Hoca...
Ve bundan sonra böyle olacağı da kesin...
Bunun görmemek için müneccim falan olmaya gerek yok.
Daha bir kaç gün önce, o malum kişiye seslendiğim yazıda bakın ne demişim;
"...Artık Burhan Sakallı, hani köşende öve öve bitiremediğin, 'şehri asıl imar eden kişi' dediğin Sakallı, artık hep senin söylediğin o saçmadan bozma şeyler ile anılacak.
Ve belki de senin o söylediklerin yüzünden alabileceği bir seçimi kaybedecek!
Hepsini geçtik, belki partisi aday bile yapamayacak.
Ve sen de şehri imar ettiği söylenen kişiyi bu şehirden mahrum edip, kente çok büyük zarar vereceksin!
Öyle ya;
"Büyükşehir Belediyesi'nin bile kıskandığı hizmetleri yapan kişiden mahrum olacak bu şehir.
Boru değil yani!..."
***
Gelişmeler daha ilk günden bahsettiğimiz gibi olmaya başladı bile...
Siz bunun birde seçim öncesini düşünün...
Büyükerşen bu konuyla ilgili daha neler söyler neler...