1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

CHP'de hiçbir aday kerameti kendinde aramamalı

Büyükerşen'in parti değiştirmesiyle birlikte, CHP nin Eskişehir'de 3 Belediyeyi kazanma şansı ortaya çıktı.
Biliyorum şimdi birileri karşı çıkacak bu söylediğimize.
-" CHP büyük bir partidir. Kimse ondan büyük değildir. Büyükerşen olmasa da CHP nin Eskişehir'de Belediyeleri kazanma şansı her zaman vardır" diyecek.
Ama durum ne yazık ki böyle değil.
Eskişehir'de durumun böyle olmadığı zaten yapılan son iki seçimde açıkça görüldü.
Birinde zaten seçime giremedi CHP, diğerinde ise üçüncü parti oldu.
Demek oluyor ki, eğer bu gün CHP Eskişehir' de üç Belediyeyi de alabileceği konuşulabiliyorsa, bu sadece Büyükerşen' in CHP ye geçmesi ve bu partiden aday olmasıyla mümkün görünüyor.
Şimdi gelelim CHP nin Odunpazarı meselesine.
CHP nin Odunpazarı Belediye Başkan adaylığı için ortaya çıkan isimler var.
Aday olan isimlerin tamamı kendilerini şanslı buluyor.
Hepsi,, bu işi en iyi kendilerinin yapacağını düşünüyor.
Hatta...
Heps,i bu adaylığın kendi hakları olduğunu zannediyor.
Tüm bunlar olurken Yılmaz Büyükerşen ise: "Ben bu işe karışmıyorum" diyerek, aday belirleme işinin dışında olduğunu kamuoyuna empoze etmeye çalışıyor.
Aslına bakacak olursanız mesele ile ilgili şöylesine bir gerçek var...
CHP eğer Eskişehir'de Belediyeleri Büyükerşen sayesinde kazanacaksa(ki öyle görünüyor), hiçbir aday çıkıp da kerameti kendinde aramamalı.
Bu arada...
Büyükerşen de çıkıp "Ben karışmıyorum" deme tavrından vaz geçip, biran önce kendisi belirleyecekse bizzat kendisi, Genel merkezle istişare halinde belirleyecekse de biran önce Odunpazarı adayını belirleyip açıklamalı.
Çünkü...
Kafalarda bu gün var olan Odunpazarı aday ismi 3 ay sonra açıklanacaksa, bu CHP ye 3 aylık bir zaman kaybettirecektir.
CHP'liler şunu kesinlikle unutmamalı.
Her türlü kayıp telafi edilir ama, seçime giderken boş geçirilen zaman kaybını hiçbir şey telafi edemez.
Dahası...
Kaybedilen zaman telafisi mümkün olmayan sonuçları doğurur ki, bu sonucun telafisi için bir 5 yıl daha beklemek durumunda kalabilirler.
-------------------------
Davet edildik gittik...
Murat Mercan'ın Pazar günü sabahı eski AK Partili yöneticilere verdiği kahvaltıyı yazmıştık bu sütunlarda.
Milletvekili Ülker Can, Belediye Başkanı Burhan Sakallı ve il Başkanı Süleyman Reyhan ile, partinin eski ve yeni yöneticilerinin katıldığı kahvaltılı toplantıyı bir "çıkış arama" olarak değerlendirmiştik yazımızda.
Önce, AK Parti eski il başkanı Osman Yüksel aradı...
Kesinlikle mağdur edebiyatı yapmak suretiyle bir yerlere dahil olma niyeti olmadığını söyledi önce.
Ardından da:
-"Davet edildik ve gittik. Gittiğimiz kahvaltıda da yaptığımız sohbet sırasında parti ile ilgili bildiğimiz doğruları söyledik. " dedi.
Osman yüksel kapattı, partinin eski Merkez İlçe Başkanlarından ve kurucular arasında yer alan Hasan Tuç aradı...
Yazdığımız yazıda işaret ettiğimiz görüşlerin kendisine pek uymadığını, çünkü bu güne kadar kimsenin karşısında bir yerlere gelebilme uğruna eğilip, büzülmediğini söyledi önce.
Devamla da...
-"Öncelikle ben şu anda AK partili değilim. Her ne kadar başka bir partide olsak da ben AK Partinin Eskişehir'deki kurucuları arasındayım. AK Partili arkadaşlarımla da irtibatı kesmiş değilim. Böyle bir davet alıp gittim. Orada da bildiğim doğruları çekinmeden herkesin yüzüne karşı söyledim. Benim Burhan Sakallı'ya bir sözüm var. Aday olduğu müddetçe desteğimi esirgemeyeceğim. Bunu söyledim. Partinin bugünkü yönetim anlayışıyla başarılı olamayacağını da açıkça dile getirdim.AK partinin dışarıya kapandıkça mahalli seçimlerde başarı sağlayamadığını, hala aynı anlayışla hareket edildiğini ve bu yüzden seçimlerin AK parti açısından tehlike arz ettiğini özellikle söyledim."dedi.

