7 Haziran seçiminin sonuçlanmasıyla birlikte hareketlenmişti CHP kulisleri.
Seçim galibiyetini doyasıya kutlama hazırlığında olan CHP'liler bir anda yönetimlerin görevden alınması girişimleri ile şok olmuştu.
Her ne kadar, CHP içindeki bazı aktörler "Yok böyle bir girişim" dese de, yönetimlerin görevden alınması ve yeni yönetimler atanması ile ilgili girişimlerin olduğuna parti içinde herkes inanır oldu.
Hatta...
Yönetimlerin 7 Haziran seçimlerinde yeterince çalışmadığına ilişkin bir rapor tutulduğu ve bu raporun da CHP Genel Merkezine verildiği bile kulaktan kulağa yayıldı.
Koalisyon görüşmelerinin giderek tıkanması, hükümetin kurulamaması ve erken seçim kararı alınması ile ilgili süreç, mevcut CHP yönetimlerinin görevden alınmasını sanki unutturmuş gibi görünüyordu.
Belki...
Başlayan kongre sürecinin de bunda etkisinin olduğu zannediliyordu.
Ancak...
CHP genel merkezi, 1 Kasım'da seçim yapılacağı ve süre kalmadığı gerekçesiyle iptal etti.
Artık, 1 Kasım tarihinde yapılacak olan seçime odaklanılması ve bu yüzden de yönetimlerin görevden alınmasından vazgeçildiği düşünülürken, CHP kulislerinde tam tersi bir olay yaşanmaya başlandı.
Söylenenlere bakılırsa...
Birileri tarafından bazı CHP'lilere, yeni oluşacak olan yönetimlerde görev alıp almayacağı sorulmaya başlanmış.
Yine bazı CHP'lilere, Partiyi Eskişehir'de seçime götürecek olan yönetim kadrosunda bulunmaları teklif edilir olmuş.
Yönetim üyeliği teklif edilen isimlerin muhalif grup içinde olmaları ise, ortak özellikmiş.
Anlayacağınız...
Biz CHP'de, yönetimlerin görevden alınması il ilgili girişim iddialarının, sürecin hassaslığı itibarıyla rafa kaldırıldığını düşünüyorduk...
Fakat pek çok CHP'li, bu görüşte değil.
Aksine büyük bir çoğunluğu bu konuda...
-"yönetimlerin görevden alınması meselesi daha yeni başlıyor" diyor...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
AK partinin tek şansı aday listesini değiştirmek...
-7 Haziran seçimlerindeki CHP Eskişehir milletvekili aday listesi, CHP'lilerin kabullenerek oy verdiği bir liste...
-7 Haziran seçimlerindeki AKP Eskişehir milletvekili aday listesi ise, AK partililerin kabullenmeyerek oy vermediği bir liste.
Bunu nereden anlıyoruz?
Elbette seçim sonuçlarından anlıyoruz.
Zira...
AKP Eskişehir'de ilk kez 7 Haziran seçimlerinde kaybetti.
Eskişehir'de hem birinci parti olamadı, hem de bir milletvekilinden oldu.
Buna karşın.
CHP Eskişehir'de ilk kez birinci parti olup, 2 olan vekil sayısını 3'e çıkarttı.
Şimdi...
CHP, büyük bir ihtimalle Eskişehir'de 1 Kasım seçimlerine aynı aday listesiyle girecek.
Dolayısıyla...
Muhtemelen de aynı oyu alacak.
Zira...
7 Haziran seçimlerinde CHP'nin bu listesini oy verenler, "1 Kasım seçimlerinde aynı listeye oy vermem" falan demiyor.
Yani...
CHP'ye Eskişehir'de oy verenler açısından oy tercihlerini değiştirecek bir durum yok ortada.
Öte yandan...
AK partinin 1 Kasım seçimlerine aynı liste ile girip girmeyeceği bilinmiyor.
Aynı listeyi koruyabilir de, listedeki isimleri kısmen ya da tamamen değiştirebilir de.
AK Parti aynı liste ile 1 Kasım seçimlerine girerse, bu durum 1 Kasım seçim sonuçlarını 7 Haziran seçim sonuçlarından pek de farklı kılmayacak.
Zira...
7 Haziran seçimlerinde AK Partiye oy vermeyenler, 1 Kasım seçimleri için "bu defa vereyim" falan demiyor.
O halde...
AK partinin Eskişehir'deki seçim sonucunu, 7 Haziran seçimlerine oranla tersine çevirebilmek için tek şansı, milletvekili aday listesini değiştirmekten geçiyor.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
Çok güzel bu!
Babası İspanya'nın en ağır siyasi cezalarının verildiği bir hapishanede mahkum olan küçük kız, fırsat bulduğu her hafta sonu babasını ziyaret için annesiyle birlikte hapishaneye giderdi. Yine bir gün ziyarete giderken babası için çizdiği resmi yanında götürdü. Ancak hapishane kurallarına göre özgürlüğü çağrıştıran her türlü şeyin mahkumlara verilmesi yasaktı. Bu sebeple kağıda çizdiği kuş resmini kabul etmemişler ve oracıkta yırtmışlardı...
Çok üzülmüştü küçük kız...Babasına söyledi bunu, o da "üzülme kızım, yine çizersin; bu sefer çizdiklerine dikkat edersin olur mu?"dedi. Küçük kız diğer ziyaretinde babasına yeni bir resim çizip götürdü. Bu sefer kuş yerine bir ağaç ve üzerine siyah minik benekler çizmişti. Bu defa hapishane yetkilileri özgürlük çağrıştıran bir imgeye rastlamadıkları için küçük kızın resmi babasına vermesine müsaade ettiler.
Babası keyifle resme baktı ve sordu:
-"Hmmm! Ne güzel bir ağaç bu! Üzerindeki benekler ne? Portakal mı?
Küçük kız babasına eğilerek, sessizce:
"Hşşşşt! O benekler ağacın içinde saklanan kuşların gözleri!....."
Özgürlük teslim alınabilecek bir şey dğildir...
