Cumhuriyet Halk Partisi'nde "Ön seçim olmasın" diyen tek bir kişi oldu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen idi o isim.
-"Ben CHP'nin üye yapısını sağlıklı bulmuyorum. Delege bazında bir seçim yapılacaksa olur, ama adayların üye bazında bir ön seçimle belirlenmesi sağlıklı sonuç vermez" dedi açık açık.
Büyükerşen dışında ne kadar isim varsa, adayların ön seçimle belirlenmesini istedi.
Aralarında elbette samimi olanlar vardı.
Ancak...
CHP içindeki birçok kişi de adayların ön seçimle belirlenmesine karşı oldukları için buna cesaret edemediler.
Hatta...
Ön seçimle listeye giremeyeceklerini bilenler dahi, "Ben merkez yoklaması istiyorum. Çünkü benim işime öyle geliyor" diyemedi.
Sonuçta CHP genel merkezi Eskişehir'deki aday belirleme yöntemini Merkez yoklaması olarak belirledi.
Yöntemin ortaya çıkmasının ardından da 21 isim Milletvekili aday adayı oldu.
Baktığınızda, bu 21 kişi içinde büyük çoğunluk, "aday belirleme yöntemi ön seçim olsun" diyenlerden oluşuyor.
Şimdi:
-Siyaset yaptığı yıllar boyunca "ön seçim" diyen ve bu uygulanmadığı için aday adayı olmayan insanlar, bize göre ilkeli insanlardır.
-Ön seçim yapmadığı için, bu aldığı yöntem kararı nedeniyle genel merkezi sonuna kadar eleştirme hakkı vardır.
-Yıllarca "ön seçim" diyen fakat yöntem ön seçim olmamasına rağmen gidip aday adayı müracaatında bulunanların, o saat itibariyle partilerinden yakınma hakkı yoktur.
O nedenle...
Yöntemin "merkez yoklaması" olduğunu bile bile gidip müracaatta bulunan aday adayları, listeye giremediğinde hiç boşu boşuna "Ön seçim olsaydı seçilirdim" deyip, partiyi suçlamaya falan kalkmasın...
Zira...
Böyle yaptıklarında birileri de onlara "Sen de biraz ilkeli olsaydın" diyeceklerdir...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
Bu gerçekten komik...
Beşiktaş Liverpool'u elemiş de, Büyükerşen'in sosyal medya hesabından Beşiktaş'ı kutlayan mesaj yayınlanmış.
Bunun üzerine, Eskişehir'deki Çarşı durağı meselesi gündeme gelmiş de, Taraftar bu durağın isminin "Köprübaşı" olarak değiştirilmesini istemiş. Çünkü Çarşı durağı, Beşiktaş'ın Çarşı grubunu çağrıştırıyormuş.
Yahu!
Birincisi: Yılmaz Büyükerşen (Topu görse kabak zanneder) demeyeceğiz ama, futboldan öyle ahım şahım anlamaz. Sıkı bir takipçi de değildir.
İkincisi: Yılmaz Büyükerşen sosyal medyayı da bizzat kullanmaz. Kendi başına mesaj atmaz, gönderilerin altına öyle yorum falan yazamaz. Bu işlerle ilgili bir görevlisi vardır ve kendi sayfası dahil tüm sosyal medya üzerindeki mesajlar ve gönderileri bu görevli halleder.
Bu durum herkes tarafından bilinmesine rağmen olay, bir mesajdan başlayıp çarşı durağına kadar niye getirildi dersiniz?
************************
Tarih tekerrür eder mi?
Murat Mercan'ın milletvekilliğinde ikinci dönemiydi.
Partide en iyi anlaştığı isimlerin başında il başkanı Salih Koca geliyordu.
Her yere birlikte gider olmuşlardı.
Bir defasında, bir televizyon programında Murat Mercan'a Salih Koca sorulmuş, o da "Kendisi çok iyi siyasetçi. Milletvekili kumaşı da var" demişti.
Bu sözden hemen sonra Murat Mercan da Salih Koca da milletvekili aday adayı oldular.
Murat Mercan aday yapılmadı ama, Salih Koca ikinci sıradan önce aday yapıldı, sonrasında da Milletvekili oldu.
İşte o ara, bu ikilinin arası bozuldu.
Hala da düzelmiş değil...
xxx
Salih Koca Milletvekili olduktan sonra, partide en iyi anlaştığı isim İl Başkanı Süleyman Reyhan idi.
Her yere beraber gider olmuşlar, her kararı adeta birlikte alır olmuşlardı.
Salih Koca ondan bahsederken övgü dolu sözler söylüyordu.
Milletvekili kumaşı olduğunu söylüyordu Süleyman Reyhan'dan bahsederken.
Kısacası kardeş gibiydiler.
Şu aralar ikisinin arasının bozuk olduğu, birbirlerine selam dahi vermedikleri söyleniyor.
İşin ilginç tarafı...
Şu sıralar ikisi de önümüzdeki seçimler için aday adayı.
İster misiniz tarih tekerrür etsin?
Milletvekilliğini Murat Mercan'ın elinden alan Salih Koca, bu kez milletvekilliğini Süleyman Reyhan'a devretsin...
Olur, mu olur!
************************
AKP aday adayları ne yapıp edip tanınırlığını arttırmalı...
AK partinin, kurulduğu günden bu yana anketlere çok önem veriyor.
En az üç firma ile anlaşma yapıp, üç ayrı anket çalışması gerçekleştiriyor AKP.
Ardından...
Bu üç firmanın yaptığı anket sonuçlarını birleştiriyor ve asıl veriyi böylece elde ediyor.
Aday belirlemesinde de en çok bu yöntem sonucu etkili oluyor.
Yukarıda da söylediğimiz gibi en az üç firmanın yaptığı ankette isimleri çıkanlar, mülakata çağrılıyor.
O yüzden...
Temayül, genel merkezde torpil falan hikâye...
En önemli kriter, ankette çıkan isimler ve bu isimlerin genel merkezde yapılacak olan mülakatta son şeklini alması.
O nedenle...
AKP'den aday adayı olanların, listelerin kesinleşeceği 7 nisan tarihine kadar ne yapıp edip,Eskişehir'de tanınırlığını arttırması gerekiyor.
Gerekiyor ki, yapılacak olan anketlerde isimleri bol bol telaffuz edilebilsin...