Sonuç itibarıyla...
Hem Osman Yüksel hem de Hasan Tuç, aldıkları davet üzerine bu kahvaltıya katıldıklarını söylüyor...
Davete icabet etme amaçlarının ise kesinlikle , "Durumdan vazife çıkartalım" ya da "Fırsatı değerlendirelim" anlamı taşımadığını sözlerine ekliyorlar...
-----------------------
Bu Eskişehirspor için bir eleştiri değil ama...
Biliyoruz ki daha ligin başındayız...
Biliyoruz ki Eskişehirspor'un başında yeni bir yönetim ve yeni bir teknik kadro var.
Bu yeni durum karşısında, Eskişehirspor'u eleştirme konusunda belli süre toleranslı olmamız gerektiğini de biliyoruz.
O yüzden...
Yazacaklarımızın bir eleştiri değil de, bundan sonra dikkat edilmesi gereken hususlar olarak değerlendirilmesini isteyeceğiz.
Efendim...
Eskişehirspor, Beşiktaş ve Fenerbahçe'ye yenildi.
Galatasaray ile de berabere kaldı.
Yani...
Bu üç takımdan hiç üç puan alamadı.
Aynı Eskişehirspor geçtiğimiz sezon da bu üç takımı yenip, puan alamamıştı.
O halde şöyle bir soru çıkıyor ortaya...
-"Geçtiğimiz sezondan bu yana ne değişti?" sorusu.
Öyle ya...
Biz, bu üç takım dışında ki diğer takımları geçtiğimiz sezon da rahatlıkla yeniyorduk...
Mesele, bu üç takımı yenememekti...
Yukarıda söyledik, yine tekrarlıyoruz.
Bu bir eleştiri değil.
Ama...
Geçen sezona oranla bu sezon farklılık yaratmak isteniyorsa, bu üç takımdan üçü, olmadı ikisi, hatta biri Eskişehirspor karşısında yenilgiyle tanışmalı...
Tanışmalı ki, fark ortaya çıksın...
Yoksa...
Eskişehirspor zaten diğer takımları hallaç pamuğu gibi atıyor...
-------------------------------
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
İri yarı bir adam kahveye girmiş.
- Hasan cimdur?
- Penum, demiş adamın biri.
Adam bu adamı bir güzel pataklamiş ve yüzünü gözünü kan içinde bırakmış.
Sonrada çekip gitmiş. Adam gittikten sonra dayak yiyen adam başlamış gülmeye. Kahvedekiler şaşırmış ve hemen sormuşlar:
- Ya o kadar dayak yedin, yüzün gözün kan içinde. Ne diye durmuş gülüyorsun
simdi.
- Penum adim Hasan teğul Temel, nasıl kandurdum o enayi adamı ama....

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi