Cumhuriyet Halk Partisi'nde merkez yoklaması kararı şok etkisi yarattı.
Herkesin beklentisi bir ön seçimdi.
Hâkim huzurunda yapılacak olan ön seçimden çıkan kişi "demokrasinin gereği" ile aday yapılacaktı.
Karar elbette sonra halkın olacaktı.
Ancak herkese göre halka gitmeden bu formülün uygulanması, sandıkta da işe yaracaktı.
CHP herkesin içine sindirdiği bu yöntemle seçimden en iyisini almaya çalışacaktı.
Fakat yine olmadı!
+++
CHP'nin merkez yoklaması yapacağı illere baktık.
Neredeyse tamamı doğu illerini kapsıyor.
Birçoğu Ankara'nın doğusunda olan kentler.
Batıda ise sadece 4 il var.
Doğu'da ise özel formüller arayarak oyunu yükselteme stratejisi uygulayacak.
İllere has isimler tespit edip sandığa gidecek.
Anlaşılan bu!
+++
Fakat Batı'da durum aynı değil!
CHP, Batı illerindeki teşkilatlarına güveniyor.
Alınan karardan ancak bu sonuç çıkar!
Fakat aynı sonucu Eskişehir'de göremiyoruz.
'Bunun sebepleri neler olabilir?' diye düşündüğümüzde aklımıza bazı nedenler geliyor.
Bunların en başında Büyükerşen faktörü var!
Şimdi pek çok kişiye göre merkez yoklamasının sebebi Büyükerşen.
Yani; "CHP Genel Merkezi Büyükerşen'i karşısına almak istemedi!" deniliyor.
İyi de bundan önce yapılan diğer seçimlerde Büyükerşen yoktu!
Fakat CHP yine merkez yoklaması ile adayları belirledi.
Tepeden inme isimleri getirip, listenin başköşesine koydu gitti.
CHP'lilere de 'tıpış tıpış' o isimleri seçmek kaldı!
+++
Merkez yoklaması kararında mutlaka Büyükerşen'in etkisi olabilir!
Fakat tüm listenin merkez yoklaması ile yapılması kadar bir etkinin olacağını bu yüzden sanmıyoruz.
Ortada daha farklı sebepler olmalı.
Bunların en başında da teşkilata olan güvensizlik geliyor gibi!
Yoksa neredeyse her seçimde teşkilatı dışlayan bir genel merkez olamazdı herhalde!
Bu nedenle CHP içerisinden karara ilişkin tepki koyacaklar içinde bir özeleştiri yapmanın zamanı gelip geçiyor galiba.
Teşkilat eteğindeki taşları döküp, geçen süreçte neler yaptıklarını, neler yapamadıklarını bir muhasebe etmeli.
Neden bu kadar etkisiz kaldıklarını sorgulamalı.
Bunu yaparken de "Birbirimizi yemekten başka ne yaptık?" sorusunun cevabını uzun uzadıya araştırmalı.
+++
Teşkilatta sıkıntılar da olsa, yine de Eskişehir'e yapılmış bir haksızlık olduğunu söylemeliyiz.
Çünkü CHP'ye hem vaktini, hem nakdini, hem de gönlünü vermiş pek çok insanın kesinlikle suçu yok!
O insanlar görev alıp partisine de, şehrine de hizmet etmek istiyor.
Her şeyle rağmen bu insanların sesini duymalıydı.
Ancak yine duymazlıktan gelindi.
Üzerine bir de tepeden inme aday gönderirlerse hiçte sürpriz olmaz.
O yüzden;
Yukarıda da söyledik...
CHP'de iş, teşkilatların özeleştiri yapmasına kalıyor.
Ve elbette tüm bu yaşanan haksızlıklara karşı sessiz kalmamaya!
Çünkü bugüne kadar genel merkezin kendilerine olan bakış açıları karşısında hep sustular.
Haksızlıkları görmezden geldiler.
Böyle olunca da CHP merkezi Eskişehir'e olan bakışı hiç değiştirmedi.
O yüzden CHP yine kabuğuna çekilip; "En iyisini genel merkez bilir!" demeye devam ederse, daha çok seçim böyle gider.
Gittikçe de kaybeden gerçek CHP'lilere ve bu şehre hizmet etmek isteyen gerçek Eskişehirlilere olur.
+++
CHP'liler bu gidişata bir dur diyecek tepkiyi geliştirir ve hayata geçirir mi bilinmez.
O yüzden bizde CHP'deki gelişmeleri bekleyeceğiz.
Bakalım parti tabanı bu işe ne diyecek?
Nasıl bir tepki koyacak?
Ve o tepkiyi sandığa kadar yansıtmayı düşünecek mi?
Bunlar önemli sorular.
Bakalım yanıtları nasıl olacak, bekleyeceğiz elbette...